EMEP, ESP ve SYKP yöneticileri, HDP ve CHP’li 3 ismin milletvekilliğinin düşürülmesine tepki gösterdi. Yöneticiler, muhalefetin ortaklaşarak bu gidişe bir dur diyebileceğini vurguladı
Haklarında kesinleşmiş hapis cezaları bulunması nedeniyle Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı olan HDP’li Leyla Güven ve Musa Farisoğulları ile CHP’li Enis Berberoğlu’nun milletvekilliklerinin düşürülmesi ile birlikte siyasi partilerden tepkilere neden oldu. SYKP, EMEP ve ESP de vekilliklerin düşürülmesine tepki gösterdi.
‘Ermeni’yi dövdürmeyecektik’
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce, 3 milletvekillinin vekilliklerinin düşürülüp tutuklanmasını “AKP-MHP iktidarının faşizmin kurumsallaştırma çabalarının devamı” olarak yorumladı. HDP belediyelerine atanan kayyımları, polis ve bekçi şiddetini ve sindirme politikalarının 12 Eylül askeri faşizmin artamayan boyutlara ulaştırdığını söyleyen Yüce, ‘Ermeni’yi dövdürmeyecektik’ fıkrasını hatırlattığı demokrasi güçlerine, “AKP-MHP-Ergenekon faşist ittifakına karşı tüm muhalefet güçleri olarak tutarlı bir çizgide demokrasi mücadelesinde ortaklaşarak bu gidişe bir ‘dur’ diyebiliriz” diyerek seslendi.
‘Mücadele etmekten geri durmayacağız’
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan da iktidarın salgına dair attığı normalleşme adımlarından ilkinin milletvekillerin tutuklanması olduğunu ifade etti. Gürkan, “Her ne kadar bunun gerekçesini kesinleşmiş cezayla açıklasalar da bu gerekçe bir hukukla açıklanamaz” dedi. Milletvekillerinin tutuklanmasının iktidarın hukuksuz, baskıcı uygulamalarına devam edeceğini kendilerine gösterdiğini dile getiren Gürkan, “Buna karşı demokrasiyi, özgürlükleri savunmaktan bunları kazanmak için mücadele etmekten geri durmayacağız” diyerek mücadele çağrısında bulundu.
CHP ve İYİ Parti’ye eleştiri
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü ise, karşılarında faşist, sömürgeci bir rejimin olduğunu ve bu rejimin başta Kürt halkı başta olmak üzere tüm emekçilerin haklarını gasp etmek için her yöntemi denediğini söyledi. Yaşananları adı konulmuş bir “faşizm” olarak tanımlayan Tümüklü, “Bu faşizmle mücadele etme deneyimine sahibiz. Artık bazı ezberlerden çıkmamız gerekiyor. Seçim çağrıyla, faşizmle uzlaşarak olmaz. Faşizme karşı savaşılır, uzlaşılmaz” diye konuştu. Devamında “Meclis’te ‘darbe var’ diyoruz. Zaten Meclis’in bundan başka ne fonksiyonu vardı?” diye soran Tümüklü, CHP ve İYİ partinin tutumlarını eleştirdi.
‘Topyekûn mücadele şart’
Tümüklü, şunları dile getirdi: “Sayın Öcalan’ın söylediği ‘3. Yol Çizgisi’ hattıyla hak ve özgürlük temelinde bir perspektif ile mücadele edilmesi gerekiyor. Bu mücadele hattıyla örgütlenme yapmamız lazım. Bu anlamıyla nasıl mücadele edeceğimize dair eylem programını artık konuşmamız lazım. Bu nedenle HDP, HDK ve bizlerin 3. Yol mücadele hattını özne olduğumuzun bilinciyle hızlıca mücadele pratiğine geçirmeliyiz. Hayati önemde olan topyekûn mücadele şart.”
Kaynak: MA