İktidarın salgını doğru yönetemediğini söyleyen SES Eş Genel Başkanı Yıldırım, ‘Özel hastaneler toplumun hizmetine sunulmalı. Dönüşümlü çalışma hayata geçirilmeli’ dedi
Sağlık Bakanlığı’nın son olarak 14 Ekim’de açıkladığı verilere göre; koronavirüs (Kovid-19) hastası sağlık çalışanı sayısı 40 bini aştı. Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) 18 Kasım’da açıkladığı verilere göre ise koronavirüs nedeniyle 165 sağlık emekçisi hayatını kaybetti. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve birçok uluslararası örgüt, Kovid-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesi çağrılarına rağmen, bu talep Türkiye’de henüz kabul edilmedi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım, salgında gelinen aşamada iktidarın aldığı önlemler ve sağlık emekçilerinin taleplerine ilişkin Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Emrullah Acar’a değerlendirmede bulundu.
‘Toplumu önceleyen bir bütçe değil’
Sağlık Bakanlığı’nın 2021 bütçesinde salgına dair özel bir kalem ayrılmamasının kabul edilemez olduğunu dile getiren Yıldırım, salgında mücadelede özel bir bütçenin ayrılması gerektiğinin altını çizdi. Yıldırım, “Sağlık Bakanlığı’nın bütçesi, rant bütçesidir. Toplumu önceleyen bir bütçe değildir” dedi.
Salgında yanlış atılan ve atılmayan adımların faturasının halka kesildiğini ifade eden Yıldırım, sağlık sisteminin çökme noktasına geldiğini söyledi. Yoğun bakım ünitelerinde eksiklikler olduğuna dikkat çeken Yıldırım, Ankara’da yoğun bakım ünitelerinde yer kalmadığını belirtti.
Ankara’da filyasyonda ekip sayısının 935’ten 500’e düşürüldüğü, bu durumun vaka sayılarında artışa neden olduğunu ifade eden Yıldırım, Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ihraç edilen binlerce tecrübeli görevine iade edilmesi çağrısı yaptı.
‘Sürece sağlık meslek örgütleri de dahil etmeli’
Sağlıkta Dönüşüm Programı ile AKP iktidarı döneminde yapılan özelleştirmelerden vazgeçilmesi gerektiğini söyleyen Yıldırım, taleplerini şöyle sıraladı: Özel hastaneler toplumun hizmetine sunulmalı. Dönüşümlü çalışma hayata geçirilmeli. Sağlık emekçilerinin eksik ve yetersiz koruyucu ekipmanları acilen giderilmeli. Sağlık Bakanlığı inadı bırakıp, sürece sağlık meslek örgütlerini de dahil etmeli. Tedbir alınacaksa, asgari insan ihtiyaçlarının karşılayan iş kollarının dışında tüm iş kollarının durdurulması gerekiyor. Toplum sağlıklı bir şekilde bu süreci atlatacak hale getirilmeli.
‘Covid-19 meslek hastalığı olmalı’
Koronavirüsün yaklaşık 130 ülke tarafından sağlık çalışanları için meslek hastalığı olarak kabul edildiğini belirten Yıldırım, “Ne yazık ki Kovid-19 ülkemizde halen resmi olarak meslek hastalığı olarak kabul edilmemektedir. Yoğun çabalarımız sonucu Meclis Plan Bütçe Komisyonunda gündeme geldi. Şimdiye kadar kabul edilmemesi, iktidarın veya iktidara yakın çıkar gruplarının istememesinden kaynaklanıyor. Kovid-19 bir an önce meslek hastalığı olarak kabul edilmeli ve yasalarla güvence altıa alınmalı” diye belirtti.
ANKARA