Kanalın bomba haberi, “Fatma Hasan’ı afetti mi” sorusunun arkasından tüm Türkiye Fatma ile Hasan’ı barıştırmak için seferber oldu. Esra Erol ile haberler başlıyor.
İşkenceci çete örgütü, birçok esnaftan haraç topladı. Sahte polis, kimlik kontrolü yaptı. Özel harekât polisi kumar borcu için banka soydu. İş insanına uyuşturucu kumpası. Sarhoş sürücü trafikte. Madde bağımlısı evlat anne babasını rehin aldı, evi yaktı. Oğul babayı dolandırdı.
5 yıllık evlilik 5 yıllık cehennem; evlendiği erkekten her gün şiddet gören kadın boşanmak isteyince tehdit edildi. Kadın sosyal medyada yardım istedi. Ayrılığı hazmedemeyen erkek kadını evinde öldüresiye dövdü. 2 çocuğunu sattı iddiasıyla kadın savcılığa başvuracak.
Buzdolabı tamirini beğenmedi, pompalı tüfekle terör estirdi. Döner bıçakla haraç toplayan çete esnafı bezdirdi. Salgın dolayısıyla başlayan sokağa çıkma yasağında en çok kuru yemiş satıldı.
Korona hastalarına gündelikçi refakatçı 600-800 liradır. Bürolar kuruldu, en çok iş sağlayan büro oldu. Koronada herkes yalnız.
Doğalgaz patladı evler yıkıldı. Depremden sonra kenti sel vurdu. Borç listesi bıraktı, intihar etti.
Asker arkadaşları tarafından askerde öldürülen oğlunun şehit ilan edilmesini isteyen baba, oğlunun şehitlik parası verilmesini istedi. Evlerin elektrik, doğalgazı kesildi, halk sokakta kaldı. Eve ekmek götüremedi.
Toplum haberleri kadına şiddet, soygun, mafya, çete, açlık, yoksulluk, intihar, hırsızlık, ateşli silahla terör esintileri… vesaire vesaire
Bu haberleri yapan kanallar sadece haberlerin sırasını değişik verir, gerisi tam takır aynı. Aynı kanallar sanki o haberleri kendisi yapmamış gibi ülkede hiçbir sorun yokmuş gibi. En son cumhurbaşkanı tüm kanallarda aynı anda canlı yayına ulusa seslenişle başlar. “Attığımız her adımda yalanı bir silah olarak kullananları millete havele ediyorum” manşeti ile başlar.
“Kimsenin hakkını yemediğimiz gibi kimseye de hakkımızı yedirmeyiz. Libya’dan, Doğu Akdeniz’e, Suriye’den Kafkasya’ya, Irak’a, Azerbeycan’a uzanan coğrafyada çok boyutlu çalışmalar içindeyiz (yani savaştayız demek istiyor). Bu anlayışla 2021 bütçesini üretim, yatırım, istihdam, ihracat, büyüme esasları üzerine bina ettik (sarayı büyütmekten söz ediyor). Bütçemiz şimdiden hayırlı olsun. Uyguladığımız politikalar, kredi genişlemesi ve normalleşme adımlarının etkisiyle büyüdük. Böylece Türkiye AB, G20, OECD ülkeleri arasında en fazla büyüyen ülke oldu. Organize sanayi fabrikaları üretime başladı. Yalandır. Öyle yoksulluktan intihar eden yok. Tedbirlerle koronayı da azalttık. Mart ayında korona aşımız da geliyor.”
Tamamlayıcı Devlet Bahçeli çıkıp var mı Çatlı’ya yan bakanla ülke yönetir. Anadolu’dan görünüm muhabiri Güntaç Aktan görevini üstlenen Süleyman Soylu çıkar kıyyımlarla övünür, bu yıl PKK’nin kış üstlenmesine asla izin vermeyeceğ demekle devam eder. Sabah saat 04.03 itibarıyla akademisyen, TTB gibi meslek odaları, gazeteciler, TJA, baro, HDP, DTK, sendika, DBP, Rosa gibi kadın ve karma dernek üyelerinin evlerine baskın düzenlenir. Kapılar koçbaşı sırasını bekler. Evet, kış üstlenmesi engellenmiştir. Bu kış her sabah kitlesel gözaltılarla TEM’de 7/24 kameraların altında yüzlerce, binlerce kadın yaşlı, çocuk, genç, engelli, kış üstlenmesi yapmamış olacak. Cezaevinde binlerce tutsak da sadece yasal hakları için açlık grevleri başlattıkları için zaten kış üstlenmesine ihtiyaç duymayacak. Ekonomi batmış olsun tek kişilik medya rejiminde boy boy, devlet hala evlerden insanları toplayıp gözaltına alabiliyor, demek ki hala var. Bravo doğrusu.