Doğu Karadeniz’de ‘imar barışı’ açıklandıktan sonra yaylalarda adeta işgal başladı. Yaylaların içinde öne çıkan Ayder Yaylası içinse uzun süredir birçok hazırlık yapılırken, büyük yağmaya halk ortak edilerek yol alınıyor
Doğu Karadeniz’de ‘imar barışı’na 70 bin başvuru yapılırken, başvuruların büyük çoğunluğu yayla işgalcilerinden geldi. En çok başvuru yapılan yaylalardan biri olan Ayder Yaylası, 1987 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla ‘turizm merkezi’ ilan edilerek yayla özelliğini yitirmeye başlamıştı. Bu karar sonrası Ayder’de gelişigüzel yapılaşma başladı. 1994 yılında ‘milli park’, 1998 yılında ise ‘doğal sit alanı’ ilan edilerek, sözde korumaya alınan Ayder, 2006 yılında da Bakanlar Kurulu kararıyla ‘kültür ve turizm koruma gelişim bölgesi’ ilan edildi. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde yer alan Ayder Yaylası için Rize Valisi Erdoğan Bektaş, “Ayder, ülkemizde çok da örneği olmayan bir yayla amaçlı kasaba görünümüne kavuşacak” açıklamasında bulundu.
Tüm yaylalar hedefte!
Vali Beştaş, Ayder Yaylası’nda kimsenin sevmediği görüntü oluştuğunu belirtip, buna çözüm olarak TOKİ’nin güzel proje ortaya çıkardığını söyledi. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın “Kirlettik, rezil ettik” sözlerinin hangi anlama geldiğini, yıl sonunda Ayder’e ilk kazmanın vurulacağını belirten Vali Bektaş gösterdi. Beştaş, “Ayder projesinden umutluyuz, ama yalnız başına bu bir çözüm değil. Mevcut yoğunluğu bölgedeki diğer alanlara yaymak gerekiyor” sözleriyle bölgeyi adeta hançerle yaran Yeşil Yol’un ulaştığı diğer yaylalarında yağmalanacağının işaretlerini verdi. Yaz sezonu sonunda başlayacağı belirtilen ‘Kentsel Dönüşüm Projesi’yle altyapı ve ulaşım sorunlarının çözüme kavuşturulacağı ve dikey yerine en fazla 2 katlı yatay yapıların inşa edilmesiyle ‘imar kirliliği’ tartışmalarının sona ereceği iddia ediliyor.
Yıkım kararı uygulanmadı
Yüzlerce kişi kaçak yapılaşmayla ‘sit alanları ve milli park’ yasalarına muhalefet ettikleri gerekçesiyle yargılanırken, yaylada bulunan 290 binadan 158’i için yıkım kararı çıkmıştı. Ancak yıkım için yapılan ihaleye hiçbir müteahhitin katılmaması nedeniyle yıkım kararı uygulanmadı. Bunun nedeninin ise Valiliğin ihaleye kimsenin katılmamasını istediği ve bu nedenle katılım olmadığı iddia edilmişti. Uygulanmayan yıkım sonrası imar barışı adı altında yapılan başvurular içinde bu 158 binada yer alıyor. İmar barışı ilan edildikten bu yana tüm yaylalarda yapılaşma inanılmaz boyutlara ulaşırken adeta bir yağma planının uygulandığı görüldü. Doğal ve Tarihî Değerleri Koruma Derneği Başkanı ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğretim Üyesi Dr. Coşkun Erüz yaptığı açıklamada, “İş çığrından çıktı. Burada kamu yararı kesinlikle söz konusu değil. Kıyıları, yaylaları bu şekilde bozan, tahrip eden insanlara bu hakkı veriyor olmak, hukuki adıyla İmar Barışı fakat toplumsal barış değil” dedi.
Yağmaya halk ortak ediliyor
Yaylalar hem turizm hem de madenler için yağmaya açılırken, halkın olası tepkileri imar barışı adı altında ortaya konan politikalara ortak edilerek halkın hareketsiz kalması sağlanıyor. Kaçkar Dağları’na yapılması planlanan ‘Ayder Kayak Merkezi’ projesi yağmanın boyutu göstermeye yetiyor. Kurulacağı açıklanan kayak merkezinin başlangıç istasyonu, Ayder Yaylası olacak. İl Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü’nce, altyapı çalışmaları yürütülen Ayder Kış Sporları Merkezi’nin yapımına imkan sağlanması için ‘yapım ile kira karşılığı 49 yıllığına işletme işinin ihale edilmesine’ ait yetki belgesi, İl Genel Meclisi tarafından oy birliğiyle onaylanmıştı. 3 etaptan oluşacak proje toplam 9 yılda bitirilmesi planlanıyor. Ayder Yaylası merkezli projede, teleferikle Palovit ve Kavron vadilerine kadar 37 kilometre boyunca mekanik tesis kurulacağı açıklanmıştı.
EKOLOJİ SERVİSİ