İnsan kendini nasıl unutur? Leyla Atabay’ın Lis Yayınları’ndan çıkan ‘Kendini Unutan İnsan’ adlı eseri sorgulamanın yanı sıra kapitalist zihniyetin alternatifini gösterme bağlamında da aydınlatıcı bilgiler bütünlüğünü ihtiva etmekte
Dr. Ayhan Kavak*
İnsan kendini nasıl unutur? Ket vurulmuş hayallerin ufuk çizgisinin olmasının sebebi nedir? Toplumsallığın etik ve estetik değerlerden arındırılmasının devrede olması ve anlamsallığa kavuşacak toplumsallaşma yaratısının yol ve yöntemleri neye dayandırılmalı?
Sorgusuz, sualsiz yaşamaya yazgılatılmış modern insanın kendini doğru temellerde ifadeye kavuşturması hakkında yanıtlanacak sayısız soru vardır. Kuşkusuz ulaşılacak vargılar kişiliklere yedirilip pratik politika alanında yaşamsal kılınmalıdır. Leyla Atabay’ın Lis Yayınları’ndan çıkan “Kendini Unutan İnsan” adlı eseri sorgulamanın yanı sıra kapitalist zihniyetin alternatifini gösterme bağlamında da aydınlatıcı bilgiler bütünlüğünü ihtiva etmekte. Sorgulanan sistemin ne menem bir karın ağrısı olmasının algılanması açısından da önemli. Yazarın, nasıl bir toplumsallaşma, özneleşme ve anlamsallaşmanın parametrelerinin dayanağını felsefi soruşturmada bulması kitaba daha bir değer katmakta. Hele kuşatılmış karanlık mekanlarda kalınıyorsa ve üretimlerin kahir ekseriyetini öykü, şiir, deneme ve romanlar oluşturuyorsa, kitabın muhtevasına paha biçilmez. Zira zindanda yazılan eserlerin istatistiğine vurulduğunda felsefi kitaplar yok denecek kadar azdır.
Felsefi itiraz
2014 yılında Sitav Yayınları’ndan çıkan “Konjonktürel Kimlik” kitabından sonra, Lis Yayınları’ndan anadilde bir örneğine rastlanmayacağınız çocuklara yönelik yazılmış olan “Şîkefta Fîlozofiyê” adlı felsefi masallar içeren eserle birlikte, felsefi araştırma olan “Kendini Unutan İnsan” da yayımlandı. Kendini Unutan İnsan, düşünce ve sanat aracılığıyla kesinliklere sığınmayı ve yıkılmaz duvarlar ardında zapt edilmiş insana, mahsus mahallerden yükselen felsefi itiraz niteliğini taşımaktadır. Atabay’ın dört bölümden müteşekkil felsefi araştırma ve soruşturmasının Birinci Bölüm’ü, Moderniteye Açılan Kapı, Kartezyen Episteme. İkinci Bölüm; Modern Siyaset Felsefesinin Bunalımı. Üçüncü Bölüm; Devletsiz Varoluş Mümkün mü? Dördüncü Bölüm de, Toplumsal Politik Formlar; İktidara Karşı Ahlaki Politik Direnç’ten mürekkeptir.
Doyurucu derinlik
Her bölümdeki alt başlıkların felsefi ve sosyolojik açıdan irdelenmesi kısa bir yazıya sığmayacak derinliktedir. Siyaset felsefesindeki ufuk açıcı saptamaların doyuruculuğu tartışma götürmez. Hele bir de mevcut felsefi soruşturmanın zindan koşullarında kotarılması bile başlı başına okumaya kışkırtmakta. Dinamik bir tartışma zemininde yürümek isteyen okurlar açısından tatminkâr bir çalışmadır. Edinip okuyun, okutun! Asla pişman olmayacaksınız!
Henüz tanımayanlar için Leyla Atabay’ın künyesi şöyle: Van’ın Çaldıran ilçesinin Kela Dergezin köyünde 1978 yılında doğdu. Ailesi 1979 yılında Van merkeze taşındı. İlk ve orta eğitimini Van’da tamamladı. 1997 yılında zindana düştü. Müebbet hapis cezası aldı. O zamandan bu yana sırasıyla Muş, Erzurum, Bayburt zindanlarında kaldı. Şu anda Elbistan E Tipi Cezaevi’nde bulunmaktadır.
* Siverek T Tipi Cezaevi