TTB’nin ‘Pandemi de Okul Sağlığı’ başlıklı online basın toplantısında konuşan hekimler salgının devam ettiğini okulların açılmasının riskli olduğunu söyledi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) “Pandemi de Okul Sağlığı” başlığı altında online basın toplantısı düzenledi. TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman’ın açılışını yaptığı basın toplantısına halk sağlığı uzmanları Prof. Dr. Sibel Sakarya ve Prof. Dr. Türkan Günay, çocuk psikiyatrisi uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Gresa Çarkaxhiu Bulut, okul hekimi Dr. Gülgün İnci Kıran ve eğitim bilimleri uzmanı Prof. Dr. Işıl Ünal’ın yanı sıra TTB COVID-19 İzleme Kurulu üyeleri Prof. Dr. Kayıhan Pala ve Prof. Dr. Özlem Kurt Azap katıldı.
Okulların açılması riskli olur
Okula olası geri dönüşlerin olması durumunda salgın düzeyinin artacağına dikkat çeken Prof. Dr. Sibel Sakarya, “Uluslararası deneyimlerden elde edilen kanıtlar, enfeksiyonun toplumda yayılma hızının düşük olması halinde, eğitimin kalabalık olmayan sınıflarda yapılması sağlandığında, iyi bir kısa ve orta erimli eylem planı ile, okullarda gerekli önlemlerin alınması, günlük test yapılabilmesi, kesintisiz ve kapsamlı temaslı izlemi ve olguların izolasyon sistemiyle okulların yeniden açılmasının mümkün olduğunu gösteriyor. Öte yandan, bulaşma hızının halen yüksek olduğu toplumlarda, okulların yeniden açılmasının, riski artırabileceği öne sürülmektedir” ifadelerini kullandı. Sakarya ayrıca; “uzun soluklu olduğu anlaşılan bu süreçte toplumsal dayanışma için şeffaflık ve açıklık şarttır” diye konuştu.
Açıklama TTB’nin önerileriyle sürdürüldü. TTB’nin konuya ilişkin önerileri şu şekilde sıralandı:
- İzlenecek strateji, eğitimde var olan eşitsizlikleri artırmamalı, tersine bu eşitsizlikleri pandemi koşullarında bile olsa gidermeyi amaçlamalıdır,
- Okulların açılması, eğitimin sürdürülmesi veya ara verilmesi gibi kararlar, mevcut bilgiler ve bilimsel kanıtlar çerçevesinde ülkemize özgü belirlenmiş ölçütlere dayanarak yapılmalı ve bu ölçütler toplumla paylaşılmalıdır,
- Gerek okul çocukları, gerek öğretmenler gerekse aile bireylerinden risk grubunda bulananlara yönelik alınan koruma önlemleri belirlenmeli ve toplumla paylaşılmalıdır,
- Öğretmen-öğretmen, öğretmen-öğrenci ve öğrenci-öğrenci etkileşimlerinin fiziksel koşulları ile ilgili kuralların ne olması gerektiği ve kurallara uymanın nasıl sağlanabileceği, izlenebileceği, olası toplumsal tepkiler üzerinde de düşünülmelidir,
- Ders saatleri ve ders araları konusunda ayarlamalar yapılmalıdır,
- Pandemi döneminin oluşturduğu gereksinimler göz önüne alınarak birinci basamak sağlık hizmetleri düzeyinde okul sağlığı hizmetleri yeniden yapılandırılmalı ve etkinleştirilmelidir,
- Okullarda psikososyal hizmetlerle ilgili ihtiyaçlara yönelik bir yapılanma ve örgütlenme modeli oluşturulmalıdır,
- Okullarda teması azaltmaya yönelik uygun yöntemlerin bulunması için MEB, ilgili uzmanlık gruplarından ve sivil toplum kuruluşlarından görüş almalı, işibirliği yapılmalıdır,
- Türkiye’nin bu öncelikli ve önemli konuda kısa, orta ve uzun vadeli bir stratejik plana ihtiyacı vardır. Bu plan olmadıkça ve tüm karar süreçlerinde ve uygulamalarda öğretmen ve ailelerin katılımı/katkısı sağlanmadıkça konu içinden çıkılmaz bir hal alabilir.”
HABER MERKEZİ