Rusya, Ukrayna’nın NATO ile ilişkilerini derinleştirmesi için uyarılarını sürdürürken NATO ile Ukrayna arasında teknolojik iş birliği anlaşması imzalandı. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba “Rusya’ya karşı caydırıcı önlemler paketini uygulamak için müttefiklerimiz ve ortaklarımızla yakın bir şekilde çalışıyoruz” açıklaması yaparken, Kremlin ile NATO atıştı
NATO ile Ukrayna arasında Ukrayna’nın devlet kurumlarına düzenlenen siber saldırıların ardından geliştirilmiş teknolojik işbirliği anlaşması imzalandı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Kaliningrad, Küba ile Venezuela’ya nükleer başlıklı füze yerleştirebileceği mesajını verdi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Rusya çok tuhaf tavır sergiliyor. Ukrayna krizinin fitilini Batı değil, Rusya 2014 yılında ateşledi. NATO’ya üye olan ülkelerden silahların geri çekilmesi talebi saçma bir talep” açıklaması yaptı.
Ukrayna’nın doğusundaki Donbass sınırına askeri yığınak yapınca ABD ve NATO’nun şimşeklerini üstüne çeken Rusya, Ukrayna’nın NATO üyesi olmaması için uyarılarını sürdürüyor. 17 Ocak 2022’de NATO ile Ukrayna arasında Ukrayna’nın devlet kurumlarına düzenlenen siber saldırıların ardından geliştirilmiş teknolojik işbirliği anlaşması imzalandı.
NATO’dan yapılan açıklamaya göre, imzalanan belgeyle iki taraf arasındaki teknoloji projeleri üzerindeki iş birliğinin devamını öngören mutabakat muhtırası yenilendi.
Anlaşma kapsamında NATO uzmanlarının komuta, kontrol, iletişim ve bilgisayar sistemlerindeki kabiliyet geliştirmede NATO uygulamalarının paylaşılmasını öngören “Bilgi Paylaşımı Girişimi” de bulunuyor.
Anlaşmayı imzalayan NATO İletişim ve Bilgi Ajansı Genel Müdürü Ludwig Decamps, yenilenen anlaşmayla NATO’nun Ukrayna’ya bilgi teknolojilerinin ve iletişim hizmetlerinin modernize edilmesinde verdiği desteğin derinleştirileceğini belirtti. Decamps, Ukraynalı personelin hangi alanlarda eğitileceğini belirleyeceklerini aktararak “Uzmanlarımız, bu kritik ortaklığı devam ettirmeye hazırdır” ifadesini kullandı.
2015 anlaşması ve Rusya’ya suçlama
NATO ile Ukrayna arasında teknoloji iş birliği öngören ilk anlaşma 2015’te imzalanmıştı. Bu anlaşma kapsamında Ukrayna hava sahasının güvenliği için erken uyarı ve koordinasyon sağlanmasına yönelik bir program da yürütülüyordu.
Ukrayna’da Dışişleri Bakanlığının da aralarında olduğu bazı devlet kurumlarının internet siteleri siber saldırıya uğramıştı. Ukrayna, saldırının arkasında Rusya’nın bulunduğunu iddia etmişti.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, saldırı sonrası NATO uzmanlarının Ukrayna makamlarına destek verdiğini belirterek “Önümüzdeki günlerde NATO ve Ukrayna, NATO’ya ait ‘kötü amaçlı yazılım paylaşım platformuna’ Ukrayna’nın erişimini de içeren, geliştirilmiş siber iş birliği hakkında bir anlaşma imzalayacak.” açıklamasını yapmıştı.
Dmitriy Kuleba: NATO üyesi olmaya çaba harcıyoruz
Ukrayna NATO’ya üyelikte de ısrar etti. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba, Alman Bild gazetesine demecinde Ukrayna’nın NATO’ya katılması ile ilgili kararın yalnızca kendisine ve ittifaka üye olan ülkelere ait olduğunu söyledi.
Kuleba, “Bu kararın sadece Ukrayna’ya ve 30 NATO ülkesine bağlı olduğuna inanıyorum. Ukrayna kararını uzun zaman önce verdi. Anayasamızda ve ulusal dış politika stratejimizde belirtildiği gibi NATO üyesi olmaya çaba harcıyoruz” diye konuştu.
Ukraynalıların birçoğunun ittifaka katılım sürecini onayladığını dile getiren Kuleba, zaman içinde giderek daha fazla kişinin bu tutumu benimsediğini savundu.
Kuleba, Ukrayna’nın ortakları ve müttefikleri ile birlikte Rusya’ya yönelik “caydırıcı önlemler paketi” uyguladığını, bu pakette diplomatik çabaların, ekonomik yaptırımların ve savunma alanında derin işbirliğinin öngörüldüğünü ifade etti. Kuleba, “Ukrayna’ya uluslararası desteği seferber etmeye yönelik çabalarımızı iki katına çıkardık. Diğer şeylerin yanı sıra kapsamlı bir caydırıcı önlemler paketini uygulamak için müttefiklerimiz ve ortaklarımızla yakın bir şekilde çalışıyoruz” diye konuştu.
Paketin gerilimi azaltmaya yönelik aktif diplomasi, bir dizi ‘acı verici ekonomik yaptırım’ sisteminin geliştirilmesi ve Ukrayna ile savunma işbirliğinin derinleştirilmesi olmak üzere üç seviyeden oluştuğunu aktaran Kuleba, geçen hafta Rusya ile yapılan görüşmelerin ‘ortak caydırıcı diplomasimizin doruk noktası’ olduğunu vurgulayıp “Batı’nın kararlılığı açıktı” dedi.
Nükleer silah yerleştirme mesajı
Cenevre’de geçen hafta Rusya-NATO Konseyi toplantılarında kriz yatışmayınca Kremlin, Rusya’nın Avrupa’da anakaradan ayrı toprağı Kaliningrad’a (Litvanya ile Polonya arasında Baltık Denizi kıyısında), Küba ile Venezuela’ya nükleer başlıklı füze yerleştirebileceği mesajını verdi.
Amerikan CNN televizyon kanalına konuşan Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Moskova’nın Ukrayna sınırında bulundurduğu 100 bin askerlik ordusunu kışlalara geri çekmek niyetinde olmadığını duyurdu. Peskov şunları söyledi: “ABD ve NATO her geçen gün Ukrayna’ya biraz daha derin yerleştiği sırada bizim Ukrayna sınırındaki kuvvetlerimizi geri çekmemiz beklenemez. Rusya, Ukrayna’da yapılan bu işleri kendisini hedef alan ciddi tehdit olarak algıladığı için sınırdaki kuvvetlerini geri çekmeyecek. Ayrıca bizim Kaliningrad bölgesine ne tür silahlar yerleştireceğimiz kimseyi ilgilendirmez. Rusya kendi topraklarında savunmasının gerektirdiği ve uygun gördüğü silahları konuşlandıracak. ABD’de konuşulmaya başlanan Küba ile Venezuela’ya füzeler konuşlandırabileceğimiz konusuna gelince Küba ve Venezuela da Ukrayna gibi egemen ve bağımsız iki devlet. Kiminle askeri işbirliği yapacakları onların bileceği iş.”
Rusya’nın 2019 yılından bu yana ana topraklarından ayrı duran Kaliningrad bölgesine tüm kıtayı hedefine alabilecek “İskender-M” nükleer başlık taşıyabilen füzeler konuşlandırmakla suçlanmıştı.
NATO: Fitili Batı değil Rusya 2014 yılında ateşledi
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Kanadalı CBC televizyon kanalına konuşarak nükleer başlık yerleştirme açıklamasına cevap verdi. Jens Stoltenberg, şunları söyledi: “Rusya çok tuhaf tavır sergiliyor. Sanki Rus işgaline maruz kalan, mağdur edilen ülke Ukrayna değilmişçesine kendi güvenliğinden söz ediyor. Ukrayna krizinin fitilini Batı değil, Rusya 2014 yılında ateşledi. Sınırdaki kuvvetlerini geri çekerek kıtada güvenliği arttırıcı adımları da onların atması gerek. Ukrayna’nın yanı sıra Rusya’nın 1997’den sonra NATO’ya üye olan ülkelerden silahların geri çekilmesi talebine gelince. Bu saçma bir talep. NATO yönetimi bunu kabul ederse, birçok Avrupa ülkesi Rusya karşısında savunmasız kalacak. NATO’nun böyle bir adım atması söz konusu olamaz. Biz Rusya ile yeni görüşmelere hazırız.”
Ne olmuştu?
Rusya 2014’te Kırım’ı işgal etti ve ardından ilhak ederek Ukrayna’dan kopardı. Rusya, Ukrayna’nın doğusundaki Donbass bölgesindeki silahlı güçlere destek verdi. Donbass bölgesi bağımsızlık ilan etti. Rusya 2021 sonlarında Donbass sınırın büyük askeri güç yığdı. Ukrayna işgal edileceği açıklamaları yaptı. Ukrayna AB sınırında olduğundan NATO, AB ve AB de alarma geçti. Rusya ile karşılıklı restleşme yaşandı. ABD işgal girişimi olursa ağır yaptırım uygulanacağı tehdidinde buluncu, NATO üyeleri Karadeniz’de savaş gemileriyle uyarı manevraları yaptı. Rusya da sınıra yakın alanlarda tatbikatlarla gözdağı verdi. Rusya NATO’ya “güvenlik garantileri” içeren bir paket sunarak cevap beklediğini iletti.
Güvenlik paketi 9-10 Ocak 2022’de Cenevre’de Rus ve Amerikan heyet temsilcilerinin arasında, 12 Ocak Çarşamba günü Rusya-NATO Konseyi’nin oturumunda ve 13 Ocak 2022 Perşembe günü Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) platformunda görüşüldü. Ancak ilerleme sağlanamadı.
BRÜKSEL-MOSKOVA-KİEV