İşçiler mahkum edildikleri sefalet ücreti ile yaşam mücadelesi veriyor
Koronavirüs salgını nedeniyle 26 Mart günü başlatılan kısa çalışma ödeneği uygulaması, 31 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayımlanan “Yeni Koronavirüs (Kovid-19) Nedeniyle Dışsal Etkilerden Kaynaklanan Dönemsel Durumlar Kapsamındaki Zorlayıcı Sebep Gerekçesiyle Kısa Çalışma Uygulanan İşyerleri İçin Kısa Çalışma Ödeneğinin Süresinin Uzatılması Hakkındaki Cumhurbaşkanı Kararı” ile iki ay daha uzatıldı. Böylece işçiler bir kez daha sefalet ücreti ile geçinmek zorunda bırakıldı.
Salgın sürecinde iki strateji izleyen AKP; İlk planda yurttaşa ucuz faizle bol bol kredi vererek piyasadaki nakit akışını hızlandırırken; ikincisi ise işsizlik verilerinin yükselmesine engel olmak amacıyla bir kısmı işsizlik sigortasından karşılanan “Kısa Çalışma Ödeneği”ni devreye koydu. İkinci planın diğer ayağı da ücretsiz izne çıkarılan işçilere ayda bin 177 TL destek verilmesi (nakdi ücret desteği) uygulaması. Haziran 2021’e kadar uzatılabilecek ücretsiz izne çıkarma işçilerin en çok mağdur olduğu konu. Ücretsiz izne çıkarılmış olan işçilerin sayısı her ay artıyor. Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) verilerine göre mayıs ayında 1.3 milyon kişi ücretsiz izne çıkarılırken, bu rakam ağustos ayında 1.97 milyonu buldu.
‘Günlük yaşam borçla sürüyor’
İşçilerin yaşadıklarını değerlendiren İşçilerin Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Seçil Sarı, hükümetin, yurttaşın geçim sıkıntısı, işsizlik gibi sorunlarındaki çözümsüzlük tutumu sürerken uzatılan kısa çalışma ödeneğinin işçilerin mağduriyetini daha da arttırdığını belirtti. Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin uygulamalarının neden olduğu sorunlara dikkat çeken Sarı, “Günlük ihtiyaçlarımızı sağlamak üzere kurulu bir yaşama maruz bırakıldı işçiler. Uzun vadeli ihtiyaçları verilen kredilerle planlamak zorundayız. İşçilere sağlanan kredilerin ödeme tarihleri ise yaklaşıyor. Özcesi; günlük yaşam ve borç harçla sürdürülüyor. Bundan sonraki süreçte ne olacak? Kredilerin ödeme tarihi olan Aralık’ta ne yapacağız? Bildiğimiz tek şey sürecin biz işçiler için çok daha sıkıntılı olacağı” şeklinde konuştu.
‘Sorunlar körüklendi’
Sarı, süreçten en çok etkilenenlerin kadınlar olduğunun altını çizerek, “Kadınlar süren eşitsizlik nedeniyle iş alanlarında sürekli olarak haksızlığa maruz bırakılıyorlardı. Ancak pandemi bu sorunu çok daha körükledi. Kadınlar erkek işçilerle aynı işi yapmalarına rağmen daha az ücret alıyorlar. Bunun nedeni ise hükümetin söylemlerinden de çok açık anlaşılacağı üzere evin geçimini sağlayanın erkek olduğu düşüncesi” dedi.
Mücadele çağrısı
“Kadın erkek el ele örgütlü mücadeleye” çağrısında bulunan Sarı, kadınlara ise “Fabrikalarda ve aslında yaşamın her alanında örgütlenme komiteleri kurmamız gerekiyor. Birlik olunduğunda gerek kadın katliamlarının önüne geçmek için gerek ise emek alanında nasıl haklarımızı alabildiğimizi görüyoruz” diyerek mücadelenin büyütülmesi gerektiğini vurguladı.