‘101 Aksaçlı’ tarafından yayımlanan bildirinin imzacılarından akademisyen Fatmagül Berktay, İstanbul Sözleşmesi için kadınlar dahil herkesi ‘ortak demokrasi cephesi oluşturmaya’ çağırdı
Aralarında aydın, yazar, şair ve sanatçıların bulunduğu “101 Aksaçlı”, geçtiğimiz günlerde ülkenin içinde bulunduğu kötü koşullara dikkat çekerek başta gençler olmak üzere toplumun her kesimini demokrasi ittifakında buluşmaya davet ettikleri bir bildiri yayınladı. Ekonomik krizden, etnik ve inançsal tahakküme varan çok yönlü sorunlara yer verilen bildiride adil ve özgür bir topluma ulaşmak için bütün muhalefet güçlerine ortak demokrasi cephesinde buluşma çağrısı yapıldı.
Siyaset bilimci, akademisyen ve yazar Fatmagül Berktay, JinNews’ten Gülistan Azak’a imza attığı bildiriye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’de şu anda otoriterleşme çabalarıyla toplumu kutuplaştırma konusunda birçok teşebbüste bulunulduğuna dikkat çeken Berktay, “Böylelikle hukuk, hak ve özgürlükler ayaklar altına alınıyor. Dolayısıyla kutuplaştırma teşebbüsüne karşı haktan, özgürlüklerden yana ortak tavır almak çok önemli” diye belirtti.
‘Ortak politik hedeflerde birleşilmeli’
“Kutuplaştırmanın üstesinden gelmek için ortaklaşılmalı” diyen Berktay, muhalefet ve STK’lere, “Ortak bir demokrasi cephesi oluşturmalı” çağrısını yineledi.
Her muhalefet partisinin kendi ilke ve ideolojisini muhafaza ederek ortak hedeflerde buluşulabileceğini kaydeden Berktay, şu sözleri kullandı: “Kimse kimsenin görüşüne gelmek zorunda değil. Ama ortak politik hedeflerde birleşmek mümkündür. Ve bunu yapabilmek gerekir. Bence politika budur zaten. Türkiye’deki bu kutuplaşma iklimi nedeniyle ortaklaşmak zor oluyor evet ama bunun üstesinden gelinebilir. Bunun için öncelikle muhalefet partilerinin kendi doğrularını diğer partilere dayatmaktan vazgeçerek, ‘hangi noktalarda buluşabilir, ilkeli bir duruş ve eylem belirleyebiliriz’ demeli. Bunu yapabilirsek ne ala. Ben de böyle bir anlayışı ifade ettiği için bu bildiriyi imzaladım.”
‘Kadına yönelik şiddetin devam etmesi isteniyor’
İktidarın İstanbul Sözleşmesi’ne dönük “çekilme” ya da “çekince koyma” tartışmalarını hukuksuzluğa örnek olarak işaret eden Berktay, sözleşmeden imzanın çekilmek istenmesinin ‘kadına yönelik şiddetin devam etmesini istemek’ ve ‘erkek iktidarını sürdürmek istemek’ anlamına geldiğini kaydetti. Berktay, söz konusu anlamın şu günlerde İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasını isteyenlerce açıkça ifade ettiklerinin de görüldüğüne işaret etti.
‘Demokratım’ diyen erkekler de!’
İstanbul Sözleşmesi’nin yalnızca kadın meselesi olarak görülmemesi gerekliliği üzerinde duran Berktay, sözleşmeye dönük tepkilere karşı birlikte tavır alınmasını istedi. Berktay, “İstanbul Sözleşmesi kesinlikle yalnızca kadınların meselesi değildir. İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak herkes için, hakları, özgürlükleri savunmaktır. Bunun da en başta kendine ‘demokrat’ diyen erkeklerin fark etmesi gerekir. Ve ortak tavır almak da çok önemli” sözlerini kullandı.
Ortak mücadele
Berktay, İstanbul Sözleşmesi için kadınların din, dil, inanç fark etmeksizin verdiği ortak ve birlikte mücadeleyi örnek olarak işaret ederek, siyasi ve toplumsal alanlarda herkesin gelecek için bir araya gelebileceğini, gelmek zorunda olduğunu sözlerine ekledi.
‘Ekonomi kötüleşecek!
Ekonomik krize de değinen Berktay, “Covid-19 süreci de işsizliği tabi ki arttırıyor. Yalnızca Türkiye’de değil, bütün dünyada. Özellikle gençler açısından çok daha zor bir dönem başladı. Bunun için hakikaten istatistiklere gerek yok. Gençlerin de durumun farkında olduğu kanaatindeyim. Ekonomik kriz zaten kötü, ancak daha da kötüleşecek görünüyor. Ve bunu artık iktidarın ideolojik söylemle durdurması, bastırması mümkün değil, olmayacak” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL