Germencik’te JES’lerin yeraltı sularını aşırı tüketmesi sonucu topraklarda büyük yarıklar ortaya çıktı. YENADER’den Doç. Dr. Füsun Tut bu sorunu tarımsal sulamaya bağlarken, GERÇED Başkanı Çetinkaya bu tespitin deli saçması olduğunu belirtti
Yusuf Gürsucu / İstanbul
Aydın’ın Germencik ilçesine bağlı Hıdırbeyli, Mursallı, Ömerbeyli ve Alangüllü Mahallelerindeki bazı arazilerde derin çatlaklar ortaya çıkmış ve derinliği 2 metreyi bulan çatlaklar 1 kilometre boyunca ilerlerken, çatlaklara paralel birçok çatlak eklenmişti. Jeotermal Enerji Santrallerinin (JES) yoğunlaştığı bölgede çatlakların nedeninin JES’lerin aşırı su çekiminden kaynaklı olduğu bilinirken, başlıca amacı JES’leri şirin göstermek isteyen Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği (YENADER) ve derneğin Genel Sekreteri Doç. Dr. Füsun Tut Haklıdır, Aydın bölgesinde gözlenen çatlakların kuraklık ve suyun tarımda yanlış kullanımından kaynaklandığını belirtmesi manidar bulundu.
Deli saçması açıklama!
Doç. Dr. Haklıdır, “Devlet Meteoroloji Enstitüsü’nün yağış ve kuraklık verileri, Ege Bölgesi’nde yıllık alansal yağışların 2020 yılında son 20 yılın en düşük seviyelerine gerilemiş olduğunu, ortalama seviye olan 600 mm’den 468 mm’ye indiğini gösteriyor” derken yaşanan kuraklığın ardına gizlenerek JES’lerin yarattığı felaketi gizlemeye çalışırken, görüşüne başvurduğumuz Germencik Doğa ve Çevre Derneği (GERÇED) Başkanı Halil Çetinkaya, bir bilim insanının akıl almaz ve bilim dışı açıklamalarının deli saçması olduğunu söyledi.
7/24 yeraltını boşaltıyorlar
Çetinkaya, “Germencik’te 16, Aydın genelinde ise 36 jetermal enerji santralleri var. Bu santraller 7/24 yeraltı sularını tüketiyor. Bir bilim insanının iddia ettiği tarımsal sulama Germencik’te yok denecek kadar az. Germencik’te zeytin ve incir tarımı yapılmakta ve bu alanlarda yoğun su kullanımı söz konusu değil. Sulamalar ise Menderes Nehri’nden kanal yoluyla gelen suyla çok az miktarlarda kullanılarak yapılmaktadır. Kuraklık bölgemizde gelişiyor ancak çatlakların nedeni ortadayken kuraklığa ve tarımsal sulamaya bağlanmaya çalışılması manidar bir durum. Böyle bir şey yok” dedi.
16 JES’in 150 sondajı var
GERÇED Başkanı Çetinkaya, “Germencik’te 16 jeotermal enerji santrali ve 150’ye yakın açtıkları sondaj kuyuları ve çatlakların tamamının bu kuyular çevresinde ortaya çıkma gerçeğini ters yüz etmeye çalışan bilim insanının bilimle ilgisi olabileceğini sanmıyorum” diye belirtti. Çetinkaya, “Eğer önlem alınmazsa arazilerde daha büyük çatlaklar ile karşılaşacağız. Çatlakların ilçe merkezine inmesinden korkuyoruz. Çatlaklar, ilçe merkezine kadar ulaştığında binaların ağırlığını kaldıramayacağı için can ve mal kaybına neden olabileceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
JES’ler suları tüketip kirletirler
Bir termik santral gibi çalışan JES’ler, GWh başına ortalama 2700 m3 su kullanmaktadır. Bu santraller bulunduğu bölgede hava kalitesini bozarken aynı zamanda yeraltından çekilen ve ağır metaller barındıran atık sularını da çevreye yayarak büyük bir ekolojik yıkım yaratmaktadır. Yoğun su kullanımları bulunduğu bölgelerde su kıtlığına yol açarken aynı zamanda atık suların bir kısmının yeraltına deşarj edilmesinden kaynaklı olarak yeraltı sularını da hem kirletir hem de hızla tüketir. Diğer yandan deprem bilimcileri Germencik’te 5 ile 7 arasında büyük bir deprem beklendiği yönünde yaptıkları uyarılar olmasına karşın depreme dair de hiçbir çalışmanın yapılmıyor olması dikkat çekici.
Sermayenin JES aşkı!
Temiz yenilenebilir enerji safsatası ile süslenen bu işletmeler sabit sermaye gideri dışında işletme giderleri en düşük olan santraller olması bakımından sermayeye çekici gelen yatırımlardır. Santrallerde çok az sayıda çalışan olması, kömürlü ya da doğalgazlı termik santraller gibi ham madde girdi baskısı olmadan sıfır ham madde gideriyle çalışırlarken, bulundukları bölgeyi zehirleyerek yaşanmaz yer haline dönüştürüyor olmaları JES’lere karşı gelişen tepkilerin ne kadar haklı olduğunu göstermektedir.
YENADER nedir?
JES gerçeğinden söz etmeyen Tut Haklıdır’ın, yer altı sularının azalmasını tarımsal üretimlere bağlayıp JES gerçeğine vurgu yapmamasının nedenini YENADER’in Web sitesinin JES’lere övgüler dizen ve aklamaya çalışan sayfalarında görmek mümkün. Oysa çatlakların tamamı JES sondaj kuyularının etrafında oluşması bir bilimsel araştırmaya gerek görmeden bu çatlakların nedeninin JES’ler olduğunu ortaya koymaya yeterken bilim insanı etiketli birinin iddialarının nedeni WEB sitesinden anlaşılabilmektedir.