Kömür, doğalgaz ve HES’lere üretmedikleri enerji için ödeme yapılan şirket sayısı 51’e yükseliyor
Yusuf Gürsucu
Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ), 2022 yılında kapasite mekanizmasından yararlanabilecek olan santrallerin listesini yayınladı. Yapılan başvuruların değerlendirildiği listeye göre, 51 adet santral önümüzdeki yıl kapasite mekanizması adı altında 300 milyon lirayı aşkın açıktan üretmedikleri elektrik için hak etmediği ödemelerden yararlanabilecek. Bu santrallerin 18 adedi doğalgaz yakıtlı elektrik üretim santralleri, 23 adedi kömür yakıtlı santraller ve 10 adedi de hidroelektrik santrallerinden oluşuyor. Haksız ödemelere karşın elektrik fiyatlarının artmasını isteyen şirketlerin bu talebi AKP iktidarının adeta varlık nedeni. Bu nedenle yıl sonuna kadar elektriğe büyük bir zam gelmesi beklenmektedir.
Üretmeden ödeme yapılıyor
‘Piyasa şartlarında ayakta kalmakta zorlandığı’ iddia edilen santrallere verilen kapasite mekanizması desteği, santrallere yaptıkları üretimden bağımsız olarak, kurulu kapasiteleri oranında ödeme yapılmasını düzenliyor. Kurulu güç, yani megavat (MW) başına ödeme tutarları doğalgaz, hidroelektrik ve kömür santralleri için farklı farklı belirlenmiş durumda. Bu desteklerden, ‘yenilenebilir enerji kaynaklarını destekleme mekanizması’ (YEKDEM) kapsamı dışında kalan hidroelektrik santralleri ile yerli ve ithal kömür yakan termik santralleri, ithal yakıt kullanan bazı doğalgaz çevrim santralleri de yararlanıyor. Bu santrallere, piyasa şartlarında üretim yapamasalar bile aylık olarak ortalama 250 milyon lira kapasite mekanizması adı altında ödeme yapılırken, 2022 yılı ile birlikte bu tutarın ortalama 300 milyon liraya ulaşması bekleniyor.
Arz güvenliği yalanı
2021 yılı içinde ödeme yapılan santrallere ortalama 250 milyon lira ödenirken, ağustos ayında 271 milyon, Eylül 2021 için ise 45 santrale toplam 154 milyon 992 bin 601.47 TL ödeme yapıldı. Piyasa şartlarına uygun maliyetten elektrik üretemediği veya ihtiyaç olmaması nedeniyle şirketin beklentisi altında kalan enerji alımları gerekçesiyle yılın büyük bölümünde çalışmayan ya da çalıştırılmayan santrallere verilen destek, kamu gelirlerinden yapılmakta. 99 bin MW’a ulaşan enerji üretim kapasitesine rağmen bu kapasitenin 1/3’ünün piyasalaştığı Türkiye’de enerji arz güvenliği adı altında destek veriliyor olması ise inandırıcı olmaktan uzak. Olası pik enerji çekimleri koşullarında dahi böyle bir güce ihtiyaç yokken bu santrallere her ay ödeme yapılıyor. Otoyollara, köprülere, şehir hastanelerine müşteri garantisi anlaşmalarıyla ödenen ve kamuyu büyük zarara uğratan duruma tepki gösterilirken enerji şirketlerine yapılan haksız ödemelere sessiz kalınıyor olması ise dikkat çekici.
Kuruşlarla başlandı!
EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, 2016 yılında enerji arz fazlalığından yakınmış ve şirketlerin bu bağlamdaki sıkıntıları için ek ödemeler yapılacağını duyurmuştu. Yine aynı dönemde Elektrik Mühendisleri Odası da (EMO) yaptığı açıklamada arz fazlasının kamuyu zarara uğrattığını belirtmişti. EPDK Başkanı Yılmaz, doğalgaz santrallerinin yurt dışına taşınmaya başlandığını söylemiş ve ‘kapasite mekanizması’ uygulamasına geçileceğini belirterek, “Sisteme dahil olan firmalara yerli kömürde 21 kuruş, doğalgazda 18 kuruş ve ithal kömürde 15 kuruş kapasite bedeli ödeyeceğiz” sözleriyle enerji üreten firmalarla aralarında büyük bir sıkıntı olduğunu ve bu sıkıntının da kamu eliyle açıktan haksız para ödenmesi yoluyla çözüleceğini ortaya koyarken bu sıkıntının nedeni açıklanmamıştı.
Elektrik kesinti eylemi
Önce Aralık 2013’te ve daha sonra Mart 2015’te Türkiye karanlığa gömülmüştü. Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’nin (TEİAŞ) ‘sistem arızası’ olarak iddia ettiği kesinti, önce batı illerinde başladı ve ardından domino taşı gibi bir saat içinde hemen hemen tüm illere yayıldı. Yalnızca İran’dan alınan elektriğin beslediği Van’da elektrik kesintisi yaşanmamıştı. Diğer tüm illerde yaşanan elektrik kesintisi için birçok gerekçe üretildi ancak bu kesinti öncesi enerji üreten şirketler zarar ettiklerini ve kapasitelerinin çok altında çalıştıkları gerekçesiyle durumlarına çözüm talep ediyorlardı. İktidarın bir süre şirketleri oyalaması sonrası şirketlerin elektrik kesme eylemi gerçekleştirdiği yönünde birçok iddia ortaya atılmış ancak bu iddiaların üstü örtülmüştü.
Şirketler eylemle başardı
2010-2013 yılları arasında birçok yazıya ve ‘akademik’ çalışmaya konu edilerek ortaya atılan kapasite mekanizması, uçak şirketleri vd. bazı şirket üretimleriyle karşılaştırılarak bu mekanizmanın gerekliliği vurgulanıyordu. Bu bağlamda iktidarın adım atmasını bekleyen şirketler, 2013 ve 2015 yıllarında yaptıkları ‘eylemler’ sonrası, 7 Eylül 2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6745 sayılı torba yasa ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun (“Kanun”) 20. maddesi değiştirilmiş ve kapasite mekanizmaları oluşturulmasına ilişkin usul ve esasların EPDK tarafından düzenleneceği, bu kapsamda Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (“TEİAŞ”) tarafından yapılması gerekecek ödemelerin iletim tarifesi hesaplamalarında dikkate alınacağı hüküm altına alınmıştı. Şirketlere bedavadan aldıkları milyonlar yetmemekte ve bu nedenle de elektrik fiyatlarına yüzde 50 gibi bir artış talep etmekteler.
Kasımda bedeli artacak
Doğalgaz çevrim santrallerine BOTAŞ tarafından satılan doğalgaza yapılan yüzde 46’lık zam sonrası bu şirketlerin ürettikleri enerji fiyatlarını yükseltmemeleri düşünülemez. Bu nedenle kasım ayıyla beraber doğalgaz santrallerine kapasite mekanizması adı altında yapılan ödemelerde bir sıçrama yaşanması beklenmektedir. Bu zamla birlikte ithal kömür fiyatlarının da yükselmesi sonucu kömür santralleri de bu mekanizmadaki desteklerinin artmasını isteyecekler veya ürettikleri enerji fiyatlarını katlayarak satacaklar. Bunun dışında bir yol görülmezken, her koşulda bütün yük yine halkın sırtına yüklenerek şirketler korunmaya devam edilecek.
99 bin kapasite, 39 bin tüketim!
Türkiye Elektrik Üretim A.Ş.’nin 23 Ekim günü için açıkladığı verilerde, en yüksek elektrik tüketimi saat 12.00’de 38 bin 921 megavatsaat, en düşük tüketim ise saat 05.00’de 29 bin 464 megavatsaat olarak gerçekleşmişti. Bu açıklanan verilerde elektrik üretiminde ilk sırada yüzde 45.2 payla doğalgaz santralleri yer aldı. Bunu yüzde 13.3 ile ithal kömür santralleri ve yüzde 13.1 ile linyit kömürü yakan santraller izledi. TEİAŞ’ın verilerinde görüldüğü gibi en yüksek enerji çekimi saat 12.00’de yaklaşık 39 bin megavatsaat oldu. Bu durum 99 bin megavata ulaşan enerji üretim kapasitesine göre, arz fazlasının büyüklüğünü gözler önüne sermeye yetiyor. Elektrik ihtiyacının büyük bölümünün fosil yakıt yakan santrallerden alınıyor olması ise Paris İklim Anlaşması’nın sadece bazı kredilere ulaşmak amacıyla imzalanmış bir anlaşma olduğunu gösteriyor.
**Elektrik fiyatları katlanacak!
Enerji Ticaret Derneği Başkanı Burak Kuyan, yaklaşık 1 ay önce artan maliyetleri gerekçe gösterip önümüzdeki dönemde elektriğe yüzde 40-45 bandında zam yapılması gerektiğini söylemişti. Yapılmayan zamların ileride daha büyük sorunlara sebebiyet vereceğini iddia eden Kuyan, “1 Temmuz’da yüzde 15 zam yapıldı. Ekim ayında yüzde 15’lik bir zam daha bekliyorduk. Ama bu zammın olmaması özellikle perakende ve tedarik şirketlerini oldukça zora soktu” dedi. Doğalgaz yakarak elektrik üreten enerji şirketlerinden Türkiye’nin enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 45’i temin ediliyor. Bu şirketlere BOTAŞ tarafından verilen doğalgaz fiyatlarına yüzde 46 zam yapılmış olması, elektrikte yüzde 40-50 civarı şirketlerce ifade edilen zammın düşük kalacağı anlaşılırken bu zammın ardı ardına yapılacak zamlarla yüzde 50’leri aşacağı şimdiden öngörülebilir.
Enerji şirketlerden alınmalı
Kömürlü termik santrallerinin birçoğu ya ithal ya da yerli ve ithal kömürü karıştırarak kullanıyor. Geçtiğimiz nisan ayında ithal kömürün ton fiyatı 80 dolarken, ekim ayın içinde 237 dolara ulaştı. Bu artışı neden olarak öne süren termik santraller de elektrik fiyatlarında artış talep ediyorlar. Üretmedikleri enerjinin bile parasını alan bu şirketlerin doymak bilmez iştahı halkı zor durumlara sürüklüyor. Bu duruma gelinmesinin en temel nedeni enerji üretim ve dağıtımın sermaye eline teslim edilmesinden kaynaklandığı bilinmekte. Kamu hizmeti olması gereken enerji üretim ve dağıtımı şirketlerin eline verildiğinde kamusal özelliği ortadan kalkmakta. Şirketlerin kâr peşinde koştuğu büyük bir yağma ve birikim alanına dönüşmüş olan enerji kamulaştırılmalı.
Açıktan para ödenen doğalgaz çevrim santralleri
Acwa Power Kırıkkale Doğalgaz Kombine Çevrim Santrali, Adapazarı Elektrik Üretim Ltd. Şti. – Adapazarı , Akenerji Elektrik Üretim A.Ş. – Erzin, AKSA Enerji üretim A.Ş. – Antalya, Baymina Enerji A.Ş. – Ankara, Bilgin Güç Santralleri Enerji Üretim A.Ş. – Bilgin Samsun, Cengiz Enerji Sanayi ve Ticaret A.Ş. – Samsun, Enerjisa Enerji Üretim A.Ş. 1 – Bandırma, Enerjisa Enerji Üretim A.Ş. 2 – Bandırma, Gebze Elektrik Üretim Ltd. Şti. – Gebze, Hamitabat Elektrik Üretim A.Ş. – Lüleburgaz, İç Anadolu Doğalgaz Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. – Kırıkkale, İzmir Elektrik Üretim Ltd. Şti. – İzmir, RWE&TURCAS Güney Elektrik Üretim A.Ş. – Denizli, Yeni Elektrik Üretim A.Ş. – Dilovası.
İthal LNG ve kayagazı kullanan doğalgaz santralleri:
Ales Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. – Aydın, Can Enerji Entegre Elektrik Üretim A.Ş. Kojenerasyon Santrali – Çorlu, Delta Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş. – Lüleburgaz.
Yerli kömür kullanan santraller:
AKSA Göynük Enerji Üretim A.Ş. – Bolu, Çan Kömür ve İnşaat A.Ş. – Çan, ÇATES Elektrik üretim A.Ş. – Çatalağzı, Çelikler Orhaneli Tunçbilek Elektrik Üretim A.Ş. – Tunçbilek, Çelikler Orhaneli Tunçbilek Elektrik Üretim A.Ş. – Orhaneli, Çelikler Seyitömer Elektrik Üretim A.Ş. – Seyitömer, Enerjisa Enerji Üretim A.Ş. – Tufanbeyli, Hidro-Gen Enerji İthalat İhracat Dağıtım ve Ticaret A.Ş. – Soma, Kangal Termik Santrali Elektrik Üretim A.Ş. – Kangal, Polat Elektrik Üretim İnşaat İthalat İhracat A.Ş. – Tavşanlı, Silopi Elektrik Üretim A.Ş. – Silopi, Soma Termik Santral Elektrik Üretim A.Ş. – Soma, Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş. – Yatağan, Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. 1- Milas, Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. 2- Milas.
Hem ithal hem yerli kömür kullanan santraller:
Atlas Enerji Üretim A.Ş. – İskenderun, Cenal Elektrik Üretim A.Ş. – Kara Biga, Çolakoğlu Metalurji A.Ş. – Gebze, Eren Enerji Elektrik üretim A.Ş. – Kilimli, İçdaş Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım Sanayi A.Ş. – Karabiga, İçdaş Elektrik Enerjisi Üretim ve Yatırım A.Ş. – Bekirli/Biga, İskenderun Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş. – İskenderun, İzdemir Enerji Elektrik Üretim A.Ş. – Aliağa.
Hidroelektrik (HES) santralleri:
Aydem Yenilenebilir Enerji A.Ş. (HES) – Denizli, Batıçim Enerji Elektrik Üretim A.Ş. – Kovada 2 HES – Eğirdir, Boyabat Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. – Boyabat Barajı ve HES – Durağan/Sinop, Eti Alüminyum A.Ş. – Oymapınar HES – Manavgat, Gül Enerji Elektrik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. – Köklüce HES – Niksar, İçtaş Yenilenebilir Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş. – Kadıncık 1 HES – Tarsus, İçtaş Yenilenebilir Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş. – Kadıncık 2 HES – Tarsus, Menzelet Kılavuzlu Elektrik Üretimi A.Ş. – Menzelet HES – Maraş, TKD Kuzey Enerji Üretim A.Ş. – Kürtün HES – Gümüşhane, TKD Kuzey Enerji Üretim A.Ş. – Doğankent HES – Giresun.
2022 yılı yağma listesine eklenmesi muhtemel şirketler:
Adapazarı Elektrik Üretim Ltd. Şti. (İthal doğalgaz) – Adapazarı, Gebze Elektrik Üretim Ltd. Şti. (İthal doğalgaz) – Gebze, Emba Elektrik Üretim A.Ş. (İthal/Yerli kömür) Hunutlu – Adana, Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim ve Ticaret A.Ş. (Yerli kömür)- Milas.