Son beş yılda aile planlamasında karşılanamayan gereksinimin iki katına çıktığını belirten TTB Merkez Konseyi Üyesi Günbeği ‘Yoksul kadınlar ücretsiz aile planlaması ürünlerine ulaşamadıklarından istenmeyen gebeliklerle yüz yüze geliyor’ dedi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ile TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, “Aile Planlaması Hizmetleri Acilen Yeterli Hale Getirilerek Karşılanmalıdır” konu başlıklı basın toplantısı düzenledi. TTB binasında yapılan toplantıya, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, TTB Merkez Konseyi Üyeleri Meltem Günbeği, Deniz Erdoğdu, Çiğdem Arslan ile TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu’ndan hekimler katıldı.
Toplantıda konuşan Merkez Konseyi Üyesi Meltem Günbeği, Türkiye’de karşılanamayan aile planlaması hizmetlerinin giderek arttığını, Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 2018 sonuçlarına göre, son beş yılda aile planlamasında karşılanamayan gereksinimin iki katına çıkarak yüzde 12’ye yükseldiğini kaydetti.
‘Üç kadından biri’
Çocuk istemediği halde etkisiz yöntemle korunan kadınların oranın yüzde 20 olduğunu belirten Günbeği, “Toplamda kadınların yüzde 32’sinin ‘karşılanmayan aile planlaması ihtiyacı’ mevcuttur. Yani her üç kadından birinin aile planlaması ihtiyacı karşılanmamaktadır. Uzun zamandır gerek aile sağlığı merkezlerimizde gerekse üreme sağlığı merkezlerimizde ne kondom ne de hormonal aile planlaması yöntemleri için malzeme bulunmamaktadır. RİA uygulamaları çok azalmış hatta birçok ASM’de bu hizmet verilemez hale gelmiştir. Bizler, aile planlaması gereksinimi için başvuranlara ‘elimizde hap yok, kondom yok, aylık- üç aylık iğne yok’ demekten hekim olarak utanç duyuyoruz” dedi.
‘Yoksul kadınlar’
Sağlık Bakanlığı’nın dağıtımını yapmadığı aile planlaması malzemelerini kadınların kendi ceplerinden karşıladığına değinen Günbeği, “Gebeliği önleyici malzemeler, Aile Sağlığı ve Üreme Sağlığı Merkezleri’nde ücretsiz olarak sağlanması gerektiği için SGK’nin ödeme kapsamına alınmamıştır. Birinci basamak sağlık kuruluşlarının aile planlaması hizmetlerini veremez hale gelmesinin yanı sıra pandemi döneminde artan işsizlik ve yoksullaşma, giderek pahalılaşan gebelik önleyici malzemelerin temin edinilmesini de engellemektedir. Özellikle yoksul kadınlar ücretsiz aile planlaması ürünlerine ulaşamadıklarından istenmeyen gebeliklerle yüz yüze geliyor” ifadelerini kullandı.
‘Acil sorunlar’
İstenmeyen gebeliklerin anne ve çocuk sağlığı açısından birçok sağlık riski içerdiğini dile getiren Günbeği, şöyle dedi: İstenmeyen gebelikleri önlemek; anne ölümlerini, sık gebelik ve doğuma bağlı hastalıkları, düşük doğum ağırlıklı bebekleri, bebek ve çocuk istismarı gibi birçok sağlık sorununu ortadan kaldırır. Anne çocuk sağlığını bozan tüm etmenlerle mücadele etmenin hekimlik görevimiz olduğu bilinciyle acil sorunların takipçisi olacağımızı bir kez daha dile getiriyoruz.
Günbeği, taleplerini ise şu şekilde sıraladı:
* Biz hekimler görevimizi yapmak istiyoruz; Sağlık Bakanlığı aile planlaması için kullandığımız hap, kondom, aylık-üç aylık iğneleri ivedilikle temin edip, tüm yurda dağıtmalıdır.
* Aile planlaması ile ilgili hizmet içi eğitimler yeniden başlamalı, Aile Sağlığı Merkezlerinde RİA uygulamaları desteklenmeli, Üreme Sağlığı Merkezlerindeki yetişmiş sağlık personelinin görev yerleri değiştirilmemeli, Aile Sağlığı Merkezleri ile koordineli çalışmaları sağlanmalıdır.
* Sağlık Bakanlığı hap ve aylık-üç aylık iğneleri temin edip dağıtımını yapana kadar bu yöntemlerin reçete ile ücretsiz olarak ihtiyaç sahiplerine verilmesi için gerekli düzenlemeleri yapmalıdır.
* İsteğe bağlı düşüklerin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
‘Ücretsiz hizmet verilmeli’
Daha sonra konuşan TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı da, Türkiye’de uzun yıllardır 10 haftaya kadar olan gebeliklerin sonlandıracak bir kamu hastanesi bulmanın kadınlar için çok ciddi bir zorluk haline dönüştüğünü söyledi. Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılmasıyla ilgili kadınların ulaşamadığını belirten Fincancı, “Bu alanda çalışma yapan ve üreten bir kadın kollarımız var. Bu konu her zaman gündemimizde olacak. Kadın sağlığının korunması toplum sağlığını korunması anlamına geliyor. İstemeyen gebelikler ile ortaya çıkan süreç çocukların istismar edilmesine neden oluyor. Bunu göz önünde bulundurarak ücretsiz hizmet verilmesi noktasında konunun takipçisi olacağız” dedi.
‘Salgın en önemli gündem’
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın AKP Grup Toplantısında, TTB’yi hedef almasına değinen Fincancı şu ifadeleri kullandı: Gündemimiz de değil, bizim daha önemli gündemlerimiz var. Salgın en önemli gündem, dün Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı değerlendirmede bekliyorduk ki rakamlar açıklanacak ama doğrulanmış vakalar ile ilgili açıklama yine yapılmadı. Turkuaz ya da bizim adlandırmamızla karanlık tabloda 112 bin test yapıldığı açıklandı yüzde 10’luk bir pozitiflik oranı varsa bu 11 bin pozitif doğrulanmış olgu demek. Hep beraber bizim gündemimiz bu olmalı, salgından insanların ölmesini engellememiz gerekiyor. Bir milyonun üzerinde insan öldü gündemimiz bu. Bizim gündemimiz sağlık, sağlık hakkı ve sağlık çalışanlarının korunması.
ANKARA