Dersim Kadın Platformu, 234 gündür kayıp olan Gülistan Doku için eylem yaptı. Eylemde, yetkililerin aileyi oyaladığı ve bu süreçte delillerin karartıldığı vurgulandı. Abla Aygül Doku ise ‘Kızımızın hakkını çetelere bırakmayacağız’ dedi
Dersim Kadın Platformu, 5 Ocak tarihinde Dersim’de kaybolan ve 234 gündür kendisinden haber alınamayan Gülistan Doku’ya ilişkin açıklama yaptı. Seyit Rıza Meydanı’nda yapılan açıklamaya platform üyelerinin yanı sıra Gülistan Doku’nun ablası Aygül Doku da katıldı. Jinnews’in haberine göre; Gülistan Doku’nun intihar ettiğine dair somut delil varmış gibi, Gülistan Doku’nun 7 aydan uzun bir süre sadece suda arandığının vurgulandığı açıklamada, “Bu süreçte toplum ve kadınların hafızası başka şeylere işaret ederken, eski Tunceli il valisi Tuncay Sonel ve bazı kurum amirleri Gülistan’ın intihar ettiği yönünde algı oluşturmaya çalışmışlardır. Bu süreçte aileyi de sürekli baskı ve denetim altında tutma çabası içinde olan Tuncay Sonel, Gülistan’ı sudan çıkaracağı konusunda aileye sözler vererek oyalamış, Gülistan olayının belki de istediği yer/yerlere atanması önünde engel oluşturmasını önlemiş ve hiçbir şey olmamış gibi kentimizden ayrılıp gitmiştir. Bu süreç boyunca sadece suya odaklı yürütülen çalışmalar diğer kanıtların toplanmasını da önlemiştir” denildi.
‘Çetelere bırakmayacağız’
“Gülistan Doku’nun akıbetini sormaktan vazgeçmeyeceğiz. Failleri aklamanıza, korumanıza izin vermeyecek, hesap soracağız” diyen kadınların ardından konuşan abla Aygül Doku, kardeşi Gülistan’ı aramaktan vazgeçmeyeceklerini söyledi. Abla Doku, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Ben sizinle mahkeme salonlarında görüşeceğim. Bunun yanınıza kalacağını düşünmeyin. Üvey bir baba neden suçlu olan üvey oğlu için bu kadar kaçar ve sır saklar. Bu ailenin hepsi araştırılmalıdır. Biz kızımızın hakkını çetelere bırakmayacağız. Buradan ayrılmayacağız, Gülistan’ı sormaya, aramaya devam edeceğiz. Gece gündüz demeyeceğiz. Ben Gülistanımı bulmadan durmayacağım.”
Neden etkin soruşturma yok?
Dersim Kadın Platformu, eylemde yetkililere şu soruları sordu:
*Bu kadar şüpheli durum varken Zaynal Abakarov hakkında neden etkili bir soruşturma yapılmamıştır?
*Zaynal Abakarov kimdir ve ne tür bağlantıları vardır? Gülistan’ın akıbetini soran kadınlar ve arkadaşlarına gözaltına alma, burslarını kesme, yurttan çıkarma gibi baskılar uygulanırken, baş şüpheli Abakarov ve ailesinin taşınmasına neden göz yumulmuştur? Olay günü Abarakov’un üvey babasına ait aracın çamurlara bulanmış olması delil açısından neden değerlendirilmemiştir? Tanık ifadeleri ve telefonda alınan sinyal bilgisine göre Gülistan’ın 16.30 saatlerinde hala yaşadığı anlaşılmasına rağmen, Abakarov ve ailesinin 5 Ocak günü 16.00’dan sonra nerede oldukları/ne yaptıklarına ilişkin veriler neden toplanmamıştır? o İlimizde olayla ilgisi, en azından bilgisi olabilecek birçok kişinin tayin olup gittiği doğru mudur, yoksa bu bir tesadüf müdür?
*Gülistan Doku olayı Abakarov ile bağlantılı değilse neden aydınlatılmamaktadır? Olayın bilmediğimiz başka bir yönü mü bulunmaktadır?
*234 gün ailenin acılar içinde çırpınmasının hesabını kim verecektir?
‘Şüpheli kendine delil oluşturdu’
Doku ailesinin avukatı Ali Çimen de Gülistan Doku dosyasındaki birçok eksiğin, yanlışın ve şüpheli durumun olduğuna dikkat çekti. Çimen, “Gülistan’ın intihar ettiğine dair düzmece tutanak baş şüphelinin üvey babasının görev yaptığı kolluk birimi tarafından düzenlenmiştir. Savcı, şüpheli E.Y.’nin (Zaynal Abarakov’un polis olan babası Engin Yücer) 5 Ocak’ta 08:00 ile 24:00 saatleri arasında hareketlerinin tespitine yönelik talimat vermiş, ancak polis bu talimatı telefonla yerine getirmiş, şüpheliyi arayarak ‘bugün ne yaptın’ diye sormuş ve beyanını esas kabul etmiştir. Soruşturmadan 52 gün sonra telefonuna el konulan Zaynal Abarakov, el koyma işleminden önceden haberdar edilmiş ve kendi lehine delil oluşturmuştur” dedi.
DERSIM