Veysi Sarısözen
Dolar düştü.
Neden yükselmişti?
Çünkü Erdoğan faizi düşürmüştü.
Şimdi neden düştü?
Çünkü Erdoğan dün yaptığı konuşmada, neredeyse “hokus pokus” der gibi, bizim gibilerin asla anlayamayacağı, muhtemelen Erdoğan’ın da tam anlamadığı birtakım lafların arasına gizlenmiş olarak faizi arttırdı.
Ha Merkez Bankası faizi arttırıp doları düşürmüş, ha Erdoğan “hokus pokus” diyerek faizi arttırmış doları düşürmüş. Hepsi aynı.
Hepsi aynı ama, show aynı değil.
MB faizi arttırsa, bu Kavcıoğlu için “Erdoğan’ı iplemedi” denilen bir show olurdu.
Erdoğan böyle “hokus pokus” yapmak yerine Merkez Bankası’na “Aldatıldım, faizi arttırın” dese, bu show olmaktan çıkar Erdoğan’ın “pes” etmesi olurdu.
O nedenle öyle bir faiz artışı yaptı ki, Erdoğan bile bunun faiz artışı olduğunu anlamadan faizler artmış, dolar düşmüş oldu.
Şimdi günlerdir enflasyonu azdıran ve TÜSİAD’ı delirten, vatandaşı perişan eden “kur oyunu”ndan kim sorumlu?
Faizleri düşürten, sonra Merkez Bankası’nın beş milyar dolarını eriten, eritmeye rağmen doları durduramayan, sonunda çaktırmadan “inadından” dönüp “hokus pokus” diyerek faizi arttıran Erdoğan sorumlu.
Dolar yükselince kriz var diye düşünen, dolar düşünce kriz aşıldı sanan vatandaşa yazık oluyor.
Bu kriz kur krizi, dolar krizi değil.
Sistem krizi.
Bu yazıda sistem krizinin Türk kapitalizmindeki kaynağını hatırlatmak isteriz.
Kriz, Erdoğan ne faiz insin dediği için ne faiz çıksın dediği için ortaya çıkmadı. Bu krizin genel sebebi bizzat kapitalizmin kendisi. Erdoğan diyor ya, ABD’ye bakın, Almanya’ya bakın… Kapitalizm krizle yaşar, krizle sarsılır, krizle büyür. Krizsiz kapitalizm olmaz.
Kapitalist krizlerin bir de spesifik sebepleri olur. Örneğin Türkiye’deki kur krizinin sebebi Erdoğan’ın kendisidir. TÜSİAD’ın Yüksek İstişare Kurulu Başkanı, Erdoğan’ın “inadına”, bana göre “kastına” değinerek, bu krizin “suni” olarak yaratıldığını yazdı. Erdoğan’ın bir profesörü, ekonomideki bu sabotajın “OHAL” ilan etmek için olduğu düşüncesini doğuran açıklamalar yaptı. Davutoğlu da OHAL’e bu kundaklamayla zemin hazırlandığını söyledi.
Demek ki, krizin aktüel sebebi, Erdoğan’ın ekonomiyle oynuyor olması.
Ama asıl stratejik sebep başka.
Krizin sebebi üç kara delik.
Birincisi savaş harcamaları. Görünür görünmez girdi ve çıktılarıyla savaş bütçesi tüm bütçesinin yarısını yutuyor.
Diğer yarının en büyük paylarını da polis ve imam alıyor. Emniyet, jandarma, bekçi, ajan filan rejim yıkıma doğru sürüklendikçe daha büyük para yutuyor. Halkı yatıştırma ve ayrıştırmada da Diyanet dört beş bakanlıktan daha fazla para harcıyor.
O nedenle savaş başlamadan önce bir dolar, bir buçuk lira iken şimdi bir inip bir çıkarak fırladıkça fırlıyor.
Umudunu doların yükselmesiyle ortaya çıkan tepkilere bağlayan sistem içi muhalefet şimdi şaşkın. Erdoğan rejiminin ekonomi politikasına alternatif “kur krizini” aşmak değil. Üç kara deliği kapatmak.
Çıkın savaş bütçesini, polis bütçesini, imam bütçesini onda bire indireceğiz demedikçe, siz kurların inip çıkmasını seyredersiniz, Erdoğan da sizinle bir güzel “eğlenir.”