Xwebûn gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürü Elif Can Alkan: Xwebûn Kürdistan’ın dertlerini herkese duyuruyor. Bu yüzden Xwebûn Kürdistan için çok önemli bir noktada duruyor. Kürtçe’yi kendi tekellerine almak istiyorlar. İktidar, Kürtçe başta olmak üzere bütün muhalif basını yasaklayarak, susturmak istiyor
Basın ve Yayım Faaliyetleri ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi 28 Ocak’ta imzalanıp 29 Ocak’ta Resmi Gazete’de yayınlandı. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan imzasıyla yayınlanan genelgede “toplumun temel değerleri”ne aykırı unsurlar taşıdığı gözlenen ve özellikle yabancı uyarlaması şeklinde ekrana gelen televizyon programları için toplum üzerindeki yıkıcı etkilerini “bertaraf” edecek adımların atılacağı belirtildi.
Genelgenin yayınlandığı gün Yeni Yaşam ve haftalık Kürtçe yayın yapan Xwebûn gazetesinin internet sitelerine erişim engeli getirildi. 22 Aralık 2019’da Kürtçe’nin Kurmancî ve Kirmançkî lehçelerinde yayın hayatına başlayan Xwebûn gazetesine getirilen erişim engeli tepkiyle karşılandı. Gazete, “xwebun1.com” alan adıyla yeniden yayın hayatına başladığını duyurdu. Xwebûn’un Sorumlu Yazıişleri Müdürü Elif Can Alkan, gazetelerine yönelik engellemeyi değerlendirdi.
Genelgeyle tüm muhalif kesimin hedef alındığını belirten Elif Can Alkan, siyaset alanındaki baskıların toplumun diğer tüm muhalif kesimlerine dönük de yaşandığını ifade etti. Alkan, “İktidar, Kürtçe başta olmak üzere bütün muhalif basını yasaklayarak, susturmak istiyor. Daha çok da Kürtçe üzerine yoğunlaşıyor. En fazla sansür Xwebûn’e oluyor ama bununla sınırlı kalmayacak. Çünkü karşı olan herkes iktidarın hedefinde. Kürtçe uzun yıllardır yasaklarla mücadele ediyor ve her çıkan yeni kanun Kürtçeyi hedef alıyor. Sonrasında ise bütün muhalif basına yansıyor ve hepsi yasaklanıyor” diye kaydetti.
Bir yandan Kürtçe seçmeli ders için çağrılar yapıldığını, diğer yandan Kürtçe yayın yapan Xwebûn’e yasak getirildiğine dikkati çeken Alkan, “Bugünlerde Kürtçe seçmeli ders konusunda biraz kendilerini şirin göstermeye çalışıyorlar ama diğer taraftan da çıkardıkları yasalarla Kürtçe yayınları sessiz bırakmak istiyorlar. Aslında bu yasalarla Kürtçe’yi kendi tekellerine almak istiyorlar. Sanki Kürtçe’yi sadece onlar savunuyorlarmış gibi bir iki saatlik derslerle insanları kandırmaya çalışıyorlar. Ama 24 saat yayın yapan Kürtçe yayınları da kapatıyorlar” şeklinde konuştu.
‘Kürt diline sahip çıkarak, yok olmasını engellemek istiyoruz’
Elif Can Alkan, tüm baskılara rağmen 2019’dan bu yana yayın hayatlarına devam ettiklerine işaret etti. Alkan, çıkardıkları gazetenin önemine dair şunları söyledi: “En zor süreçlerde yayın hayatımıza başladık. Kürtlerin bugüne dek biriktirdikleri değerlere sahip çıkmak ve devam ettirmek adına bir çalışma yürütüyoruz. Bu yol üzerine mücadele veriyoruz. Kürt diline sahip çıkarak, yok olmasını engellemek istiyoruz. Bu şekliyle Kürt halkına ulaşmak istiyoruz. Xwebûn aslında 4 parça Kürdistan için ulusal bir platform. Xwebûn Kürdistan’ın dertlerini herkese duyuruyor. Yüz yıllık bir değer birikimini yayınlarımızla ileriye taşıyoruz ve halk da bu bilinçle takip ediyor. Bu yüzden Xwebûn Kürdistan için çok önemli bir noktada duruyor. Asimilasyon politikaları devam ettiği sürece bu saldırılar son bulmayacak. 90’lı yıllardan bugüne Kürtçe yayınlar nasıl mücadele etmişse biz de aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz. Bu yasaklar asla önümüzde engel olmadı, olamayacak da. Her halükarda Kürt dili ve Kürt dili üzerinde yürütülen politikalara karşı hakikati yazmaya devam edeceğiz. Çağrımız da Kürt halkınadır; Dilinize ve gazetelerinize sahip çıkın. Dilimiz üzerindeki asimilasyon ve ucuz politikalara karşı durmalıyız. Bize reva gösterilen bu iki saatlik seçmeli ders anlayışı kabul etmemeliyiz. 2 saat değil 24 saat dilimize sahip çıkmalıyız. Böyle bir sahiplenmeyle bu politikaların karşısında durabiliriz.”
DİYARBAKIR