The New York Times, “Erdoğan’ın tüm iktidarı elinde toplaması ve muhalefete karşı acımasız baskıyı başlatmasıyla demokrasi umudunun tamamen yok olduğunu” savundu. The New York Times’ın Peter S. Goodman imzalı yazısında, “10 yıl önce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan din savaşlardan perişan olan bölgede olası demokrasi feneri olacağı yönünde bir umut kaynağıydı” dendi.
Türkiye’nin NATO’nun sadık müttefiki ve Avrupa ile istikrarsız Ortadoğu arasındaki köprü olduğu ifade edilen yazıda, şu değerlendirmelere yer verildi:
“Erdoğan, Avrupa Birliği sıralarında ülkesi için bir yer açmaya çalıştığı için kendini reformlara hazır ılımlı Müslüman lider olarak gösterdi. Türkiye’nin hoşgörü ve hukukun üstünlüğü ile yönetilen bir liberal toplum haline geldiğine dair algılara hitap etti.”
Gazeteye göre bütün bunlar Erdoğan bütün yetkileri elinde toplamasına kadar sürdü, sonra büyü bozuldu: “Batı için, daha önce umut kaynağı olan Erdoğan, ki İslam ile demokrasinin barış içinde birlikte yaşayabileceğinin kanıtı olabilirdi, şimdi popülizmi, süslü sözleri ve muhasebe kitaplarına hürmetsizliğiyle ülkeyi felakete sürükleyen yeni bir otokrata dönüştü.”
The New York Times, Erdoğan’ın reforumculuktan uzaklaştıktan sonra yeni ittifaklara yönelttiğine işaret ederek şunları yazıyor: “Son yıllarda Erdoğan, reformist yoldan uzaklaşarak özellikle Rusya ve onun güçlü lideri Vladimir Putin ile olmak üzere yeni ittifaklar kurmaya başladı. Gazetecileri hapsetti, siyasi muhaliflerin varlıklarını ele geçirdi ve muhalifleri ezerek Türkiye üzerinde tam kontrol sağladı. Ekonomiyi patronaj ağı gibi yönetmeye başladı, ahbapları tarafından kontrol edilen şirketlere krediler dağıtarak borç üzerinden ekonomik büyüme elde etmeye çalıştı.”
Ekonomik krizi nedeni olarak şunlara işaret ediyor: “İstikrarsızlık sürerken Erdoğan kamu harcamaları musluğunu açık tutmaya devam ederek büyümeyi hızlandırdı ve borç risklerini artırdı. Türkiye’nin yaşadığı krizden büyük ölçüde Türkiye’nin kendisi sorumlu. Erdoğan’ın otoriterliği, başta Merkez Bankası olmak üzere Türk kurumlarına olan güveni yok etti.”
NEW YORK