Mardin’de bir araya gelen Bölge Baroları başkanları, Avukatlık Kanunu’nda yapılmak istenen değişikliğe karşı ortak eylemler yapmak için yol haritası oluşturma kararı aldı
Mardin’de 13-14 Haziran tarihinde bir araya gelen Bölge Baroları başkanları (Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Diyarbakır, Dersim, Hakkâri, Mardin, Muş, Şırnak, Urfa, Van), yaptıkları toplantının sonuçlarını açıkladı. Sonuç bildirgesinde toplantının ana gündeminin, Avukatlık Kanunu’nda yapılması öngörülen değişiklik olduğu belirtildi.
Bölge Baroları, yasal değişiklik konusunda hükümetin ısrar etmesi durumunda baro başkanlarının uygun göreceği ve üzerinde uzlaşı sağladığı her türlü demokratik eylem (cübbe ile yürüyüş, meclis önünde oturma, CMK zorunlu müdafilik hizmetinin belirlenecek bir süre boyunca askıya alınması, yurttaşları bilgilendirmek için sosyal medya kampanyaları, bilboard ve afiş çalışmaları, TV ve radyo programları düzenlenmesi gibi) yöntemlere tam destek vereceklerini belirtti. Bildirgede, “Bu eylem ve etkinliklerin daha da zenginleştirilmesi ve hayata geçirilmesi konusunda tüm baroların ve TBB’nin destek ve katılımlarının önemine vurgu yapılmış, ortak bir eylem planı ve yol haritası oluşturmak için diğer barolarla görüşmeler yapılmasına karar verilmiştir” denildi.
Talepler sıralandı
Baro başkanları olarak son dönemlerde artan polis şiddeti ve işkence olayları konusunda cezasızlık politikasına son verilmesini, hukuka aykırı tutum ve davranışta bulunan kamu görevlilerinin etkin, şeffaf ve hızlı şekilde soruşturulmasını ve cezalandırılmalarını istenilen bildirgede, talepler şöyle sıralandı:
“* Doğal ve Kültürel mirası tahrip eden proje ve faaliyetlerin durdurulmasını, bu kapsamda Dersim’de Munzur Gözlerinde yapılması planlanan çevre düzenlemesi girişiminden vazgeçilmesini, 161 gündür kayıp olan üniversite öğrencisi Gülistan Doku’nun akıbetinin gerekli hassasiyet gösterilerek araştırılmasını ve böylelikle ailenin acısı bir nebze de olsa dindirilmesini,
* ‘Masumiyet karinesine’ aykırı bir şekilde haklarında kesinleşen bir yargı kararı olmayan meslektaşlarımıza avukatlık ruhsatı verilmemesi ve ruhsat alanların ruhsatlarının iptal edilmesi uygulamasından vazgeçilmesini,
* Demokrasiye karşı bir girişim olarak değerlendirdiğimiz ve özellikle bölgemizde genel bir kural haline gelen Kayyum uygulamasına son verilerek, hukuksal dayanaktan yoksun bir şekilde tutuklanan ve hapsedilen belediye başkanları serbest bırakılmalı ve görevlerine iade edilmelerini,
* Kayyum atanan belediyelerde haksız yere işçi çıkartılmasına son verilmesini, işçi alımları ve yapılan mülakatlarda liyakatın tek kıstas olarak esas alınmasını,
* Adil yargılanma taleplerini kamuoyuna duyurmak için ölüm orucunda olan meslektaşlarımız Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal’ın bu talepleri dikkate alınmalı, sadece gizli tanık beyanları gerekçe gösterilerek 12 Mart’tan bu yana tutuklu olan Urfa Barosu üyesi meslektaşımız Sevda Çelik Özbingöl’ün derhal serbest bırakılmasını talep etmekteyiz.
* Son dönemlerde sivil yurttaşlara yönelik gerçekleştirilen öldürme eylemlerini kınıyoruz, bu saldırıların toplumun bir arada yaşama birlikteliğini ortadan kaldırdığını da ifade etmek istiyoruz.
* Sosyal medyada ırkçı, ayrımcı, küfür ve hakaret içeren paylaşımlar gittikçe artmaktadır. Bir insanın onuru, iffet ve haysiyeti her şeyin üzerindedir. Son olarak Başak Demirtaş’a yönelik çirkin ve ahlaksız paylaşımı kınıyor, sorumlunun yargı önünde hesap vermesini talep ediyoruz.”
HABER MERKEZİ