Amedspor’un taraftar gruplarından Barikat/Mor Barikat’la Amedspor’u, futbolu ve tribünleri konuştuk
Mehmet Elma – İstanbul
Futbolun arsadan çok borsada oynandığı, gittikçe endüstriyelleştiği, tribünlerin cinsiyetleştirildiği ve adeta bir nefret aracı haline getirilmek istenildiği bu süreçte Amedspor’un taraftar grubu Barikat/Mor Barikat futbolun güzel yanlarını ön plana çıkarmak için önemli çalışmalar yapıyor. Biz de hem yeni bir yönetimle yoluna devam eden Amedspor’u hem de önümüzdeki sezonu Barikat/Mor Barikat grubuyla tribünleri konuştuk.
Başlamadan bir not düşmek istiyorum. Bu söyleşiyi koronavirüs tedavisi görürken Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi’nde online olarak yapmak zorunda kaldım. Bu vesileyle tüm okurlarımızı, yurttaşlarımızı bir kez daha koronavirüs salgını konusunda uyarmak istiyorum.
- Öncelikle Amed Sportif Faaliyetler Kulübü yeni yönetimini seçti. Yeni yönetim kadrosu ve önümüzdeki süreçte yapılacak çalışmalarla ilgili kısa bir bilgi verir misiniz?
Yeni yönetimde yeni isimler de olduğu kadar eski isimler de var. Amedspor kuruluşunda yer alan ve emekleri büyük olan İhsan Avcı asbaşkan oldu. Diğer yönetici arkadaşları ve başkanı çok iyi tanımıyoruz, lakin önemli bir oluşum içinde olduklarını duyuyoruz. Umut ediyoruz ki; yeni sezonda öz bilince sahip, değerlerine bağlı bir kadro anlayışı ile zafere doğru yürüyeceğiz. Yeni yönetime sizin nezdinizde tekrar hayırlı olsun diyor, mücadele ortakları olduğumuzu bilmelerini istiyor, başarılar diliyoruz.
- ‘Çocuklar ölmesin maça gelsin’ sloganını bütün dünyaya İstanbul’dan duyuran Barikat grubu oldu. Neler yaşadınız, büyük bir baskı, karalama kampanyası başlatıldı, neler yaşandı anlatır mısınız?
Bize karşı yürütülen linç propagandası maalesef artarak devam ediyor. Siyasi kutuplaşma arttıkça, toplumda “ötekini linç etmek daha doğrusu ötekini bulmak” zor olmuyor. Toplumun her kesimine sızmış bir şiddet sorunsalı var. Durum böyle olunca bir futbol maçında “askeri operasyon” görüntüleri izlemek zorunda kalıyoruz. Stattan yükselen tekbirler, küfürler, ırkçı ve cinsiyetçi söylemler…
- Biz “Çocuklar ölmesin, maça gelsin” dediğimizde yaşam hakkını savunduk, bir suç işler gibi bizi yargıladılar. Peki, Amedspor gittiği hemen hemen her yerde fiziksel/psikolojik şiddete maruz kalıyor, tek bir kişi yargılandı mı?
Özetlersek sistematik olarak bir Amedspor karşıtlığı geliştirilmeye çalışılıyor; ama durum ne olursa olsun, baskı ne kadar yoğun olursa olsun biz ırkçılığa, cinsiyetçiliğe, şiddete ve küfüre karşı mücadele etmeye devam edeceğiz!
- Yakın tarihte Kayyum Hasan Basri Güzeloğlu’nun Amedspor’a yapılan nakdi yardımların iadesini istemesi gündeme gelmişti. Son durum nedir?
Halkın parasının, halkın kurumlarına harcanmasının bu denli sorun yaratma sebebi ne olabilir? Sonuçta belediye maliyesinde spor bütçesi var. Amedspor da bu şehrin takımı ve hakkı olanı almış. Çalmadık, gasp etmedik! Bir makam odası kadar etmeyen bir bütçenin sorun olması halkı ve halkın kurumlarını doğrudan hedef almaktır.
- Kobanê yardımları, bölgedeki yıkım sonrası dayanışma çalışmaları, tribünlerdeki ırkçı, cinsiyetçi ve türcülük karşıtı tutumlarınız nedeniyle birçok arkadaşınız hakkında dava açıldı. Yargılamalarda gelinen son durum nedir?
Şu anda yargılanan bir arkadaşımız yok. Bütün davalar sonuçlandı. Yurdunu terk etmek zorunda kalan arkadaşlarımız da oldu, beraat edilen arkadaşlarımız da oldu. “Sonsuza dek mücadele” deyip devam ediyoruz.
- Geçtiğimiz dönemlerde neredeyse gittiğiniz her deplasmanda saldırıya uğradınız. Yeni dönemde bunların yaşanmaması için diğer taraftar gruplarıyla ilgili bir temasınız oldu mu?
Dayanışma gösterdiğimiz gruplar elbette var. Geçmişte “Deplasman hakkı engellenemez” diye açıklamalar bile yapıldı, fakat emniyet yine deplasman yasaklarından vazgeçmedi. Yeni sezonun en az birkaç ayını daha pandemiden dolayı seyircisiz maçlarla geçireceğiz. Bu yüzden deplasmanlar üzerine temaslar olmadı, fakat farklı konularda temaslarımız oldu. Antifaşist gruplar, sosyalist gruplar çok zorlu süreçler yaşıyor Türkiye’de. Bir arada durup yüksek bir sese ulaşmalıyız.
- Barikat ve Mor Barikat olarak dayanışma içinde bulunduğunuz Anti-Fa taraf gruplarından ve önümüzdeki süreçte Anti-Fa çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Az önce de belirttiğim gibi Türkiye’de Antifa Mücadelesi zor günler yaşıyor. Emniyet hiçbir gerekçe göstermeden Anti-Fa pankartını içeri almıyor. Global sloganlara bile ceza yazıp, yargı önüne çıkarmaya kadar gidiliyor. Bu yüzden aktif Anti-Fa üyesi gruplar 3-4 seneye göre daha az durumda. Amacımız ırkçılık ve cinsiyetçilik karşıtı mücadelemizi yaygınlaştırmak, dayanışmayı artırmak.
Avrupa’da durum daha pozitif, dayanışma grupları artıyor. 2021 yazı için büyük bir buluşma planımız var. Elbette pandemi sürecinin bitmesini umarak, bu ağustostaki görüşmeyi seneye erteledik.
Barikat ve Mor Barikat olarak biz duruşumuzu “Yurtseverlik ruhunu Anti-Fa bedeniyle buluşturma” olarak nitelendiriyoruz.
Geçen sezon mücadelemizi “Bilinçli tribün, bilinçli toplum” şiarıyla sürdürdük. Artıları oldu fakat eksiklerimiz de oldu. Bunları gidermek için yeni sezon örgütlenme ve bilinçlendirme üzerine faaliyetler düşündük. Pandemi süreci nedeniyle, evden katılımların sağlanabileceği bir platformda sohbet havası geçecek. İleriki günlerde detaylı bilgiyi sosyal medya hesaplarından paylaşacağız.
- Son olarak Barikat ve Mor Barikat olarak okuyucularımıza ne söylemek istersiniz?
Çok zorlu süreçler yaşadık. Sadece Barikat/Mor Barikat ailesi olarak yaşamadık bu süreci. Halktan yana herkes çok zor süreçler yaşadı fakat dayanışmayı artırıp, mücadeleyi yükseltmek hepimizin görevi olmalı. Bu temelde herkesi saflarımıza bekliyoruz. Halk ile iç içe olmak, halkın yaralarını bir nebze de olsa sarmak bizleri bu mücadelede yorulmaz kılıyor. Son bir cümle pandemi sürecinde bölgede ciddi vaka artışları olduğunu duyuyoruz. Sayfalarımıza sürekli mesajlar geliyor. Halkımızdan tek dileğimiz, bu süreçte fiziksel mesafeye dikkat edip evden çıkmamasıdır. Ve bu zorlu süreci atlatıp Barikat/Mor Barikat saflarında mücadeleyi her alanda yükseltmek, zafere taşımak hepimizin kaçınılmaz görevidir.
Barikat ve Mor Barikat olarak sana da çok geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.