‘Varlık sebebi vatandaşın güvenliği olan kolluk güçleri sokaklarda vatandaşa şiddet uyguluyor’ diyen CHP’li Turan Aydoğan, polis şiddetini Meclis’e taşıdı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, son günlerde sıklaşan güvenlik güçlerinin bazı illerde vatandaşa şiddet uyguladığı haberleri üzerine Meclis araştırması istedi.
Konunun İçişleri Bakanlığı tarafından ciddiyetle takip edilmesi gerektiğini ifade eden Aydoğan, “Şayet devlet bu vakaların üstünü örterse kendi itibarını ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün itibarını zedelemekten başka bir şey yapmaz. Kolluk kuvvetine olan güvenin ve inancın sarsıldığı bir ülkede vatandaş kendini nasıl güvende hissedecek? Memlekette kurumlara olan güvenin tartışılıyor olması düşündürücüdür. Kaldı ki en çok güven vermesi gereken ve hatta varlık sebebi vatandaşın güvenliği olan kolluk güçleri sokaklarda vatandaşa şiddet uyguluyor. Bu iddialar acil biçimde değerlendirilmeli ve gereken yapılmalı” dedi.
‘Kimse kendi kendine kural koyamaz’
Ülkede siyasilerin kutuplaştırıcı dilinin tüm kurumlara sirayet ettiğinin ve bu söylemin toplumda derin yaralar açtığının altını çizen Aydoğan, şöyle devam etti: “Ülkeyi yönetenler her gün çıkıp ekranlarda saldırgan bir dil kullanırsa, attıkları her adımda hukuku, kuralları çiğnerlerse yönettikleri kurumlarda çalışanlar da aynısını yapar. Merkezi yönetim şapkasını önüne koyup bir düşünmeli. Bu toplum böyle bir muameleye layık görülüyor. Bu kabul edilemez! Kurallar toplumda huzur, barışı sağlamak ve özgürlükleri sağlamak adına koyulur. Birinin özgürlüğünün başladığı yerde diğerininki bitiyorsa orada gerçek bir özgürlükten söz edemeyiz. Kurallar herkesin hakkını korumak içindir. Kimse kendi kendine kural koyup hukukun alanına girerek ceza veremez. Aleni biçimde çiğnen bu kurallar yarın çok büyük olaylara sebebiyet verebilir.”
‘Toplum müthiş bir baskı altına tutuluyor’
İstanbul’da, Adana’da, Çorlu ve bölge illerinde yaşanan polis veya bekçi şiddeti vakalarını takip ettiklerini ifade eden Aydoğan, “Ülkede yaşanan olayları iktidarın, hatta tüm siyasilerin üsluplarından bağımsız okuyamayız. Toplum müthiş bir baskı altında tutuluyor. İktidar otoriter bir anlayışla gün geçtikçe daha çok zora başvuruyor. Bütün bunlar iktidarın varlığını sürdürme mücadelesinden ileri geliyor. Devletin şefkatli ve kucaklayıcı olması beklenirken gün geçtikçe bu çizgiden uzaklaştığını görüyoruz. Devlet, hukuk kuralları ile vatandaşın güvenliğini, özgürlüğünü, malını, canını korumakla göreviyken bu vakalara kayıtsız kalınması kabul edilemez. Meclis bu duruma müdahil olmalı ve konu araştırılıp sorunu çözme noktasında somut adımlar atılmalı” diye konuştu.