Şimdi de Guatemala sokakları parladı. Latin Amerika sanki bedenin ilk tepki veren yeri gibi. Korona travmasının karşısındaki kapitalist modernitenin aczi yeti, ‘Ya Basta-Artık Yeter’ dedirtiyor peş peşe kıtada. Fakat bunu, hep üst cebimizde taşıdığımız, iyimserliğimizle yorumlamak için çok erken, özellikle Guatemala gibi, dünyanın bütün çelişkilerinin en derinlerini yaşayan bir ülke de çok zor her şey . Bu yüzden Guatemala’da neler oldu bir bakalım;
Bugün sokaklarda ‘defol’ diye bağırılan sağcı- muhafazakar başkan Alejandro Giammattei, henüz 2019 da seçildi. Sağcı-Muhafazakar dediğime bakmayın, bizim sözlüğümüzde bildiğimiz faşist işte. Bu günlerde bana bir faşisti nasıl anlatırsın derseniz, vitrinine bakın derim. Her zaman üç şey duruyordur vitrinde, ‘Kürtaj karşıtı, eşcinsel düşmanı ve idam cezası yanlısı’. Bu vitrinin hemen altında mutlaka yerli düşmanı ırkçı, yüreğinde komünizm korkusu taşıyan, tabii ki zenginsever ve yolsuzlukta her şeyi mubah gören vardır.
Siz de bilirsiniz canım işte, görmüşsünüzdür, bu vitrinden her yerde.
Zaten bu yüzden, bir korona, iki fırtınadan sonra bile, bu yoksul ülkenin kısıtlı bütçesini, hala kendi dostları, iş adamlarının ceplerine aktarmak için, sözde alt yapıya, mesela otobanlara aktardığından patladı bu gösteriler. Şiddetin zaten günlük hayatın bir parçası olduğu ülkede, Covid ile beraber, kısıtlı iş olanakları da tükendi ve üstüne iki de yıkıcı fırtına yaşayınca insanlar, sokaklar protestolarla doldu ve oldukça isabetli bir molotofla parlamento binası da tutuşunca, ne oluyor diye şöyle bir baktı dünya, o tarafa.
Yoksa seçimler sırasında pek de ilgilenen olmamıştı dünya basınından. Halbuki seçime oldukça fazla bir katılım olmuştu. Yanlış anlamayın seçimlere katılma oranı değil, başkan adayları olarak çok kalabalıktı. Benim sayabildiğim kadarıyla 19 başkan adayı vardı ilk turda. Sonra ilk turda merkez solun adayı eski başkanlardan Colum’un eşi, Sandra Torres de Colom çok büyük bir farkla ilk sırada çıktı ama yeterli çoğunluğa ulaşamadı. Bu sefer sağ, eski cezaevleri müdürü Alejandro Giammattei arkasında toplandı ve başkan seçildi Guatemala’ya.
Bir bakıma haklıydılar onu seçmekte çünkü ülke tamamen cezaevine dönüyordu ve bir başkan değil müdüre ihtiyaç vardı. Ayrıca bu başkanın, müdürken bir cezaevine düzenlenen operasyonda, 7 tutuklunun da öldüğü hesaba katılırsa, uygun görülüyordu sağ tarafından bu cezaevi, pardon ülkeye. Sadece kara mizah yapmıyorum aslında. Çünkü Bir önceki başkan -eski komedyen- Jimmy Morales -Bolivya’nın Morales’i ile hiçbir yakınlığı ve düşünsel olarak da akrabalığı yok- ABD ile göçmen iade anlaşması yaptı. Yani ABD’ye iltica edecekler, Guatemala’da tutulacak buradan başvuru yapacaklar ve çok muhtemel reddedileceklerdi. Yani açık bir toplama kampı anlaşmasıydı bu ki belki siz de benzerini hatırlarsınız bunu Avrupa Birliği için yapan bir ülkeyi…
Ayrıca seçimden hemen sonra, en büyük rakibi, merkez solun başkan adayı Sandra Torres de Colom’u da cezaevine göndermek istediğini seçim propagandalarında söyledi ve seçimden sonra da Torres hakkında hemen soruşturma açıldı.
-Bu arada henüz 1995 yılında ülkenin yüzde 40 kadarını elinde tutan ve hükümetle barış anlaşması yapan gerillaya ne oldu diye sorarsanız, URNG-Maiz bu seçimlerde sadece 3 parlamenter çıkardı. Bunlar da eskiden en güçlü oldukları yerli bölgelerinden ve ayrıca URNG’nin başkan adayı da, bir eski gerillaydı. –
Ancak bizim müdür bugünlerde oldukça zor durumda ve bu gösterilerden paçası da tutuşmuş halde. Çünkü sokaklar değil, yine aynı seçimle birlikte, kendisi de başkan yardımcısı seçilen, Guillermo Castillo’ da hem kendisinin hem de başkanın istifa etmesi istedi.
Ve bu bütçeyi kuzu kuzu geri çekti hükümet…
Guatemala’da bir covid, iki fırtınadan sonra, bir başka fırtına daha yaklaşıyor sanırım, yoksulların o kullanışlı vitrini, faşistlerin kafasına geçirecekleri…