İzmir Tabip Odası, işyeri hekimlerinin pandemi döneminde yaşadığı sorunlara ilişkin rapor yayınladı. Hekimlerin salgın hastalık yükü altında tükendiği söylendi
İzmir Tabip Odası, pandemi sürecinde işyeri hekimlerinin yaşadıkları sorunlarla ilgili raporunu kamuoyuyla paylaştı. Salgının kontrol altına alınabilmesi için toplumsal hareketliliğin kısıtlanarak enfeksiyon zincirinin kırılmasının zorunlu olduğu vurgulanan açıklamada, “Birçok sektörde üretime aynı hızla devam edilmek istenmesi nedeniyle kısıtlamalar eğlence sektörü, kişisel bakım sektörü, eğitim gibi alanlarda yapılmıştır. Aralıksız çalışmaya devam eden sektörlerde, çalışanların sağlığını korumak ve salgının yayılmasını engellemek işyeri hekimlerine kalmıştır. Halihazırda özlük hakları, çalışma koşulları ve çalışma süreleri (işçi başına ayrılması öngörülen süre) kendilerinden beklenen görev ve sorumluluklar karşısında yetersiz olan işyeri hekimleri pandemi yükü altında tükenmektedirler” ifadelerine yer verildi.
Raporda pandemi sürecinde işyeri hekimliği uygulamasında yaşanan sorunlar şöyle sıralandı:
“* Sağlık Bakanlığının rehberinde işyerlerinde Kovid-19 salgınının nasıl yönetileceği ile ilgili mevcut yönergeler işyeri hekimleri için yeterli olmamıştır.
* Sağlık Bakanlığı’nın temaslı/yakın temaslı tanımlamaları karışıklığa neden olmuştur. Kimlerin karantinaya alınacağı kararında zorlanılmıştır.
* Tedavi sonrası işe dönen hastaların tamamen iyileşip iyileşmediği Sağlık Bakanlığı Rehberi tarafından semptom takibine dayandırılmıştır. İşyerlerinin negatif test sonucu istemesi, kaosa neden olmuştur.
* İşyeri hekimlerinin 2 günden fazla rapor verememesi, takipte zorluğa neden olmuş, çalışanların raporları için zaten iş yükü fazla olan sağlık kurumlarının iş yükünü artırmıştır.
* Filyasyon çalışması kapsamında yakın temaslı olduğu düşünülen aile bireyleri HSYS sistemine işlenmektedir. Fakat çalışanın yakın temaslı iş arkadaşlarının bildiriminde sorun yaşanmaktadır. İlçe Sağlık Müdürlükleri işyerlerinin de temas merkezleri olduğunu dikkate almamakta, işyerine filyasyon ekibi göndermemektedir. Bu görevi kurum hekimliği üstlenmiştir.
* İşyeri hekiminin HSYS sistemini görememesi nedeniyle çalışanın beyanı esas alınmış, daha sonra da hasta/temaslıdan yapılan tetkikler istenmiştir. Tetkik sonuçları geç çıktığında çalışılmayan günlerin nasıl adlandırılacağı sorun olmuştur.
* Kovid (+) olan ve tedaviye alınan çalışanların iş kazası kaydı olarak bildirilip bildirilmeyeceği netlik kazanmamış, daha çok yöneticilerin tercihine bırakılmıştır. SGK genelgesi salgında hastalığa yakalanan çalışanların iş kazası geçirmiş olmayacağını karara bağlamıştır.
* Kronik hastalığı olan kamu çalışanları ile ilgili bir düzenleme bulunmasına rağmen çalışma hayatının içinde olan işçiler ile ilgili bir düzenleme bulunmamaktadır.
* Pandeminin yakıcılığı işyeri hekimlerinin tüm zamanını almış, mesleki ve hukuksal olarak yapmakla yükümlü oldukları rutin işler ve periyodik bakımların aksamasına neden olmuştur.”
Raporda, yaşanan sorunlara dair çözüm önerileri ise şöyle:
“* Pandemi sürecinin işyerlerindeki yönetimi konusundaki belirsizlikler ortadan kaldırılmalı, işyeri hekimlerinin görev, yetki ve sorumlulukları konusunda yaşanan sorunlara çözüm getirilmelidir.
* Çalışanlardan ve işyeri sahiplerinden kaynaklanabilecek bu aksaklıkların düzeltilmesine yönelik uygun koşullar sağlanmalı gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
* İşyerlerinde salgının yayılmasını önleyecek şekilde, hasta ve temaslı işçilerin evde kalmasını desteklenmeli, işyerinde gerekli önlemlerin hızla alınması sağlanmalı, çalışanların bir arada bulunmak zorunda olduğu mekanların bilimsel kılavuzlara uygun şekilde düzenlenmesi ile ilgili kararlar alınmalı ve tüm uygulamaları denetleyecek kamu iradesi niteliğinde mekanizmalar oluşturulmalıdır.
* İşyeri hekimlerinin HSYS sistemini görmemesi, veri ekleyememesi büyük bir eksikliktir. İşyeri hekimlerinin salgın kontrolündeki rolü göz önünde bulundurularak bu konuda işyeri hekimlerinin ilçe sağlık müdürlükleri ile işbirliğini artıracak düzenlemeler hayata geçirilmelidir.
* İş yeri hekimlerinin artan iş yükü gözetilerek özlük hakları ve çalışma ortamının, çalışma koşullarının düzenlenmesi ve denetlenmesi ile ilgili olarak kamu iradesi sağlanmalıdır.
* Yeterli ve nitelikli kişisel koruyucu ekipman gereksinimi düzenli ve kesintisiz karşılanmalıdır.
* Periyodik muayeneler dahil rutin işlerini, yapamayan işyeri hekimlerinin bu konudaki sıkıntılarını ortadan kaldıracak önlemler alınmalıdır.”
İZMİR