Kürt siyasetçi Hevrîn Xelef’in katledilmesiyle ilgili konuşan Fırat Bölgesi Adalet Divanı Eşbaşkanı Nesra Xelil, katliam sorumlularının Türkiye’nin denetiminde olan bölgelerde üst düzey yetki aldıklarını belirtti
Türkiye ve ona bağlı grupların 9 Ekim 2019’da Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük başlattıkları saldırılarda Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef öldürülmüştü. 12 Ekim günü yaşanan olayda Hevrîn’in içinde bulunduğu araç, Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu (SMO) çatısı altında olan Ehrar El-Şerqiye grubu tarafından M-4 karayolu içinde pusuya düşürülerek işkenceyle katledildi. Hevrîn’in ailesi otopsi raporları ve olay anına ait görüntülerin yer aldığı dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) iletmesine rağmen aradan geçen 11 ayda herhangi bir yol kat edilmedi. Oysa failler Hevrîn’in katledildiği anın görüntülerini sosyal medya hesaplarından böbürlenerek paylaşmış ve çoğunun yüzü tanınacak durumdaydı.
Yeni bilgiler ortaya çıktı
Kuzey ve Doğu Suriye Adalet Divan’ından alınan bilgilere göre olayın failleri ile ilgili yeni gelişmeler yaşandı. Alınan bilgilere göre Hevrîn’i öldüren kişi Serêkaniyê bölgesinde sivil bir eylemci olarak kendini tanıtıyor. Gerçek ismi Ehmed İhsan Feyad ElHayis, fakat Ebu Hatim Şeqra olarak tanınıyor. Bu şahıs aslen Dêrezor’un batı tarafına düşen Şeqra köyünden. Ehrar El-Şarqiye grubunun askeri sorumlularından biri. Ebu Hatim Şeqra yaşanan sivil katliamların birinci sorumlusu olarak biliniyor. Ehrar El Şerqiye sorumsu olarak Weteni grubu sorumlularıyla beraber 2018’de AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmeleri olduğu iddia ediliyor.
‘Türkiye savaş suçları işliyor’
Fırat Bölgesi Adalet Divanı Eşbaşkanı Nesra Xelil, Hevrîn Xelef’in öldürülmesiyle ilgili yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Hevrîn ile birlikte 9 sivilin aynı şekilde öldürüldüğünü söyleyen Xelil, “Hevrîn Xelef’i nasıl katledip cenazesiyle oynandığını kendileri sosyal medyada paylaştı. Bütün dünya bu görüntüleri gördü. Fakat buna karşı ne uluslararası insan hakları mahkemeleri ne de diğer devletlerden bir ses çıkmadı. O dönemde Türkiye tarafından birçok savaş suçu işlendi ve işlenmeye devam ediyor. Buna karşı insan hakları mahkemeleri, sivil toplum örgütleri sessiz kalıp, işlerini yapmadılar. Sessiz kalmamaları gerekiyordu” dedi.
Şeqra cezalandırılmalı
Hevrîn Xelef’in hastane ve otopsi raporlarına dikkat çeken Nesra, hem bu raporların hem de sosyal medyada yayınlanan görüntülerin kuvvetli delil oluşturduğunu vurguladı. Nesra, şöyle devam etti: “Fakat bu olay hakkında herhangi bir işlem yapılmadı. Ebu Hatim Şeqra adlı şahıs Hevrîn Xelef’in öldürüldüğü zamanın görüntülerini yayınlayıp, nasıl katledip, işkence ettiklerini anlatıyordu. Bu şahıs televizyonlara çıkıyor, Türkiye’nin ele geçirdiği alanlarda sorumlu ve bu alanlarda hoyratça, çirkince olaylar yaşanıyor. Bu şahsın Türkiye sorumlularıyla görüşmeleri devam ediyor. Kuzey ve Doğu Suriye halkı ve Özerk Yönetim bölgeleri olarak buradan uluslararası insan hakları mahkemelerine ve insan haklarını savunan kişilere sesleniyoruz: Türkiye devleti uluslararası alınan anayasa hukuklarına göre cezalandırılmalı ve Ebu Hatim Şeqra adlı şahıs cezalandırılmalıdır.”
QAMİŞLO