Trans kadın Hande Kader, 4 Ağustos 2016 tarihinde arkadaşlarının emniyete yaptığı kayıp başvurusundan yaklaşık bir hafta sonra yakılmış halde bulundu. İstanbul Zekeriyaköy yakınlarında ormanlık alanda çevre sakinleri tarafından bulunan cansız bedenin belden aşağısı yanıktı. Aile cenazeyi istemeyince 23 yaşında vahşice katledilen Hande, Kimsesizler Mezarlığı’na defnedildi.
Cinayetin ardından savcılık soruşturması başlatıldı. Arkadaşlarının ifadesi alındı, MOBESE kameraları incelendi. Savcılık, Hande öldürülmeden önce yaptığı telefon görüşmelerinin incelenmesi ile bir sonuca varılabileceğini söylemişti. Ancak aradan geçen zaman dilimine rağmen halen dosyada tek bir şüpheli bile yok. Yani cinayetin üstünden iki sene geçti ama Hande’nin katline dair elde somut hiçbir şey yok.
Üstüne bir de soruşturmayı yürüten savcı başka bir ile atandı. Böylelikle dosyayı yeni savcı devraldı.
Bir yanda Hande Kader dosyası, faili meçhul tehlikesiyle karşı karşıya… Diğer yanda, trans cinayeti davalarında mahkemelerin tavrını da bilmiyor değiliz:
Trans kadın Seda, 1 Mart 2013 tarihinde İstanbul Avcılar’da dövülerek öldürüldü. Cinayet suçundan yargılanan Ramazan Soybozkurt, maktulü ilişki teklif edince öfkelenerek darp ettiğini, öldürme kastı bulunmadığını iddia etti. Bakırköy 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, bir sene sonra karar çıktı. Sanığa haksız tahrik indirimi verildi. İndirimin gerekçesi ise şöyle açıklandı:
“Maktulün travesti olduğu ve sanığa ilişki teklif ettiği için sanığın o kızgınlıkla darp ettiği şeklindeki ifadesinin doğru olma ihtimali…”
Bu “ihtimal” üzerinden sokakta öldüresiye dövülerek katledilen transın hayatına sebep olan kişiye verilecek ceza, haksız tahrik ve iyi hal indirimleriyle karşılandı. Tahrik indirimi nedeniyle müebbet hapis cezası 18 yıla düşürüldü; verilen ceza bir de “iyi halden”15 yıla indirildi.
Yargının trans cinayetlerine bakışı elbette ki toplumdaki nefretten ayrı düşünülemez. Çok değil, daha geçen hafta Ankara’daki Cinnah Otel’de rezervasyonu bulunan Pembe Hayat Yönetim Kurulu üyesi bir trans kadın, otele alınmadı. Pembe Hayat’ın haberine göre, üç ayrı resepsiyon çalışanı farklı bahaneler sunarak trans kadının otele girmesini engelledi. Öne sürülen bahane, “Aynı odaya bir balayı çifti daha rezervasyon yaptırmış” oldu. Haberin son cümlesi bile tek başına çok şey söylüyor:
“Olayın ardından trans kadın tarafından çağırılan polis, olay yerine gelmedi.” Hande Kader cinayeti için de iki senedir savcılık göreve çağırılsa da herhangi bir sonuç alınamıyor.
Hande Kader’i kim ya da kimler öldürdü? Cevaplanabilmesi için atılmış ciddi bir adımın olmadığı bu soru, havada asılı duruyor. Yakılarak katledilen Hande için yapılan adalet çağrısı, sanki iki senedir boşlukta yankılanıyor. Kimsesizler Mezarlığı’na defnedilmiş olsa da Hande kimsesiz değil. Arkadaşları, sevenleri ve soruşturmanın takipçileri, açılan dosyanın tozlu faili meçhul raflarına kaldırılmasını değil, Hande Kader için adalet istiyor.