Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden genel başkan seçildiği AKP kongresinde ‘itaatçı ve düşük profil’li bir ekibin işbaşına getirildiği belirtiliyor. Bakanların MYK’de yer almaması ise denetim dışı tutmak olarak görülüyor
AKP, yerel seçimler yaklaşırken, önceki gün kongresini gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “tek adam” olarak damga vurduğu kongreye dair değerlendirmeler devam ediyor. AKP’nin “ağır topları” olarak nitelendirilen tüm isimleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçtiği yeni ekibin içine giremedi. AKP’nin kuruluşunda Erdoğan’la birlikte yer alan Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Abdüllatif Şener, yeni “kuruluş hikayesi”nde yerini “tek adam”a bırakırken, yeni seçilen MYK kadrosunun özellikle ‘tam itaatçı ve düşük profil’li seçildiği belirtiliyor.
Bakanların durumu
Süleyman Soylu, Berat Albayrak, Abdülhamit Gül gibi bakanların hiçbirinin bu MYK’de yer almaması dikkat çekti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çerçevesinde yeni seçilen kabineye dışarıdan birçok isim alınırken, böylece MYK’de bakanlara yer verilmemiş oldu. Bunun – bilinçli bir tercih olduğu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bakanların tümünü sadece kendisine karşı sorumlu olmasını istediği, her ne kadar parti kendi denetiminde olsa da bakanların AKP örgütünün denetimine girmesini istemediği değerlendirmeleri yapılıyor. Böylece Meclis’e karşı sorumluluğu olmayan ve denetim dışı bırakılan bakanların AKP’ye karşı da denetim dışı tutulması sağlandı. Cumhurbaşkanı’nın bakanları tümüyle kendi tasarrufuna aldığı yorumları yapılıyor.
Yeni MYK ne diyor?
AKP’nin ağır topları olarak görülen isimleri yeni MYK’de tasfiye edildi. Yeni seçilen ekibin özellikle “ağırlığı olmayan ve itaat özellikleri ile öne çıkan” isimlerden seçildiği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıyrılabilecek isimleri özellikle istemediği, bu yüzden ağırlığı olan isimleri liste dışı bıraktığı kaydediliyor. Yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kongreyi yeni dönemde parti örgütünü sıkı denetim altında tutmak, hiçbir boşluğa izin vermemek için fırsat olarak gördüğü ve yeni isimleri itaat potansiyellerine göre seçtiği değerlendirmeleri yapılıyor.
Mustafa Kemal vurgusu
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konre konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’e hiç olmadığı kadar net atıflar yapması dikkat çeken bir diğer konu idi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ile yaşanan krizi Mustafa Kemal hassasiyeti olan kesimleri de yanına alarak krizin tüm faturasını dış güçlere yıkma politikası izlediği, iktidarının olası sarsıntısına karşı yeni dayanak ve ittifak noktaları aradığı kaydediliyor. , Mustafa Kemal’in de yaşanan krizde bir kaldıraç olarak gündemleştirildiği kaydediliyor.
AKP’nin kurgu tarihi
Kongrede, Erdoğan’ın yaşamının konu edildiği 17 dakikalık film gösterimi AKP’nin kuruluş hikayesinin yeniden yazıldığını ortaya koydu. Filmde kullanılan görüntülerde yalnızca Erdoğan yer aldı. AKP’nin Abdullah Gül, Bülent Arınç, Abdüllatif Şener ve Tayyip Erdoğan dörtlüsünün öncülüğünde kurulduğu biliniyor. Yine o dönemin birçok kurucusu süreç içinde tasfiye edilirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birlikte yola çıktığı isimler tek tek parti tarihinden siliniyor. Bülent Arınç Arınç, filmde kendisinin bir kare bile yer almamasına sitem ederek “16 dakikalık sinevizyonda yola birlikte çıktıklarıyla bir kare bile göremedim. Onlardan biri benim. Buna üzülmedim mi, üzüldüm. Ben kimim peki? Bu partiyi kuran 3 kişiden biriyim. Bunun kabahatlisi haşa sayın Erdoğan değil. Ben onun vefasının şahidiyim. Bunu hangi ajans yaptıysa kabahat onda” dedi. AKP’li eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de aynı muameleye maruz kaldı.
HABER MERKEZİ