Şırnak’tan Ankara’ya, Batman’dan, İzmir’e, Adana’ya kadar birçok ilde TBB’nin çağrısıyla sağlık çalışanları greve çıkarak ‘Hakkımızı istiyoruz’ diye seslendi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) öncülüğünde sağlık çalışanlarının çalışma koşulları ve özlük haklarının yerine getirilmesi talebiyle “Beyaz G(ö)rev” kapsamında bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Sağlık emekçileri, eylemleri kapsamında birçok kentte açıklama yaptı.
Şırnak
Şırnak’ta TTB ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçilerinin, Şırnak Devlet Hastanesi Başhekimlik binası önünde yaptığı açıklamaya, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) da destek verdi. Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden ve sağlık hizmeti sunarken saldırıya uğrayan sağlıkçılar için bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan açıklamada, “G(ö)revdeyiz, uyarıyoruz. Oyalama değil, hakkımız olanı istiyoruz” ve “Sağlık ekip işidir ayrıştırılamaz” yazılı pankartları açıldı. Açıklamada konuşan TTB İl Genel Sekreteri Sezai Sarıyıldız, emekçilerin taleplerini dile getirdi.
Adana
Adana’da Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası, Eczacılar Odası, SES Şubesi, Genel Sağlık İş TAHUD, ADANAHED ve Dev Sağlık İş üyesi emekçiler, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Poliklinikleri ve Adana Şehir Hastanesi Başhekimi önünde açıklama yaptı. Açıklamaya CHP Adana Milletvekilleri Müzeyyen Şevkin Ayhan Barut ve Orhan Sümer ile kentteki siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcileri de destek verdi. “Oyalama değil hakkımızı olanı istiyoruz. 8 Şubat G(ö)REV’deyiz” ve “Bu işyerinde grev var” pankartları ile “Emek bizim söz bizim”, “7200 ek gösterge hakkımız” ve “5 Dk’da muayene olmaz” dövizlerini taşıyan emekçiler, taleplerini dile getirerek, iktidarı uyardı.
Eylemde konuşan TTB 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, “Bizleri artık sağlık hizmeti veremez hale getirilen bu çalışma yaşamının sürdürülemez olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. Oyalama değil, hakkımız olanı istiyoruz. Yaşama adanmış bir mesleğin mensupları olarak hakkımızı gasp eden bu bozuk düzene karşı alternatifsiz değiliz. Bize dayatılan bu çalışma koşulları, bu sefalet ücretlerin kader olmadığını biliyoruz. 14 Mart sağlık haftasına doğru giderken büyük sağlıkçı buluşmaları gerçekleştireceğiz. Taleplerimizin karşılanmaması durumunda daha uzun süreli G(ö)rev’e hazır bulunduğumuzu da buradan kamuoyuna bildirmek istiyoruz” dedi.
Mersin
Mersin’de iş bırakma eylemini gerçekleştiren sağlık emekçileri, Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası, SES Şubesi, Birlik Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş ve Aile Hekimleri Derneği Toros ile birlikte Devlet Hastanesi önünde açıklama yaptı. “Oyalama değil hakkımızı olanı istiyoruz” ve “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” pankartlarının açıldığı açıklamada, “Ağam bizle eylenir”, “Sermayeye değil, emekçiye bütçe” ve “Sağlıkta şiddet tutuklu yargılansın” dövizleri taşındı. Sağlık emekçileri, yaptıkları açıklamada haklarını alana kadar mücadele edeceklerini vurguladı.
Antalya
Antalya’da da sağlık emekçileri, Akdeniz Üniversitesi H Blok içinde açıklama yaptı. Antalya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nursel Şahin, hakları için grevde olduklarını ve haklarını alana kadar grevde olacaklarını kaydetti. Şahin’in ardından konuşan asistan hekimler adına Dr. Ezgi Akgül, asistan hekimlerin ağır iş yükü ve mobbing altında çalıştığını söyledi. SES Antalya Şubesi Eşbaşkanı Şükran İçöz, “Oyalama değil hakkımız olanı istiyoruz” şeklinde konuştu.
Hatay
Hatay’da ise Tabip Odası, SES Şubesi ve Diş Hekimler Odası üyeleri, Ağız Diş Sağlığı Merkezi, Samandağ Devlet Hastanesi, İskenderun Devlet Hastanesi ve Rasim Gali Aile Sağlık Merkezi önünde açıklamalar yaptı. Taleplerini dile getiren sağlık emekçileri, mücadelelerini sürdüreceklerini kaydetti.
Batman
SES Batman Şubesi ve Batman Tabip Odası, “Beyaz g(ö)rev” eylemi kapsamında Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya geldi. Açıklamaya beyaz önlükleriyle katılan sağlıkçılar, “Uyarıyoruz, oyalama değil hakkımızı istiyoruz” pankartı açtı. Katılımın yoğun olduğu açıklamada ayrıca “Ücretsiz sağlık hizmeti”, “İnsanca yaşanacak temel bir ücret” ve “Angarya çalışmaya hayır” dövizleri taşındı. Çevredekilerin de destek verdiği açıklamada konuşan SES Şube Esbaşkanı Deniz Topkan, sağlık çalışanlarının taleplerini sıraladı.
İzmir
İzmir’de Sağlık Platformu bileşenleri kentte bulunan 12 hastanede iş bıraktı. Konak ilçesinde bulunan Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri, açıklama yaptı. “Oyalama değil hakkımız olanı istiyoruz. Emeğinize, geleceğinize sahip çıkmaya devam ediyoruz” pankartının açıldığı açıklamada, “Yıpranma payı hakkımızı istiyoruz”, “Çalışanın emeğinden tasarruf olmaz” dövizleri taşındı. “Bakan Fahrettin bizi mahvettin”, “Sağlık haktır satılamaz” ve “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganlarının atıldığı açıklamaya, HDP Milletvekili Serpil Kemalbay ve kentte bulunan siyasi parti temsilcileri de katıldı.
İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı, son bir senede binlerce hekimin istifa ettiğini söyledi. Yine aynı süre içinde bin 400 genç hekimin yurttaşında çalışmak için TTB’den belge aldığını aktaran Çamlı, “Hekimler bu ülkede gelecek görmüyorlar. Her alanda ciddi sorunlarımızı dile getirmemize rağmen hiçbir adım atılmıyor. Taleplerimizin karşılaşmaması durumunda daha uzun süreli g(ö)revlere, iş bırakmaları hazırız” dedi.
Çamlı’nın konuşmasının ardından kurulan açık kürsüde söz alan sağlık emekçileri sorunlarının çözülmesini istedi. Açık kürsüde konuşan HDP Milletvekili Serpil Kemalbay, sağlık çalışanları için verilen tüm önergelerin AKP-MHP tarafından reddedildiğini belirterek, sağlık çalışanlarıyla dayanışmaya devam edeceklerini söyledi.
Urfa
Urfa’da Tabip Odası ve SES Şubesi, Eyyubiye’de bulunan Urfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde açıklama yaptı. “Oyalama değil hakkımızı istiyoruz” pankartının ardında yapılan açıklamada konuşan Urfa Tabip Odası Başkanı Osman Yüksekyayla, birçok kentte yapılan ortak basın metnini okudu.
SES Urfa Şubesi Eşbaşkanı Salih Karataş ise, bu bir günlük eylemde sadece uyarı yaptıklarını belirtti. Karataş, seslerinin ve taleplerinin duyulmasını, sağlıkçıların durumlarının iyileştirilmesini talep etti.
Diyarbakır
Diyarbakır’da sağlık örgütleri Dağkapı Meydanı’nda bir araya geldi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Demokrasi ve Atılım Partisi Diyarbakır İl Başkanlığı üyeleri de eyleme destek verdi.
Son uyarı
Çok sayıda sağlık çalışanın katıldığı eylemde konuşan SES Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, bir dahaki eylemlerinin bir günlük iş bırakma eylemi şeklinde olmayacağını belirterek, “Bugün son bir kere bir günlük uyarı grevindeyiz. Bugüne kadar birçok defa uyarı grevi yaptık. Ancak bu hükümet bu uyarı grevlerini bir türlü dikkate almak istemiyor” dedi. Güldiken, “Bir daha bir günlük uyarı eylemi, grevi yapmayacağız. Çöken sağlık sistemini, bu hükümeti nasıl durduracağımızı bütün kamuoyuna göstereceğiz. Taleplerimiz asgari düzeyde de olsa yerine getirilmezse muhatap alınmazsa daha uzun süreli grevler bizi bekliyor” uyarısı yaptı.
Ardından Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Elif Turan, ortak metni okudu.
TTB Merkez Konseyi üyesi Halis Yerlikaya ise, taleplerinin yalnızca sağlık çalışanlarına yönelik olmadığını ve nitelikli sağlık hizmetine ulaşım için olduğunu belirtti. Yerlikaya, sağlık sisteminde çıkan sorunların müsebbibi olarak sağlıkçılarını gösterilerek bir algı yaratılmaya çalışıldığını, bundan dolayı sağlık çalışanlarının her gün fiziki şiddetle karşı karşıya kaldığını dile getirdi. Yerlikaya, sağlıkta şiddet yasasının çıkarılmasını istedi.
Yerlikaya, “Bugün üniversitelerde yetişmiş hekimler, sağlık çalışanları bir gelecek göremedikleri için karanlık bir gelecek gördükleri için bu ülkede hekimlik yapmak istemiyor. Sadece 2021 yılında bin 405 hekim Türk Tabipler Birliği’nden iyi hal belgesi alarak ülkeyi terk etti” dedi.
Konuşmaların ardından sağlık çalışanları Kürtçe ezgiler eşliğinde bir süre halaya durdu.
Dersim
SES Dersim Şubesi, Tunceli Devlet Hastanesi önünde açıklama yaptı. HDP Milletvekili Alican Önlü ve sivil toplum örgütü temsilcileri de açıklamaya destek verdi. Açıklamada, “Geçinemiyoruz, lütuf değil hakkımız olanı istiyoruz” pankartı açıldı. SES Şube Eşbaşkanı Serap Kahraman, sağlık sisteminin işleyemez hale geldiğini söyledi. Kahraman, “Sağlığa erişim giderek zorlaşmakta, katkı-katılım payları ile ekonomik krizin derinleştiği koşullarda yurttaşın cebinden giderek daha fazla para çıkmaktadır. Bu işlemeyen, sağlık değil sağlıksızlık üreten sağlık sisteminin tüm yükünü ise sağlık emekçileri çekmekte, emeklerinin karşılığını alamadan her geçen gün umutsuzluğa sürüklenmektedirler” dedi. Kahraman, konuşmasının devamında sağlık emekçilerinin taleplerini sıraladı.
İstanbul
Sağlık emekçileri, İstanbul’da birçok yerde iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Eyüpsultan Devlet Hastanesi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri, “Oyalama değil hakkımızı istiyoruz” dedi. Ortak açıklamayı Ses Aksaray Şubesi yöneticisi Fadime Dursun okudu. Pendik Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesi nöroloji, dahiliye, genel cerrahi ve psikiyatri poliklinikleri çalışanları da bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Basın metninin okunmasından önce söz alan SES Anadolu Şubesi Eş Başkanı Nurdan Gürer, sağlık çalışanlarının artık bu ülkede çalışamaz hale geldiğini, sağlıkta şiddet yasasının meclisten mutlaka geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Sağlık emekçileri Çapa Tıp Fakültesi önünde de eylem yaptı. Cerrahpaşa Üniversitesi Hastanesinde iş bırakan sağlık emekçileri, hastane içerisinde yürüdü, iktidara seslendi. Okmeydanı Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesinde ve Okmeydanı Ağız Diş Hastanesinde iş bırakma eylemi yapan sağlıkçılar, hükümete çağrıda bulundu. Soğuk hava ve yağmura rağmen hastane önünde eylem gerçekleştiren sağlık çalışanlarına, hastalar da alkışlarla destek verdi.
Bursa
Bursa’da sağlık emekçileri 7 hastanede greve başladı. İş bırakma eylemi Bursa’da Çekirge Devlet Hastanesi, Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi, Bursa Şehir Hastanesi, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Yüksek İhtisas Hastanesi, Dörtçelik Çocuk Hastanesi ve Gemlik Devlet Hastanesi’nde gerçekleştirildi. Çekirge Devlet Hastanesi önünde bir araya gelen hekimler ve sağlık çalışanları, “Toplumun tüm kesimleri gibi bizler de artık geçinemiyoruz” dedi. Büyük sağlıkçı buluşmalarının gerçekleştirileceğinin belirtildiği eylemde, “Hekimler ve sağlık çalışanları köle, hastalar müşteri değildir. Sağlıklı yaşam hakkımızdan vazgeçmeyelim” denildi.
Siirt
SES Siirt Şubesi ve Siirt Tabip Odası, Eğitimi ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelerek, taleplerini dile getirdi. Sağlıkçılar, “Güvenli iş, ücret, iş yeri güvencesi” ve “Angarya çalışmaya hayır” yazılı önlüklerle açıklamaya katıldı. Siirt Tabip Odası Sekreteri Mehtap Şekerci, ortak metni okudu.
Ankara
Ankara’da bulunan diğer hastanelerden katılımlarla Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi heykel önünde basın açıklaması yapıldı. “Hakkımızı alana kadar mücadeleye devam” pankartının açıldığı eylemde sağlık emekçileri sık sık “Emek bizim söz bizim”, “Çalışırken ölmek istemiyoruz” sloganları atıldı. Eyleme Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ile Dev-Sağlık-İş Sendikası da katıldı. Sağlıkçılar adına konuşan Ankara Tabip Odası (ATO) üyesi Volkan Tümer, sağlık hizmeti veremez hale geldiklerini belirterek, oyalama değil hakları olanı istediklerini ifade etti.
Sağlığın satılan bir meta haline getirildiğini kaydeden Tümer, sağlık çalışanlarını köle olarak gören anlayışın yürürlüğe koyduğu sağlıkta dönüşüm programlarıyla, sağlık emekçilerinin emeğinin ucuzlatıldığını aktardı. Ekonomik krizin derinleştiği dönemde sağlık emekçilerinin haklarında büyük kayıplar yaşandığını söyleyen Tümer, iktidarın sağlık çalışanlarının haklarını görmezden geldiğini, tercihini sermayeden yana kullandığını belirtti.
‘Vatandaşın cebinden çıkıyor’
Sağlığa erişimin giderek zorlaştığına değinen Tümer, katkı-katılım paylarının yurttaşın cebinden çıktığını söyledi. Tümer, sağlık emekçilerinin yetersiz istihdam karşısında tükendiğine dikkat çekerek, yoğun emeğin karşılığında insanca geçinebilecek temel ücrete erişemediğini kaydetti.
‘Güvenli iş yerleri sağlanmalı’
Sağlık emekçileri arasında ayrımcılık yapıldığına işaret eden Tümer, “Sağlık sisteminde yaşanan tüm olumsuzluklar sağlık emekçilerine yansıtmakta, pandemiyle beraber daha da derinleşen yanlış sağlık politikaları, ülkeye olduğu gibi sağlığa da yansıtılan şiddet dili her geçen gün daha da can yakmakta, canımızı almaktadır. Hemen her gün sağlık emekçileri ölümlere varan sağlıkta şiddet ile karşı karşıya gelmelerine rağmen, güvenli işyerleri ve etkili-caydırıcı yeni bir sağlıkta şiddeti önleme yasası ise bakanlığın gündeminde dahi değildir” diye konuştu.
‘Yasa eşitsizlik yarattı’
Hekimlerin ve diş hekimlerin bir kısmının gelirlerinde düzenleme içeren ama aralarında eşitsizlik yaratan ve tüm sağlık emekçilerini kapsamayan yasa için 6-14 Aralık’ta görevde olduklarının hatırlatan Tümer, “Ocak ayında görüşüleceği söylenmesine rağmen hâlâ görüşülmemesine itiraz ettik. 26 Ocak-4 Şubat tarihleri arasında ‘Nöbet’ tutarak tasarının kapsayıcılığı arttırılarak derhal Meclis’e getirilmesi talep ettik. 4 Şubat’ta Meclis önüne giderek taleplerimizi bir kez daha haykırdık” dedi.
‘İnsanca yaşayacak maaş’
Tümer sağlık çalışanlarının taleplerini şöyle sıraladı:
“*Tüm sağlık emekçilerine insanca yaşamaya olanak veren, emekliliğe yansıyan yoksulluk sınırı üzerinde temel ücretin verilmesi; eğitim durumu, hizmet yılı, mesleki risk gibi faktörler ile ücret skalasının belirlenmesi.
*Etkili ve caydırıcı yeni bir sağlıkta şiddeti önleme yasasının çıkarılması, güvenli işyerlerinin oluşturulması.
*657, 992, 1593, 5199, 5216, 5393, 5996, 6343 Sayılı Kanunlara göre sağlık alanında görev yaptıkları halde, sağlık çalışanı olarak görmezden gelinen veteriner hekimlerin de, tüm sağlık çalışanlarına yapılacak yasal düzenleme ve maaş iyileştirmelerinden faydalandırılması.
*Sağlıktaki personel sayısının kadrolu güvenceli istihdam ile OECD ortalamasına çıkarılması.
*Kovid-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılması.
*Ek göstergelerin 3600’den 7200’e kadar kademeli olarak yükseltilmesi.
*Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelediği birinci basamak sağlık hizmetlerinin oluşturulması, Aile hekimliği ceza yönetmeliğinin iptal edilmesi.
*Asistan hekimler başta olmak üzere uzun süreli ve angarya çalışmanın kaldırılması.
*Sağlık hizmetlerinde katkı katılım payı, reçete ücreti vb adlarla alınan ücretlerin iptal edilmesi.
*Liyakatsiz atamalar, soruşturmalar, mobbing, güvenlik soruşturmaları, KHK’ler ile dayatılan antidemokratik uygulamaların derhal bitirilmesi.
*Özel sağlık kuruluşlarında ciro baskısına, taşeronlaştırmaya, güvencesiz çalışmaya son verilmesi.
*Sağlık hizmetlerinin planlanmasından sunulmasına kadar sağlık emekçilerinin örgütleri aracılığıyla karar alma mekanizmalarında yer alması.
*Sağlığa ve sağlık emekçilerine bütçeden daha fazla pay ayrılması.
*Hangi statüde olursa olsun tüm sağlık çalışanı emeklilerine insanca yaşamaya yetecek emekli maaşı.”
‘Hak arama engellenemez’
Açıklamanın ardından söz alan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım, bugün yapılacak grev kapsamında Van’da 6 sağlık emekçisinin gözaltına alındığını belirtti. Yıldırım “Ülkenin her alanında yapılan eylemlerde, Van’da 8 tane arkadaşımızı gözaltına aldı. Buradan sesleniyoruz; sağlık emekçisinin hak arama mücadelesini engellemeyesiniz. Bizim yıllardır bu mücadeleyi niçin yaptığımızı toplum biliyor. Biz nitelikli hizmet sunmak için mücadele ediyoruz. Sağlık çalışanlarına yönelik yasa önce Meclis’e geldi sonra geri çekildi. Buradan tekrar ifade ediyoruz; sağlık ekip işidir, bozamazsınız. Biz halka nitelikli hizmet sunmaya devam edeceğiz. En son talebimiz; koruyucu sağlık hizmetinin temel alınması herkese ücretsiz nitelikli sağlık hizmeti sunulması. Taleplerimiz karşılanmazsa daha büyük iş bırakma eylemlerimiz olacak” diye belirtti.
Mardin
Maridn Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası ve SES Şubesi, sağlık çalışanlarının çalışma koşulları ve özlük hakları için birgün iş bıraktı. Mardin İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelen sağlıkçılar pankart açarak, sloganlar attı. Mardin Tabip Odası Başkanı Mustafa Volkan Binbaş yaptığı açıklamada, sağlık emekçilerinin haklarını korumakta ısrar edeceklerini söyledi. Binbaş, “Sesimize kulak asmayan, taleplerimizi görmezden gelenlere karşı bir kez daha uyarı grevindeyiz” diyerek, eylemlerini sürdüreceklerinin mesajını verdi.
HABER MERKEZİ