Gazeteci Seyit Evran, Federe Kürdistan’da KDP’nin tırmandırdığı gerilimi yorumladı:
Hüseyin Kalkan
Federe Kürdistan’da KDP ile PKK arasında yaşanan çatışmadan sonra harekete geçen Kürt kurumları diyalog çağrısında bulunurken, son olayla ilgili gelişmeler giderek netleşmeye başladı. Uzun yıllardır bölgede çalışan ve son olayı da yakından izlediğini kaydeden gazeteci Seyit Evran, olayın bir çatışma değil bir pusu olduğunu söylüyor ve şunları aktarıyor: “O yol HPG’lilerin sürekli kullandığı bir yol. Ve o bölgede daha önce herhangi bir kontrol noktası da bulunmuyordu. Yeni oluşturulan bu noktada HPG’lileri taşıyan araç durduruluyor ve aranmak isteniyor. Aracın içindekiler aramaya izin vermiyorlar ve kontrol noktasından geçmekten vazgeçip dönmek üzere manevra yaptıkları sırada araç taranıyor. Yaralanma ve can kayıpları bu sırada meydana geliyor.”
İnfaz mı edildi?
KDP kaynakları olayda yaşamını yitiren Roj Peşmergesi’nin daha önce PKK saflarında bulunduğunu ve daha sonra ayrılarak peşmergeye katıldığını açıkladı. Seyit Evran, bu ismin daha önce PKK saflarında bulunduğu bilgisini doğruluyor. Ancak son gelişmelerden rahatsız olduğunu, iki Kürt gücün savaşmasını istemediğini ailesine ve yakınlarına aktardığını söylüyor. Evran, bu kişinin yakınlarına ayrılmak istediğini de söylediğini ekliyor. Seyit Evran’ın buradan çıkardığı sonuç, çıkan karmaşada infaz edilmiş olmasının mümkün olduğunu söylüyor. Evran, bu konu ile ilgili şunları anlatıyor: “Abdurrahman Emin’in daha önce PKK saflarında bulunduğu doğru. Kendisi Rojavalı değil, Şırnaklı ve gerilladaki isminin Cahit olduğunu biliyorum. O yüzden Roj Peşmergesi olarak nitelenemez.”
Böyle bir peşmerge yok
Peşmerge Bakanlığı’nın resmi açıklamasına değinen Seyit Evran, şunları söyledi: “Bu olayla ilgili bir açıklama yapan Peşmerge Bakanlığı, kendilerinde kayıtlı böyle bir peşmerge olmadığını bildirdi. YNK de bu yüzden tarafsız bir açıklama yaptı. Ondan sonra KDP’li olan Peşmerge Bakanlığı Yardımcısı Serbest Lezgin açıklamalarda bulundu ve çatışma ile ilgili olarak PKK’yi suçladı.”
Trump-AKP döneminin planı
KDP’nin saldırılarını AKP ile koordineli olarak yükselttiğini belirten Seyit Evran, iktidar sözcülerinin böyle bir çatışmanın meydana gelmesini kendilerinin başarısı olarak açıkladıklarını belirtiyor.
Federe Kürdistan halkının bu tür çatışmalardan rahatsız olduğunu belirten Evran, “Halk bu çatışmaları desteklemiyor. Üstelik bu çatışma gündüz gözü ile halkın gözleri önünde meydana geldi. KDP televizyonları bütün çabalarına rağmen halkta, gerillanın bu çatışmayı başlattığına dair bir ifade almadı.”
Diğer partilerin ve siyasetçilerin KDP’nin gerginliği ve savaşı tırmandıran tutumundan rahatsız olduğunu da belirten Evran, KDP yönetiminin diyalog çağrılarına kulağını tıkadığını belirtiyor.
Seyit Evran, çatışma konseptinin ABD Başkanı Trump döneminin planı olduğunu, KDP’nin, Türkiye ile koordineli olarak yeni ABD başkanı göreve başlamadan önce bu planı hayata geçirmeye çalıştıklarını belirtiyor. Türkiye’ye uygulanan yaptırımların KDP’yi de etkileyeceğini, bir süre sonra saldırıları tırmandırma gücünün kalmayacağını söylüyor.
‘Bütün şehirleri sardı’
Gazeteci Seyit Evran, bir süre önce Federe Kürdistan’daki bütün şehir ve kasabaları saran gösterilerin sona erdiğini belirterek, gösterilere dair şunları söylüyor: “Gösteriler bütün şehirleri ve kasabaları sardı. KDP hemen olağanüstü hal ilan ederek gösterileri ve şehirlere giriş çıkışları yasakladı. 10’dan fazla gösterici yaşamını yitirdi, yaklaşık 100 gösterici yaralandı. Ana problem ekonomi. İnsanlar maaşlarını alamıyorlar. Ancak sorun sadece bununla sınırlı değil. Yönetemiyorlar. Bölgenin nereye doğru gittiği belli değil. İnsanlar önünü göremiyor ve gelecekte ne olacağını bilemiyorlar. Siyasi bir güvensizlik var. Birçok insan başka ülkelere gitmek için çaba gösteriyor.”
İlk kez KDP bölgesinde bu kadar yaygın bir eylemlilik yaşandığını ifade eden gazeteci Evran, özel Zerevani güçlerinin şehir merkezine indiğini ve Hewlêr yönetiminin artık özel timlerle kendisini korumaya başladığını belirtiyor: “Bıçak artık halkın boğazına dayandı. Halk sefalet içinde. Kısa sürede halkla yönetenler arasında bu kadar bir gelir uçurumu nasıl meydana geldi anlamıyorum. Halkla olan çelişki kısa sürede çok derinleşti. Zengin bir anda zirveye çıktı. Fakir de battı gitti. Böyle bir durum normalde ancak 50 senede, 100 senede olur. Bunlar on senede bunu becerdiler. Kaynakları daha çok kendi aileleri için kullandılar. Yeni burjuvazi hızlı, fazla aç gözlü.”
Seyit Evran, halkın bilinçli olarak geri çekildiğini, gösterilerin sona erdirdiğini söylüyor ve bunun nedenlerini şöyle açıklıyor: “Göstericilerin arasına sızan bazı unsurlar, parti binalarını ve devlet dairelerini yakarak göstericileri kriminalize etmeye çalıştı. Gösteriler devam etseydi bu tür olaylar artacak ve olay tamamen polisiye bir olay haline gelecekti. Göstericilerin kendi aralarında oluşturduğu komite bunu gördü ve gösterileri geçici olarak sona erdirme kararı aldı. Bence bu unsurlar KDP’nin organize ettiği unsurlardı. Ve gösterileri ve göstericileri gözden düşürmek için bunu yaptılar.” Evran, gösterilerin KDP’yi korkuttuğunu, bu nedenle gerginliği tırmandırarak durumu lehine çevirmeye çalıştığını söyleyerek sözlerini bitirdi.