İstinaf Mahkemesi, Cemevi binasının ibadethane kapsamında kabul edilecek bölümlerinin tespiti için keşif yapılmasını istedi
Diyarbakır’da İstinaf Mahkemesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Cemevinin kesilen elektriğinin bağlanması ve elektrik giderlerinin kamu tarafından ödenmesi için açtığı davada karar verdi. Karar da, Cemevi binasının ibadethane kapsamında kabul edilecek bölümlerinin tespiti için keşif yapılması istendi.
Derneğin avukatı Cafer Koluman, tespitli ve tescilli olan cemevi için keşif kararı verilmesinin Aleviler için incitici ve kabul edilemez olduğunu söyledi.
Duvar’dan Deniz Tekin‘in haberine göre Diyarbakır’da 2001 yılında açılan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), yargı kararlarında cemevlerinin ibadethane statüsünde sayıldığı, camilere tanınan ücretsiz elektrik tüketim hakkının Alevilerin ibadet yeri olan Cemevine de tanınması gerektiğini belirterek, iptal edilen elektrik aboneliğinin geri verilmesi için Dicle Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’ne (DEDAŞ) dava açmıştı. Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılan davada elektriği kesilen Cemevinin elektrik sarfiyat bedelinden muaf tutulması gerektiği belirtildi. Yaşanan mağduriyetin giderilmesi ve ilerde oluşabilecek tarifi imkânsız zararların önlenmesi için dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir kararı verilerek cemevinin elektriğinin yeniden bağlanması da talep edildi. Davalı DEDAŞ ise davanın reddedilmesini istedi.
Cemevi için keşif istendi
Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi, Derneğin ihtiyati tedbir talebini reddetti. Dernek avukatları davayı İstinaf Mahkemesine taşıdı. İstinaf dilekçesinde, dernek binasındaki bölümlerin tamamının ibadethane olan cemevi ile bütünleşmiş birer parça olduğu, cemevi binasındaki bu hizmet bölümlerinin bu inanca mensup tüm toplumun ibadetine açık olduğu vurgulandı.
Derneğin istinaf talebini inceleyen Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararın hukuka uygun olduğuna karar verdi. İstinaf Mahkemesi, kararın gerekçesinde “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere Cemevlerinin ibadethane niteliğinde olduğunda kuşku ve duraksama bulunmamaktadır” tespitini yaptı.
‘Cemevi statüsü kabul edilmiyor’
Derneğin Avukatı Cafer Koluman, binlerce yıldır inançlarını sürdüren Aleviler’in, yargı kararlarına rağmen inançları ile ibadet yerlerinin yok sayıldığını, Cemevlerine yasal statü verilmediğini ifade ederek “Aleviler’in ibadeti Cem, ibadet yeri ise Cemevidir. Yasal statüsü kabul edilmediği için cemevleri genelde bir derneğe ya da bir vakfa bağlı olarak açılıyor. Dolayısıyla kamudan herhangi bir hizmet alamıyorsunuz. Ancak Cemevleri yasal statüye kavuşursa tıpkı camiler ve kiliseler gibi tek başına tescillenmiş olur” dedi.
İstinaf Mahkemesinin Cemevini Aleviler’in ibadet yeri olarak kabul etmesinin olumlu olduğunu ancak Cemevine elektrik bağlanması için yaptıkları tedbir başvurusunun reddedilmesinin yaşadıkları mağduriyeti daha ağırlaştırdığını söyledi. Koluman, Cemevinin elektrik giderlerinin Diyanet bütçesinden değil genel bütçeden karşılanması gerektiğini vurguladı.
HABER MERKEZİ