Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, Afyon Cezaevi’nde bulunan 8 hasta tutuklunun kritikleşen durumlarına dikkat çekereki acil tahliye talebinde bulundu
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 306’ncı haftasında Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan 8 hasta tutuklunun sağlık durumuna dikkat çekti. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binasında açıklama yapan İHD Merkezi Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Nuray Çevirmen, “Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri devam etmektedir. Pek çok mahpus hastalıklarının tedavi edilmemesi nedeniyle yaşamlarını kaybetmeye devam etmektedir” diye konuştu.
Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde İHD’nin tespit ettiği kadarıyla 26 hasta tutuklunun bulunduğunu ifade eden Çevirmen, sağlık durumu kritik ve acil tedavi edilmesi gereken hasta tutuklulara dair şu bilgileri paylaştı:
Adem Yamaç
“Adem Amaç; 13 yıl önce karın içi organlarda ve karın duvarında, kas yapısını tamamen ortadan kaldıran sağlık problemi meydana gelmiş; kolostomi, uç uça gnastamoz, karın duvarında kas yapısı yerine protestik yama ameliyatları ve gelişen enfeksiyon ile apselerden dolayı belli tarihlerde toplam 12 kez ameliyat geçirmiştir. Ancak geçirmiş olduğu ameliyatlara rağmen tedavisi tamamlanamamış, şu anda karın duvarında zayıflık hassasiyet ve şişlik var; oturma, kalkma ve diğer tüm hareketlerinde sorunlar ve kısıtlılıklar yaşamaktadır. Oluşan enfeksiyon ile karnındaki ameliyat yerinde 2 tane delik açılmış ve yıllardır sürekli iltihap aktığı için yaraları kapanmamaktadır.
Menduh Kılıç
* Menduh Kılıç; 28 yıldır cezaevindedir. Kronik resisten akciğer TBC (Tüberküloz) hastasıdır. Sol akciğerinin 2/3 ameliyatla alınmış ve aynı akciğerinde tehlikeli mantar enfeksiyonu oluşmuştur. Yine aynı akciğerinde leke tespit edilmiş, bu lekeden parça alınıp biyopsi yapılması gerekmektedir. Sağ akciğerinde de bu hastalıktan dolayı ciddi şekilde tahribat oluşmuştur. İleri derecede astım ve KOAH hastasıdır ve şu an solunum cihazına bağlı yaşamımı idame ettirmek zorundadır. Kronik faranjit, mide reflüsü hastalığı var ve bu hastalıktan kaynaklı yemek borusunda ciddi tahribat oluşmuştur. Sol bacağında kist bulunmaktadır ve kronik alerji hastasıdır.
Şevket Bilici
Şevket Bilici; 28 yıldır cezaevindedir. 2018 yılında aynı yıl içerisinde 2 kez kalp krizi geçirmiştir. Kalp rahatsızlığından kaynaklı olarak 3 kez anjiyo olmuştur. Başta ana damar olmak üzere 4 kalp damarının tıkalı olduğunun tespiti üzerine 4 damara da stent takılmıştır. Kalp damarlarında yüzde 45 daralma var. Mevcut durumda da sol tarafında büyük oranda hep ağrı ve uyuşukluk bulunmaktadır. Kansızlık rahatsızlığı var ve nefes alışverişlerinde büyük zorluk çekiyor. Ayrıca mide ve ülser rahatsızlığı, bağırsak sorunları, içten kanamalı hemoroid, sinüzit ve baş ağrıları, yüksek tansiyon, düşük tansiyon rahatsızlıkları, gül dökümü hastalığı ve alerjik rahatsızlıkları bulunmaktadır.
Selçuk Yıldızhan
Selçuk Yıldızhan; gözlerinden yüzde 79 görme engellidir. Marmara Araştırma Hastanesinde kendisini muayene eden doktoru ‘gözlerinin durumunun iyi olmadığını, görme sıkıntısının aktif hale geldiğini ve doğuştan gözbebeklerin ve göz retinası olmadığı için ameliyat olması gerektiğini ancak bu ameliyatın çok riskli ve Türkiye’de bu ameliyatı yapabilecek yeteri düzeyde tecrübeli bir doktorun bulunmadığını, ancak gözlerinin görme noksanlığının ilerleyişini durdurabilmek için kendisini ameliyat edeceğini ve gözlerindeki kataraktı da bu ameliyatla alıp gözüne mercek takacağını’ söylenmiş ancak Afyon’a sevk edilmesiyle tedavisi durmuştur.
Abdullah Ongullu
Abdullah Ongullu; Kronik astım, bronşit, KOAH, Vertigo hastasıdır. Orta kulak iltihabından kaynaklı iki kulakta işitme kaybı var, işitme cihazı kullanıyor. İki gözünde glokom ve ileri görme kaybı (bir gözünde yüzde 60 hasar var). Bir ayağı yüzde 90 engelli. Boyun ve bel fıtığı ayrıca reflü ve prostat rahatsızlığı da var.
Haydar Nama
Haydar Nama; Maltepe Cezaevinde iken kampüs hastanesinde hem mide hem de bağırsak endoskopisi olduğunu, fakat sonuçların olumsuz olduğunu ve Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiğini ve orada tahlillerinin temiz çıkmadığının kendisine iletildiğini, gün verildiğini, 15 Mart’ta tedavisinin başlatılacağını, tedavi sürecini beklerken 9 Mart tarihinde zorunluk olarak Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Cezaevine getirildiğini, bu cezaevine geldikten sonra tedavisinin burada olacağının söylendiğini, fakat pandemiden kaynaklı hastaneye götürülmediğini, hastalığının ağırlaşarak devam ettiğini, tarafımıza iletmiştir.
Akif İpek
Akif İpek; böbreklerinde taş ve kist var, iki defa ameliyat olmuştur. Ayrıca guatr ameliyatı oldu. Bel-boyun fıtığı, reflü, ülser, gastrit, gözlerde kronik iltihaplanma, hemoroid hastalıkları da bulunmaktadır.
Habil Ermen
Habil Emen; belinde ağır fıtık var. Omurgasından disk ameliyatı olmuş. Sırtında platin var ve disk kayması var.”
Tutukluların bir kısmının tedavilerinin sevklerden kaynaklı yarım kaldığını belirten Çevirmen, “Tüm tetkik ve tedavilerin acil olarak yapılması, cezaevinde yaşamını devam ettiremeyecek durumda olanların tahliye edilmesi gerekmektedir” dedi.
İstanbul
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu da cezaevindeki hasta tutukluların durumlarına dikkat çekmek için her hafta düzenlediği “F Oturumu” eylemi, 434’üncü haftasına ulaştı. Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle bu hafta da online gerçekleştirilen eylemde geçtiğimiz günlerde tutuklanan 72 yaşındaki Barış Annesi Makbule Özbek’in durumuna dikkat çekilip, serbest bırakılması istendi.
Açıklamayı Komisyon üyeleri Nuray Şimşek ve Mehmet Acettin beraber yaptı. Açıklamada, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin her geçen gün daha da ağırlaşarak devam ettiği vurgulandı.
Yaşanan endişelerin yetkililerin sessizliği ve süreci şeffaf yönetemediklerinden dolayı endişeleri arttırıldığına vurgu yapılan açıklamada, 26 Haziran’da gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Makbule Özbek hakkında şu bilgeler paylaşıldı: “6 çocuk 4 torun sahibi Makbule Özbek, çocuklarından ikisinin örgüte katıldığı gerekçesi ile ilk olarak 1998 de tutuklanır. İki buçuk yıl sonra tahliye edilir. Bu davasında aldığı hapis cezası nedeniyle 2010 yılında tekrar tutuklanır ve cezasının kalanını çeker. Dışarıda olduğu süre içerisinde iki çocuğunun yaşamını yitirdiğini öğrenir ve 2001 yılında, barış olsun başka annelerin çocukları da ölmesin diye, Barış Anneleri İnisiyatifi’nin kuruluşunda yer alır.”
Sağlık sorunları gözetilmedi
Barış Annelerinden biri olan 72 yaşındaki Makbule Özbek’in faaliyetleri gerekçe gösterilerek gözaltına alındığı hatırlatılan açıklamada, “Kronik kalp hastalığı, yüksek tansiyon, şeker ve böbrek yetmezliği hastası olmasına rağmen ve pandemi koşullarının sağlığı konusunda yaratacağı risk dikkate alınmadan, yeniden tutuklanmıştır” ifadelerine yer verildi.
Özbek’in, halen Diyarbakır E Tipi Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutuklu olduğuna dikkat çekilen açıklamada, avukatıyla ile yaptığı son görüşmeye dair şu bilgiler paylaşıldı: “Özbek 72 yaşında ve çok ciddi sağlık sorunları yaşıyor. Karantina nedeniyle tek kişilik hücrede tutuluyor ve biz karantinadan koğuşa geçmesini bekliyoruz. Bu süreçte sağlık sorunları arttı, düzenli olarak kullanması gereken ilaçları verilmediğinden aşırı tansiyon yüksekliğine bağlı bir kaç defa acil olarak revirde doktor tarafından müdahale edildi. Kronik hastalıkları nedeniyle yaşamı risk altında olduğu gerekçesi ile tutuklanmasına ilişkin yapılan itirazımız ise ‘kaçma şüphesi’ gerekçesiyle reddedildi.
Tutuklanmasından bu güne kronik hastalıklarına, göz rahatsızlığı ve akciğerinde ödem şikayetleri de eklenmiş bulunmakta. Adli Tıp Kurumu (ATK) raporu yok fakat tedavi gördüğüne ilişkin doktor raporları elimizde mevcut. Yakın zamanda iddianamenin hazırlanacağını ve duruşmada tahliye edilmesini umut ediyoruz.”Oğlu E.’nin kalp ve yüksek tansiyon hastası oluşu nedeniyle endişelerinin arttığını belirttiği annesinin bir an önce serbest bırakılmasını beklediklerini dile getirdiğini paylaşılan açıklama, Özbek derhal serbest bırakılması çağrısıyla son buldu.
ANKARA