Şevda Çiçek, toplumdaki ‘bağlamayı en iyi erkekler çalar’ algısını yıkmaya çalışıyor
Demokratik Alevi Derneği (DAD) İzmir şubesinde bağlama eğitmenliği yapan Şevda Çiçek, Alevi kültürüne dönük asimilasyona karşı bağlama ve deyişleri öğretirken, erkeklerin bağlamayı daha iyi çaldığı algısını da yıkıyor. Yaklaşık 6 yıldır DAD’da, daha önceki zamanlarda da Hacı Bektaş-ı Veli Kültür Derneği bünyesinde gönüllü bağlama dersleri veren Çiçek, 7 yıldır aktif olarak her yaştan yüzlerce insana bağlamayı sevdirdi. Aynı zamanda belediyelerde de bağlama dersleri veren Çiçek, bağlamaya olan ilgiden memnun. DAD’da daha önce planlanmış olmasına rağmen salgın nedeniyle ertelenen kursa koronavirüs tedbirleri kapsamında 10 kişi katılabiliyor, ancak kurslar için de yeni kayıtlar başlayacak.
Gençler ilgi gösteriyor
Bağlamaya daha çok kadın ve gençlerin ilgi gösterdiğini dile getiren Çiçek, ailelerin de teşvikiyle 9 -18 yaş grubunun en çok ilgi gösterdiğini belirtti. Erkek kursiyerlerin sayısının kadınlara oranla daha az olduğunu söyleyen Çiçek, “Erkekler daha az çünkü sanata karşı daha duyarsızlar. Daha önce bağlamayı öğrenmek istemiş ama ertelemiş kadınlar geliyor. Kendilerine zaman ayırmak sosyalleşmek istiyorlar aynı zamanda. Erkekler bunun için kahvehaneye gidiyor. Erkekler zamanım yok diyor, asıl kadının yok zamanı” diyor. Erkeklerin daha iyi bağlama çaldığı gibi bir algının yerleştiğini ifade eden Çiçek, özellikle deyişleri türkü kafelerde çalarak Alevi kültürünü yozlaştıran erkeklerin kadın müzisyenleri ezme çabasının olduğunu belirtti. Bu yaklaşıma öfke duyduğunu, daha çok kız çocuğunun bağlama öğrenmesini istediğini belirten Çiçek, “Kursiyerler ile aile gibiyiz. Bir kursiyerimin annesi kızının ‘benim bağlama öğretmenim kadın, çok asil duruyor. Ben de onun gibi bağlama çalmak istiyorum’ demişti. Bu beni mutlu etti. Başta şaşırsalar da genelde bu şekilde bakıyorlar. Zaten kursa gelen öğrencilerle bağlama öğretisi dışında da bir bağ oluşuyor” şeklinde konuştu.
‘Onlar bize alışmalı’
Alevilere yönelik asimilasyona dikkat çeken Çiçek “Aslında asimilasyon sadece gençlerde değil, büyükler de yol erkan bilmiyor. Ancak içine girdiğinde öğreniyorlar. Ben tek başına asimilasyona karşı yetemem. Alevi kurumları, nebilerimiz öğretmeli, bize de vesile olmalı. Ama yaygın olmadığı için devletin kurduğu sisteme hemen alışıyoruz, ona dahil oluyoruz. Oysa ‘Hayır biz size alışmayacağız, siz bize alışacaksınız. Bakın bizim öğretimiz bu’ demeleri gerekir. Dedelerimizin, pirlerimizin gençlere öğretmesi gerekir” diye ifade etti.
Melike Aydın/İzmir- Jinnews