Müziğin felsefeye öteki her sanat dalından daha yakın olduğunu söyleyen T. W. Adorno’nun, ‘Müzik Yazıları: Bir Seçki’ isimli çalışması Yapı Kredi Yayınları’ndan Şeyda Öztürk’ün çevirisi ile çıktı. Şeyda Öztürk’ün hazırlayıp çevirdiği kitaptaki müzik yazılarıyla Adorno, modern müzik sosyolojisinin en etkili modellerinden birini sunuyor. Türkçede ilk kez yayımlanan Johann Sebastian Bach, Wagner, Schubert, Beethoven, Schönberg vb. besteciler caz, opera, hafif ve ciddi müzik, müziğin toplumsal işlevi, kültür endüstrisindeki rolü ve açmazları üzerine yazılarını bir araya getiren bu seçki, Adorno’nun tavizsiz negatif diyalektiğinin has örneklerini de kapsıyor.
Kitaptan bir alıntı
“Bir dil olarak müzik katıksız bir ada, dolaysızlığı, nedeniyle insan bilgisinin erişimine tamamen kapalı olan, şeyle göstergenin mutlak birliğine yönelir. Müziğin ada yönelik ütopyacı ve aynı zamanda umutsuz çabaları onu felsefeyle ilişkilendirir ki, müzik düşüncesi tam da bu yüzden, öteki her sanat dalından daha yakındır felsefeye. “Günümüzde felsefeyle müziğin ilişkisi üzerine düşünmek müziğin zamansız esasının aslında bir kuruntudan ibaret olduğunun görülmesine yol açacaktır. Sadece tarih, bütün sıkıntıları ve çelişkileriyle gerçek tarih kurar müziğin hakikatini.”
HABER MERKEZİ