10 Ekim Ankara Katliamı avukatı İlke Işık, “Verilen karar, devletin sorumluluğunu işaret eden belgeler elimize gelmeye ve bu belgeler artmaya başladıkça mahkemenin dosyayı kapatmak istemesinin sonucudur. Er ya da geç bu katliamla ilgili bütün sorumlular yargılanacak” dedi.
103 kişinin yaşamını yitirdiği yüzlerce insanın yaralandığı 10 Ekim Ankara Katliamı’na ilişkin karar geçtiğimiz hafta verildi. Katliamda 36’sı firar 19’u tutuklu yargılanan sanıklar hakkında mahkeme, 9 sanığa 101 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası verirken geriye kalan sanıklar hakkında ise örgüt üyeliğinden hapis cezası verdi.
Mahkemenin kararı ve karar sonrası nasıl bir hukuksal sürecin işleyeceğine dair avukat İlke Işık, Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Diren Yurtsever’e değerlendirmelerde bulundu.
‘Cezalar yetersiz’
Işık, mahkemenin savcılık tarafından hazırlanan mütalaaya göre karar vereceklerini tahmin ettiklerini ve verilen kararı da öngördüklerini söyledi. Sanıklarla ilgili verilen cezaların yetersiz olduğunu dile getiren Işık, “Özellikle örgüt üyeliği alanlar açısından bu karar yetersiz. En azından yöneticilik, bu katliama iştirak, katliama yardımcı olduğu bizce sabit olduğu ve bunu da ispatladığımızı düşünüyoruz. Bu açılardan da eleştirdiğimiz bir karar” dedi.
Sanıkların büyük çoğunluğunun DAİŞ yöneticisi olduğunu belgelerle mahkemeye sunduklarını vurgulayan Işık, “İddianameden sonra toplanan deliler, iki yıllık yargılama, sanıkların tavırları, beyanları, mahkeme heyetine, bizlere, müvekkillere yaklaşımı ile toplam sundukları tablo aslında çok örgütlü hareket ettikleri, İŞID örgütüyle organik bağları olduğu, sadece örgüt üyeliğiyle geçiştirilmeyecek bir durum olmadığını ortaya koyuyor” diye konuştu.
Daha önce birçok kez DAİŞ üyelerinin tahliye edildiğini, gözaltına alınmadığını hatırlatan Işık, “10 Ekim Ankara Katliamında sadece bazı IŞİD’lileri cezalandırmak da buna benzer. Örgüt üyeliğinden bir süre yatacaklar ve sonra yine insanların arasına karışacaklar. Karar eskitir, hatalıdır” diye konuştu.
Işık, verilen cezaların medyada “rekor” cezalar olarak gösterilmesini de eleştirdi. Işık, “Sanıklara zaten ceza verecektiniz. Bunların katliama ilişkin yaptıkları iştirakler o kadar net ve açık ki. Bunun üzerinden alkış beklemek, ‘evet çok yüksek cezalar verdiniz’ dememizi beklememeleri gerekiyordu” diye belirtti.
‘Devletin sorumluluğu arttı’
Katliamın arka planının aydınlatılması gerektiğini ifade eden Işık, mahkemenin usule ilişkin eksiklikleri bile gidermeden dosyayı kapatmaya çalıştığına dikkat çekerek şunları söyledi: “IŞİD’e tek bir eleştiri getirmeyen, öfkeli çocuklar olarak tanımlayan, her türlü yardımı ve işbirliği yaptığı çok sayıda durumla da ortada olan bir siyasal iktidar var. Bu katliam Antep’te örgütlendi, sadece bu katliam değil Diyarbakır, Suruç, Antep ve HDP binalarının bombalanması gibi bir yılda 5 katliam işlemiş ve hiçbir engelle karşılaşmamış bir durumdan bahsediyoruz. Antep’teki emniyetin, istihbarat örgütünün, valinin hiçbir sorumluluğu olmaksızın bu katliamı nasıl konuşabiliriz. Verilen karar, devletin sorumluluğunu işaret eden belgeler bizim elimize gelmeye ve bu belgeler artmaya başladıkça mahkemede dosyayı kapatmak istemesinin sonucudur.”
‘Yine katliam yapabilecek’
Işık, firari sanıkların ise bilerek ve isteyerek tutuklanmadıklarını söyledi. Firari sanıklar hakkında dosyanın devam ettiğini aktaran Işık, şöyle devam etti: “Bu kişiler ülkenin ve dünyanın her yerinde yeni IŞİD katliamları yapabilecek, herkesin güvenliğini tehlikeye sokacak kadar tehlikeli insanlar. Firari sanıklar açısından biz bu davaya devam edeceğiz. O yüzden yeni duruşmalar olacak.”
Adaletin sağlanması konusunda gerek aileler gerekse avukatlar olarak mücadele etmeye devam edeceklerini belirten Işık, karar sonrası işleyecek hukuksal sürece dair ise şunları söyledi: “Gerçek sorumluların yargılanması için araştırmaları yapmaya devam edeceğiz. Karara ilişkin istinaf, Yargıtay ve yapılması gereken bütün itirazlarımızı yapacağız. Bahsettiğimiz sorumluluklara ilişkin yaptığımız suç duyuruları var. Bunların sonuçlarını takip edeceğiz. Bu katliam için ‘insanlığa karşı suç’ demeye devam edeceğiz. Er ya da geç bu katliamla ilgili bütün sorumlular yargılanacak.”