Eskişehir’e kayyum yönetimindeki şirket tarafından Siyanürlü Atık Barajı yapılmasına tepki gösteren CHP’li Utku Çakırözer, ‘Devlet insanların sağlığını korumakla yükümlü’ dedi
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) bağlı kayyım yönetimindeki Koza Altın İşletmeleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporuna onay vermesiyle, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinin Kaymaz ve Karakaya köyleri arasında ikinci Siyanürlü Atık Barajı yapımına başladı. Bölgeye giderek barajın başlayan inşaat çalışmalarını yerinde gözlemleyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, gözlemlerini Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Zemo Ağgöz’e anlattı.
Kanser vakalarında artış
İlk yapılan atık barajının çok büyük ve üstünün hala açık olduğunu belirten Çakırözer, barajın içinin doldurulduğunu ve kapatılması gerektiğine işaret etti. Barajın çevreye verdiği zarara ve bölgeyi kuraklaştırmasına dikkat çeken Çakırözer, “23-24 yıl önce hem altın madenine hem de atık barajına karşı çıkan yöre halkı, karayollarını kapatıp, tabut taşıyarak karşı durmuşlar, ‘bunu istemiyoruz’ demişler. Ama bir şekilde kurulmuş. Yöre halkının ve çevreci derneklerin verdiği bilgiye göre, kanser vakaları o günden sonra çok fazla artmış” dedi.
Devlet insanların sağlığını korumakla yükümlü
‘Yeni atık barajının apar topar salgın döneminde yaptılar‘ diyen Çakırözer, atık barajının TMSF tarafından yapıldığını belirterek, “Özel sektör yaparsa, kar hırsı dersiniz ama bunu devlet yapıyor. Devletin yönettiği bir işletme. Bu kadar itiraza, yüzlerce toplanan dilekçeye rağmen, bakanlık ÇED raporunu onayladı ve 30 Nisan itibariyle hemen çitler dikilerek yapımına başlandı” diye belirti.
Devletin Anayasa’ya göre insanların sağlığını korumakla yükümlü olduğunu hatırlatan Çakırözer, “Hal böyleyken, devlet burada süratle salgın döneminde yangından mal kaçırır gibi zehir havuzunu yapmaya çalışıyor, diğer yandan da vatandaşları korkutuyorlar. Baraja karşı olan Kaymaz Mahallesi’nde yaşayanlar ifade vermeye çağrılıyorlar” şeklinde aktardı.
Baraj su kaynaklarına yakın
Barajın bölgeye vereceği zararlara değinen Çakırözer, “Bölgede yaşayan insanların, hayvanlarının otlandığı mera alanlarını kapatıyorlar. Baraj yapıldığında siyanür ile birlikte kurşun, kadmiyum çinko bakır ve cıva gibi zehirli ağır metaller doğaya karışacak ve geri dönüşü olmayan çevre felaketlerine yol açacak. Kaymaz Mahallesi’nden aktif (diri) fay hattı geçiyor. Olası bir depremde bu barajlarda taşma, çökme ve yarılma ihtimali çok büyük. Diğer yandan, korunması gereken nesli tükenmekte olan hayvanlar var. Büyükşehir Belediyesi’nin itiraz nedenlerinden birisi de içme suyuna vereceği zarar. Baraj Sivrihisar ilçesinin içme ve kullanma suyu kaynaklarına çok yakın bir bölgeye kuruluyor” ifadelerini kullandı.
‘Faaliyetler doğayı koruyarak yapılmalı’
Bayram sonrası barajın yapımının durdurulması için hukuki sürecin başlatılacağını söyleyen Çakırözer, “Eskişehir Barosu karşı, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi mahkemeye başvuracağını açıklamıştı. Benzer şekilde çevre ve doğa dernekleri hukuki başvuru yapacaklar” dedi.
Madencilik ve yer altı kaynaklardan faydalanılmasının doğanın korunarak yapılması gerektiğinin altını çizen Çakırözer, “Dünyada bu işi yaparken çevre ve doğayı koruyan ülkeleri örnek almamız gerekir’ diyerek bir çevre felaketinin önlenmesi için önlem alınması gerektiğini belirtti.