Onlarca Kürt siyasetçinin tutuklanmasına ve belediyelere kayyum atanmasına neden olan 9 gizli tanıktan ‘Plevne’, emniyet tutanaklarında geçen beyanlarını mahkemede reddetti
Mardin’de 2018’den bu yana Kürt siyasetçilerinin tutuklanmasına ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) son yerel seçimlerde kazandığı 5 belediyeye kayyum atanmasına neden olan “gizli tanık”lara ilişkin gerçek dışı ifadelere bir yenisi eklendi. Önceki gün çıkan haberde “ML1Z0G7R1T (Malazgirt)” kod isimli “gizli tanığın” gerçekte olmadığı ve “Boksör” isimli “gizli tanığın” da ifade tutanaklarının imzasız olduğu öğrenilmişti. Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ifade veren “gizli tanık”lardan “P1L5EV3NE8 (Plevne)” de tutanaklarda yer alan “beyanların” kendisine ait olmadığını söyledi.
Onlarca kişi hakkında beyanları vardı
“P1L5EV3NE8 (Plevne)” isimli “gizli tanık”, Kızıltepe Belediyesi Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz, Derik Belediyesi Eşbaşkanı Mülkiye Esmez, Mazıdağı Belediyesi Eşbaşkanı Nalan Özaydın, Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Öncü, Nusaybin Belediyesi Eşbaşkanları Ferhat Kut ile Semire Nergiz hakkında “beyanlarda” bulunmuştu. Yine HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Mardin İl Eşbaşkanları, HDP PM üyeleri Alaattin Semir Zuğurli ile Sedat Ay yanı sıra Diyarbakır’da evine yapılan polis baskınında köpekli işkenceye maruz kalan TJA aktivisti Sevil Rojbin Çetin’in dosyalarında da ifadelerine yer verilmişti.
‘Tutanaklara doğru geçirilmemiş’ dedi
Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin Kızıltepe Belediyesi Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz ile Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Öncü dosyası kapsamında yeniden dinlenen “Plevne”, kendisine sorulan sorulara karşılık “beyanlarının” tutanaklara doğru geçirilmediğini söyledi.
Emniyet aşamasında alındığı iddia edilen beyanlarına göre, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinden önce aday belirleme sürecinde, “2019 yılı genel seçimleri yaklaşırken, toplumsal alan çalışanı olarak bilinen ancak legalize olmak adına HDP Parti Meclis (PM) üyesi olarak kendilerini tanıtan B.K., N.Ç. ve M.S. isimli kişilerin geldiklerini, bu kişilerin parti çalışanlarına, yöneticilerine örgüt adına eylemselliği geliştirme yönünde baskılar yaptıklarını, ayrıca N.Ç. isimli kişinin Mardin’de HDP’den aday olan Belediye Başkan Adayları ve Belediye Meclis üyelerinin mülakatlarını yaptığı” ifadelerini kullandığı belirtilen “Plevne” isimli “gizli tanık” beyanlarının tutanakta yazıldığı gibi olmadığını kaydetti.
Mahkeme huzurunda yeniden dinlenen “Plevne”, emniyet aşamasında tutulan tutanakların aksine “PKK/KCK Silahlı Terör Örgütünün Mardin ilinde belediye başkanları ve meclis üyelerinin seçimi için HDP’den aday olan kişilere mülakat yaptığına ilişkin herhangi bir bilgim yoktur. B.K., N.Ç. ve M.S.’yi sadece parti çalışanı olarak bilirim. Bu kişilerin nereden geldiğini bilmiyorum. Aynı zamanda bu kişilerin Mardin ilinde herhangi bir faaliyetleri olup olmadığını bilmiyorum. Belediye başkanları seçimden önce mülakata alınmışlardı. Bu doğrudur. Ancak mülakata kimin aldığını bilmiyorum. Mülakata alan kişilerin PKK/KCK tarafından görevlendirildiğini söylemedim” beyanlarında bulunduğunu ifade etti.
‘Örgüt mensubu demedim’
TJA aktivisti ve ayrıca HDP Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu üyesi Sevil Rojbin Çetin’in tutuklanmasına gerekçe yapılan beyanlarını da reddeden “Plevne”, “Ben Diyarbakır ilinden gelenler için terör örgütü mensubu demedim. Parti mensubu olduklarını söyledim. Yerel yönetimlerden geldiklerini söylediler. Yerel yönetimlerin PKK/KCK ile bağlantısı var mı yok mu bilmiyorum” diye belirtti.
Emniyet aşamasında yapılan teşhis ile Rojbin Çetin’i “örgüt üyesi” olarak teşhis ettiği iddiasının aksine “Plevne”, mahkeme aşamasında Rojbin Çetin ve beraberinde teşhis ettiği iddia edilen kişileri tanımadığını, PKK ile bir alakaları olup olmadığını da bilmediğini vurguladı. Yine dosyalara konu yapılan ve iddianamelerde “Plevne” tarafından “örgüt tarafından gönderilen perspektif” olduğu belirtilerek, geniş değerlendirmelere yer verilen metne dair de “Plevne”, “Bu belgede ne olduğunu şu anda hatırlamıyorum” dedi.
Kaynak: MA / Ahmet Kanbal