DBP Eş Genel Başkanı Aydeniz, 2 Ekim’de açıkladıkları deklarasyonla yeni bir mücadele dönemi başlattıklarını belirterek, ‘Tüm muhalifler bir araya gelerek ortak bir zemin oluşturmadıkça, faşizmin kurumsallaşacağını biliyoruz’ dedi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) de içinde bulunduğu birçok siyasi parti ve sivil toplum örgütü, 2 Ekim’de açıkladıkları deklarasyonla, “Birliği kuralım, tecridi kıralım, özgürlüğü sağlayalım” sloganıyla yeni bir mücadele hattı başlattı. DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, yeni mücadele hattı ve iktidarın baskı politikalarına karşı yürüteceklerini mücadeleye ilişkin Mezopotamya Ajansı (MA)’na değerlendirmelerde bulundu.
Yeni bir mücadele dönemi gerekli
Aydeniz, iktidarın 7 Haziran 2015 seçimleri sonrası adım adım faşizmi inşa ettiğini, tüm bu politikalarını da Kürt halkına yönelik ret ve inkar politikalarıyla hayata geçirdiğini belirtti. Aydeniz, iktidarın son 5 yılda devreye koyduğu politikalara dikkat çekerek, gelinen aşamada toplumun zapturapt altına alındığını dile getiren Aydeniz, buna karşı yeni bir mücadele döneminin gerekli olduğunu ve deklarasyonu bu noktada hayata geçirdiklerini kaydetti.
Mücadele hattını faşizmin kurumsallaşmasının önüne geçmek için başlattıklarını ifade eden Aydeniz, “Çünkü bizler Türkiye’de demokratik bir zemin oluşturmadıkça ya da tüm muhalifler bir araya gelerek ortak bir zemin oluşturmadıkça, faşizmin kendini kurumsallaştıracağını biliyoruz. Bu deklarasyonda dikkat edilirse, hem Türkiye hem de Kürdistan tarafına bir çağrıydı. Çünkü Türkiye’de tüm kesimler faşizmin zorbalığıyla karşı karşıyadır. Sokaklarda öldürülen kadınlar, ajanlık dayatmasına maruz kalan gençler, ekonomik krizden kaynaklı intihar edenler, helikopterden atılanlar var. Deklarasyon tam da bu noktada herkes içindir. Bu deklarasyonun hedefinde Kürdistan’ın özgürleşmesi de var” dedi.
‘Öcalan’ın çözüm önerileri’
Aydeniz, mücadele hattının temelinde PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi sonlandırmak olduğunun altını çizerek, “Sayın Öcalan 2013 ve 2015 diyalog sürecinde toplumsal bir barışın zemini için umut oluşturdu. Sayın Öcalan’ın toplumun önüne koyduğu çözüm önerileri umut oluşturmuştu. Demokrasi, birlikte yaşam, savaşın bitmesi umudunu oluşturuyordu. Çünkü onun fikirleri toplumun, demokratik zeminin önünü açıyordu. Fakat tecrit siyaseti sonrası Türkiye her gün siyasi operasyonlar, demokratik kurumların kapatılması, gazetecilerin tutuklanması, kadın katliamları, ekonomik, siyasal ve toplumsal krizin yaşandığı bir hal aldı. Son beş yıldır bu durumu yaşıyoruz. Sayın Öcalan’a yaklaşım topluma yansıyor” diye belirtti.
Deklarasyonla uzun soluklu bir mücadeleyle zaferi yakalayacaklarını ifade eden Aydeniz, “Faşizmi bitirene kadar, özgürlük sağlanana kadar, barış ve demokrasi ilan edilene kadar mücadeleyi bırakmayacağız” diye konuştu.
DİYARBAKIR