Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, HDP’li milletvekillerinin, asker kurşunuyla öldürülen ve valilikler tarafından “havaya ateş açıldı” şeklinde savunulan ölümleri inkar ederek, 1990’lı yıllara gitti
Meclis Genel Kurulu’nda devam eden 2021 yılı bütçe görüşmelerinde muhalefet milletvekilleri Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a sorular yöneltti.
Yaşam hakkı ihlalini tüm resmi kurumların el birliğiyle örtbas etmeye çalıştığına dikkati çeken Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Sait Dede, “Her cinayetten sonra Hakkari Valiliğinin duyuru şablonu hazırdır, kopyala yapıştır yapılır sürekli. Açın, bakın Hakkari Valiliğinin internet sitesine, tüm açıklamalar bu minvaldedir. Güvenlik kuvvetleri tarafından yapılan ikazlara cevap vermemesi üzerine havaya yapılan uyarı atışı sonucunda bir vatandaşımız ölmüştür. Bütün havaya yapılan uyarı atışlarında bir vatandaş hayatını kaybediyor. Hatta bazı açıklamalarda çok daha ileriye gidilerek soruşturmayı yürütecek adli makamlara telkin ve tavsiyede bulunan bir Valilik. Daha çocukların cansız bedenleri olay yerindeyken hemen Valilik ‘Dur’ ihtarı yapıldığını ve kaçakçılık suçunun işlendiğini ilan ediyor. Kaçakçı bile olsa -ki yine söylüyorum değiller- kaçakçılığın cezası görüldüğü yerde infaz edilmek midir?” diye sordu.
Asker kurşunuyla ölenler
Öldürülen insanların neredeyse tamamının olay yerinde bekletildiğini vurgulayan Dede, “Müdahale edilse yaşama şansları belki olabilecek. Yanı başında bekleniliyor hatta kimsenin yardım etmesine dahi izin verilmiyor. Bakın, Sürmi İnce, 55 yaşında bir anne. 18 Temmuz 2016’da Yüksekova ilçesine bağlı büyük çiftlik beldesinde ot biçen çocuklarına yemek götürülürken asker kurşunuyla katlediliyor. Yerel mahkeme failine üç yıl dört ay ceza veriyor. Yalnız, üst mahkeme yani istinaf mahkemesi bu cezayı çok buluyor. Sorumluluğu kaldıran nedenlerle verilen üç yıllık cezayı bile çok görüyor. Ceza sorumluluğunu ortadan kaldıran neden ne? Sürmi İnce’nin Kürt olması, Hakkâri’de olması. Yine, 8 Ekim 2016’da Hakkâri Yüksekova’da güpegündüz çarşı merkezinin ortasında 4 insan kobra tipi zırhlı araçtan ateş açılması sonucu hayatını kaybediyor. Faili ne kadar yatıyor biliyor musunuz? Bir yıldan az, 4 insanın faili bir yıldan az cezaevinde kalıyor. Bugün, sırf düşüncelerini söylediklerinden dolayı, muhalif olduklarından dolayı insanlar yıllarca cezaevinde kalabiliyor ama 4 kişinin katili bir yıldan az cezaevinde kalıyor” ifadelerini kullandı.
Ölümlere ilişkin konuşma
Dede konuşmasına şöyle devam etti: “Sertip Şen, 46 yaşında bir çoban. Yine Yüksekova’da, on başılar köyünde, üstelik askerî bölgeden izin alarak hayvanlarını otlatmaya gittiği yerde katlediliyor ve saatlerce ona müdahale edilmiyor orada bekletiliyor. Pancar toplamaya giden kadınlar, Sertip Şen’i sırtına alarak köylerine getiriyorlar, ambulans bekletiliyor ve kan kaybından Sertip Şen de hayatını kaybediyor. Babası biliyor musunuz ne diyor? ‘Hakkâri’de bir çoban vurulmuş, kimin umurunda.’ Sertip Şen cinayetinde yine balistik inceleme sonucu olayın faili bulunmuş, fail ‘Silahın çalışıp çalışmadığını kontrol ederken silahın ateş aldığını’ beyan etmiş ve bu şahıs adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış, faili dışarda kol geziyor. Vedat Ekinci 14 yaşında bir çocuk, askerler tarafından açılan ateş sonucu hayatını kaybetmiştir. Hakkâri Valiliği, olaya ilişkin açıklamasında yine şablon, kalıp olan bir açıklama; dur ihtarı yapıldığını, dur ihtarına uyulmaması sonucu havaya ateş açıldığını… Bu insanlar tabii, orada havada yaşıyor, ne zaman havaya ateş açılsa insanlar vuruluyor, yer çekimi yok Derecik’te.”
Oktay inkar etti
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da “Öldürülen Kürtleri neden inkar ediyorsunuz? Binlerce faili meçhulleri niye inkar ediyorsunuz?” diye sordu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise, bugünü inkar ederek 1990’lı yıllardan fotoğraflar gösterdi. Oktay, “Havaya ateş açılan, ölen öldürülen ya da askerimize dil uzatılması son derece yakışıksız ithamlar. Piknik yapana ateş etmiyor” dedi.
Her şey belgeli
Oktay’ın konuşmasının ardından söz alan HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş ise, “Bu yöntemi ve bu dili reddediyoruz. Anadolu’dan görünüm programı sunuyor adeta. 90’lı yıllarda nasıl bir sunum varsa şuanda aynısını söylüyor. Halkın iradesini reddediyor. Biz vekilleri aşağılamaya çalışıyor ama fark etmediği bir şey var; bizim söylediğimiz her şeyin belgesi var. O fotoğrafları getirerek hiçbir şeyi ispatlayamaz. Bizim hatiplerimiz buradan tek tek olay yeri vererek, valilik açıklamasıyla, emniyet açıklamasıyla, savcılık soruşturması, mahkeme kararlarıyla konuştu. Bize gelip hamaset yapmasın. Özcan Erbaş, 16 yaşında piknik yaparken arkasından tek kuşunla öldürülmüş. Bu valilik açıklamasında yine ‘seken kurşun’. Kürtleri vuran kurşunlar ya sekiyor ya havaya ateş açılıyor. Size 50 tane valilik açıklaması getirebilirim. Burada bizimle değil halkla alay ediyor. Şuanda Özcan Erbaş’ın ailesi ne hissediyor? 33 Roboskili genç savaş uçaklarıyla öldürüldü onların aileleri ne hissediyor? Hiçbir cinayeti kabul etmedi. Bunu kabul etmeyiz, size Şerali Dereli’yi burada defalarca söyledik. Servet Turgut’u, Ceylan Önkol’u, Uğur Kaymaz’ı söyledik. Sayarak bitiremeyeceğiniz kadar cinayet var ortada, bu şekilde reddederek bütün konuşmalarınız böyle asılsız ve yalan. Yalan üzerine konuşuyorsunuz” diye konuştu.
ANKARA
