Başbağlar Katliamı’nda yaşamını yitirenlerin yakınlarının adalet talebinin sahiplenmesi çağrısında bulunan HDK, katliamın üzerindeki ‘sis perdesinin’ kaldırılmasını istedi. HDP ise, katliam ile ilgili soru işaretlerine dikkat çekti
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Adalet Komisyonu ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu 5 Temmuz 1993 Başbağlar Katliamı’na ilişkin yazılı açıklama yaptı.
HDK’nin açıklamasında, Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde gerçekleştirilen katliamda yaşamını yitiren 33 köylü anıldı. Aradan geçen 27 yıla rağmen katliamın gerçek sorumlularının bulunup yargı önüne çıkartılmadığının ifade edildiği açıklamada, iktidarların söz konusu katliamı 2 Temmuz 1993 Sivas Katliamı’na karşıtlık üzerinden siyaset malzemesi yaptığı ve bunun kabul edilemez olduğu ifade edildi.
Komisyon reddedilmişti
Erzincan Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) 1994 yılında başlayan Başbağlar Katliamı davasının daha sonra İzmir DGM’ye taşındığı anımsatılan açıklamada, 1998’de davanın takipsizlikle kapatıldığına yer verildi. 2013 yılında ise, davanın zaman aşımına uğradığı ifade edilen açıklamada, “Aynı yıl katliamda yakınlarını kaybeden ailelerin meclis araştırma komisyonu kurulması talebi de reddedilmiştir! JİTEM tetikçisi Ayhan Çarkın’ın Başbağlar da dahil bir çok katliama bizzat katıldığını açıklaması soruşturulmamıştır! Mahkeme hakimlerinden Şakir Kadıoğlu’nun ‘o davada hiçbir sanık suçlu değildi. Olay yeri incelemelerini savcı değil, oradaki görevli bir asker yaptı. O kimin adını yazdıysa, mahkeme karşısına da o çıkarıldı. Başbağlar Türkiye’nin hukuk tarihinde bir yüz karasıdır. Yazıktır, günahtır’ açıklaması da davanın yeniden görülmesini sağlayamamıştır” denildi.
Katliamlarda zaman aşımının olmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, devamla şu ifadelere yer verildi: “Başbağlar Katliamı’nın üzerindeki ‘sis perdesi’nin kaldırılması toplumsal vicdan ve barış için zorunludur! Başbağlar Katliamı hakkında hamaset değil adalet istiyoruz! Başbağlar’da yakınlarını kaybeden ailelerin adalet talebi toplumsal olarak sahiplenilmelidir!”
HDP: Katliam aydınlatılmalı
HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu ise, komisyondan sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede imzasıyla bir açıklama yayımladı.
Açıklamada katliamın üzerinden 27 yıl geçtiği hatırlatılarak, “Geçen bu sürede hepimizin yüreğini derinden yaralayan bu katliam aydınlatılmadı, aydınlatılması için en ufak bir gerçek adım atılmadı” denildi.
Katliama ilişkin soru işaretlerinin olduğu belirtilen açıklamada, “Jandarma birliği köye 25 km mesafede olmasına rağmen, neden 14 saat sonra geldi? Bulunan 558 kovan neden balistik inceleme sürecine tabi tutulmadı? Katliama ilişkin kayda değer bir soruşturma, yargılama neden yapılmadı? ” diye soruldu.
Sivas Katliamı’ndan hemen sonra 5 Temmuz 1993’te gerçekleşen bu katliamın, siyaset malzemesi haline getirildiğine işaret edilen açıklamada,”Katliamın esaslı bir şekilde araştırılması, karanlık ellerin açığa çıkarılarak yargılanması gerekirken, bu katliam ve yitirilen canlar, siyasetin istismar konusu olarak kullanıldı. Bizler, o gün olduğu gibi bugün de, Başbağlar köyünde katledilen 33 köylünün acısını yüreğimizde hissediyor ve toplumun adalet talebini sahipleniyoruz. Kalıcı bir toplumsal barışın inşası için Başbağlar Katliamı amasız-fakatsız aydınlatılmalı, sorumlular cezalandırılmalı, adalet talebi karşılığını bulmalıdır” ifadeleri yer aldı.
HABER MERKEZİ