Irak ordusunun Şengal dağlarına konuşlanmayacağını açıklamasının ardından Êzidîlerin çadır eylemi sona erdi. Şengal halkı başka güç istemediklerini söyledi
Yeni bir soykırımla karşılaşılmaması için Şengal’e destek protestoları birçok ülkede devam ediyor. Êzidîler uzun süredir Şengal’in etrafına binlerce asker getiren Irak yönetimine ve KDP’ye IŞİD geldiğinde ordularınız neden kaçtı, neredeydiniz diye soruyor. Êzidî Kürtlerin kutsal yurdu Şengal’deki özerkliği yok etmek için Bağdat ve Hewlêr hükümeti arasında yapılan anlaşma sonrası Irak hükümetinin bölgeye binlerce asker sevk etmesine karşı başlatılan çadırlı calı kalkan nöbeti noktalandı.
ANHA’nın haberine göre 26 Kasım’da Êzidî Gençlik Birliği (YCÊ) ve Êzidî Genç Kadın Birliği (YJCÊ) üyeleri öncülüğünde başlatılan “canlı kalkan” eylemi Şengal Özerk Yönetimi ve YBŞ Komutanlığı’nın, Irak ordusunun Şengal dağlarında konuşlanmayacağını açıklaması üzerine 28 Kasım gecesi sonlandırıldı. Eylemciler adına konuşma yapan öğretmen Xanim Şengalî şunları söyledi: “3 gün süren bu eylemimiz, toplumumuzun düşmanlarına bir cevaptı. Bu eylemle Êzidî gençlerin, bu topluma yönelik tüm planlara karşı durabileceğini gösterdik. Irak ordusu, kutsal yerlerimizi işgal etme girişiminde geri adım atmıştır. Irak ordusunun ve Özerk Yönetimimiz ve güçlerimizle anlaşması sonucu bu eylemi sonlandırıyoruz.”
‘Yitirdiklerimizi geri getirsinler’
ANHA’dan Şervin Mustafa’nın mikrofon tuttuğu Şengalliler başka bir gücü istemediklerini söylediler.
Salih Reşo: “Bizi katliamla yüz yüze bırakarak kaçan güçlerin buraya gelmesini istemiyoruz. Bizi bir kez daha katliamla yüz yüze bırakacaklardır. Irak devleti, bizi DAİŞ’in eline bırakarak kaçtı. Şengal’i yeniden istiyorsa yitirdiklerimizi geri getirsinler. Bunu geri getiremeyeceklerse hiç kimsenin Şengal’e ilişkin söyleyecek sözü yoktur.”
Silêman Xelef: “Irak hükümetini, KDP’yi Şengal’de istemiyoruz. DAİŞ Şengal’i işgal ettiğinde bizi bırakıp gidenlerin korumasına hiç ihtiyacımız yok.”
Murad Şengalî, planın Türkiye’ye ait olduğunu söyledi: “Şengal’in etrafına 15 bin asker getiren Irak hükümeti, DAİŞ buraya geldiğinde neredeydi? Şengal halkı kendi güçlerinin yanında duracaktır. Başka kimsenin korumasına ihtiyaç duymuyor.”
Qamişlo’nun Til Hemis ilçesinde halk, anlaşmayı ve kuşatmayı protesto etti. Halk “Ezidî kadınları Reqa ve Musul’da pazarlarda satıldığında KDP ve Bağdat Hükümeti neredeydi?”, “Êzidî halka karşı katliam gerçekleştirildiğine bu hükümetler neredeydi?” diye sordu. Almanya’da da Mannheim ve Köln’de “Bijî Berxwedana Şengalê” sloganıyla protesto vardı. Eylemciler “Şengal’deki katliamı durdurun” dedi.
Danimarkalı aydınlardan çağrı
Aralarında Danimarka eski Dışişleri Bakanı Villy Sovndal; Milletvekilleri Eva Flyvholm, Uffe Elbæk, Rasmus Nordqvist, Christian Juhl; Kopenhag Belediyesi eski Başkanı Villo Sigurdsson, Prof. Jesper Brandt, Yazar Jonas Eika’nın da bulunduğu birçok isim KDP’nin askeri yığınaklarla yarattığı gerilime işaret ederek Kürtler arası çatışmanın yaratılmaması için çağrı yaptı.
ANF’nin haberine göre Kürtler arası bir çatışmanın Kürt düşmanlarına hizmet edeceği vurgusu yapıldı. Metinde şu ifadelere yer verildi: “Danimarka’daki Kürt dostları olarak Kürt liderlerini bölgedeki tüm Kürtlerin yararına işbirliği yapmaya ve birbirleriyle savaşmamaya çağırıyoruz.”
Vanlı kadınlar da KDP’nin sevkiyatlarla yarattığı gerilime tepki gösterdi. Meryem Abi, KDP Başkanı Mesud Barzani’ye seslendi: “Birakujînin (kardeş savaşı) yaşanmasına gönlümüz razı değil. Eğer birlik olmazsak, bir bir yok oluruz. Hiçbir şekilde kardeş kanının akmasını kabul etmiyoruz. Tüm Kürt kesimleri el ele, omuz omuza vererek birlik ve beraberlik ekseninde birleşmeli.” Besna Aydoğan: “Yeter artık, kardeşinin elinden tutup birlik olalım. Artık bu savaş dursun, barış ve huzur olsun. Dünya güzelleşsin, anneler evlatlarının ellerini tutsun. Bu acı annelerin yüreğinden çıksın. Acılara son vermek için bu savaşa dur demeliyiz.” Hatice Akdoğan: “Barzani bizden ne istiyor? Barzani bunu yaparsa, kendisi zarar görecek. Ellerini çocuklarımızdan çeksin. Barzani ve dört parça Kürdistan’a çağrıda bulunuyorum: Hepimiz bu duruma karşı çıkmalıyız. ‘Yeter artık’ demeliyiz. Çünkü bir savaş ya da bir operasyon olduğunda, biz annelerin ciğeri yanıyor.”
ŞENGAL-KÖLN