İHD Merkezi Kadın Komisyonu, “Pandemi Sürecinde Kadın” raporunda, 36 kadının erkekler tarafından katledildiği, 27 kadının şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği, taciz ve tecavüz vakalarının yaşandığını açıkladı
İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkezi Kadın Komisyonu, koronavirüs sürecinde kadınların yaşadıklarına dair 11 Mayıs-11 Nisan tarihleri arasını kapsayan “Pandemi Sürecinde Kadın” raporunu açıkladı.
Tüketici Hakları Derneği’nin 9 Mayıs’ta açıkladığı, “Türkiye’de 24 milyon anne var ve bunların 4,8 milyonu açlık, 14,5 milyonu da yoksulluk sınırının altında yaşıyor” bilgilerinin yer aldığı raporda, “100’ün üzerinde maddi destek talepli başvuru yapılmıştır. Yalnızca Genel Merkezimize bu başvurulardan 39’u kadınlar tarafından yapılmış ve en fazla başvurunun da kadınlardan tarafından yapıldığı gözlenmiştir. Bu başvuruculardan 38’i herhangi bir mesleğe ve düzenli bir işe sahip değildir. Başvuru yapanların hepsi çocuklu olduklarını ifade etmişlerdir. Bu başvuruları yapan kişiler ilgili kurumlara yönlendirilmiştir” denildi.
LGBTİ+ kişilere yönelik hak ihlalleri
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın “tüm kötülük ve salgın hastalıkların eşcinsellikten kaynaklandığı” yönünde açıklamasının “nefret söylemi” olduğu belirtilen raporda, bu süreçte İHD ve baroların tehdit ve nefret söylemlerine maruz kaldığı, bazı barolar hakkında da soruşturma açıldığı belirtildi. İHD Genel Merkezi’ne ve şubelerine tehdit ve hakaret içeren mailler atıldığı belirtilen raporda, “Tehdit ve hakaret haricinde olanlara cevap verilmiş, nefret suçunun ne olduğu anlatılmıştır. Türkiye Anayasası’nın 90. Maddesi uyarınca, temel hak ve özgürlükler ile ilgili uluslararası sözleşmeler kanun hükmündedir ve ulusal yasalarla çatışma halinde uluslararası sözleşmelerin esas alınması gerekmektedir. Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesinin 3. maddesi cinsel yönelim ve cinsel kimlik temelli ayrımcılığı yasaklamaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliği korunmuştur. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin denetim organı olan AİHM de Beizaras ve Levickas/Litvanya kararında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ayrımcılık yasağını düzenleyen 14. Maddesi kapsamında cinsel yönelim temelli ayrımcılığın yasakladığını açık bir şekilde karara bağlamıştır” ifadeleri yer aldı.
Kadına yönelik şiddet
Hakim ve Savcılar Kurulu’nun 30 Mart tarihinde, 6284 sayılı yasayı “esnek” uygulama kararı almasıyla “kısmi koruma”nın ortadan kalktığına işaret edilen raporda, şunlar belirtildi: “Kadınlar en yakınlarında bulunan erkekler tarafından katledilmekte, şiddete uğramaktadırlar. Salgın döneminde kadına yönelik şiddete dair başvuruların alınmadığı durumlar yaşanmaktadır. Kadın sığınma evlerine, pandemi döneminde genel olarak kabul edilmeme durumu yaşanmaktadır. Bazı bölgelerde polis hiç başvuru almamakta ve adliyelere yönlendirmektedir. Adliyeler ise 13.00-15.00 arasında çalışmakta, çoğu kadın durumdan yılıp tekrar şiddet gördüğü alana geri dönmek zorunda kalmaktadır. Kadına yönelik şiddetin bir başka boyutu da sosyal medya üzerinden dijital şiddet olarak gelmektedir. Çeşitli iletişim araçları ve internet üzerindeki sosyal paylaşım alanları da şiddetin bir aracı olarak kullanılmakta, bu şiddet kimi zaman iktidara yakın kişi ve kişilerce muhalif kadınlara dönük de gerçekleşmektedir.”
37 kadın katledildi
Raporda, öne çıkanlar şöyle:
* 11 Mart ile 11 Mayıs tarihleri arasında tespit edilebildiği kadarıyla, 37 kadın erkekler tarafından katledilmiştir. Bunlardan; 3 kadın boşandığı erkek tarafından, 1 kadın boşandığı eşinin para ile tuttuğu erkek tarafından, 8 kadın evli olduğu erkek tarafından (1’nin uzaklaştırma kararı var), 1 kadın boşanma aşamasında olduğu ve uzaklaştırma kararı bulunan erkek tarafından, 1 kadın eski erkek arkadaşı tarafından, 2 kadın birlikte yaşadığı erkek tarafından, 4 kadın oğlu tarafından, 1 kadın erkek kardeşi tarafından, 2 kadın erkek arkadaşı tarafından, 2 kadın komşusu tarafından, 5 kadın akrabası tarafından, 4 kadın tanığı erkek tarafından, 3 kadın tanımadığı erkekler tarafından katledildi. 2 erkek hakkında uzaklaştırma kararı bulunmaktaydı.
26 şüpheli ölüm
* 11 Mart-11 Mayıs tarihleri arasında tespit edilebildiği kadarıyla, 26 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur. Bunlardan 3’ü katledilmiş şekilde bulunmuştur ancak faili belli değildir. 1 kadının da eşinin ailesinden şiddet gördüğü yakınları tarafından ifade edilmiştir.
Taciz ve tecavüz vakaları
* 1 kadın tecavüze, iki kadın da tacize uğramıştır.
* Diyarbakır’da; konuşma, duyma ve zihinsel engelli bir kadının tecavüze uğradığı öğrenildi.
* Dersim’de faaliyet gösteren Şok Market Şube Müdürü Y.K.’nin bir kadın çalışanı tacize maruz bıraktı.
* Bursa’da A.A. adlı bir kadın, karantinada kaldığı KYK yurdunda tacize maruz bırakıldı.
* Hakkında uzaklaştırma kararı olan bir erkek sahte cerrahi tulum ve ambulansla eski kız arkadaşının evine gelerek kaçırdı.
Cezaevlerindeki hak ihlalleri
* 1 kadın mahpus şiddete maruz kalmış, 1 kadın mahpus hak ihlallerine uğramış, 3 kadın mahpusun da tedavileri engellenmiş, bir hapishanede de kadın mahpuslar geneli hak ihlallerine maruz kalmıştır.
* 70 yaşındaki Siti Gören, Van T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde revire sürüklenerek götürüldü.
* Mart ayında Tarsus’tan Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesine getirilen Garibe Gezer’in hiçbir ihtiyacının ve talebinin karşılanmadığı gerekçesiyle açlık grevine başladığı öğrenildi.
* Mart ayında Bayburt M Tipindeki Kadın Mahpusların kullandıkları pedlere kadar sorun yaşadıkları, iki yıldır hiçbir sosyal faaliyet yapılmadığı ve en temel haklarının uygulanmadığı öğrenildi.
* Şakran Kadın Kapalı Hapishanesinde bulunan kanser hastası Fatma Özbay’ın tedavi için hastaneye götürülmediği öğrenildi.
* Kayseri Bünyan Kadın Cezaevi’nde Covid-19 belirtileri gösterdikleri için karantinada tutulan 3 mahpusa (Merve Aydoğan, Nazlı Solgun ve Rojda Tokçu) test yapılmadığı öğrenildi.
Tutuklama ve gözaltı
* 2 Belediye Eşbaşkanı kadın gözaltına alınmıştır.
* 23 Mart’ta Batman Belediye Eşbaşkanı Songül Korkmaz 3 gün gözaltında tutuldu.
* Cizre Belediye Eşbaşkanı Berivan Kutlu 19 Mart’ta sevk edildiği mahkeme adli kontrolle serbest bırakıldı.
Alıkonulma
* Van’da HDP PM Üyesi Hatice Büşra Kuyun, kendisini polis olarak tanıtan kişiler tarafından kaçırıldığına dair kurumumuza başvuru yapmıştır.
Şiddet
* 2 kadın, polis şiddetine maruz kalarak darp edilmişlerdir.
* Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek’in cenaze törenine katılan bir kadın polisler tarafından darp edildi.
* Batman/Kozluk HDP Belediye Meclis Üyesi olan Leyla Konuk, gözaltına alınırken polisin fiziksel şiddetine maruz kaldı.
İşkence ve kötü muamele
* Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde yaşayan İ.T. İsimli kadın 1 Mayıs gecesi doğum sancılarının başlaması üzerine Doğubayazıt Devlet Hastanesi Doğum Servisi’ne kaldırılmıştı. Doğum servisinde sözlü ve fiziki işkenceye maruz kaldığını belirtmiştir.
İş cinayetleri
* İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 2020 yılının Nisan ayında 4’ü çocuk yaşta, 14’ü kadın ve 8’i göçmen olmak üzere en az 220 işçinin çalışırken yaşamını yitirdiğini açıkladı.
Düşünce ve ifade özgürlüğü
* Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek’in ölümünden sonra sosyal medya üzerinden yaşam hakkını savunan paylaşımları nedeniyle İzmir Karşıyaka Hakimi ve aynı zamanda Yargıçlar Sendikası Başkanı olan Ayşe Sarısu Pehlivan hakkında soruşturma açıldı.
Sonuç ve öneriler
Raporda, şu sonuç ve öneriler yer aldı:
* Pandemi döneminde ekonomik ve sosyal açıdan kadınlar güçlendirilmeli, herhangi bir düzenli geliri olmayan kadınlar tespit edilerek maddi destek sağlanmalıdır.
* İşlerinden edilmiş kadınların iş güvenceleri sağlanmalıdır.
* Kadınların ev içi şiddete uğramalarını engelleyici tedbirler alınmalı, başvuru mekanizmaları çoğaltılmalıdır.
* Kadınların yapmış oldukları başvurular sonucunda gerekli koruma tedbirleri alınmalı, şiddeti uygulama riski olan kişi uzaklaştırılmalıdır.
* Şiddet uygulayanlar hakkında gerekli cezai işlemler uygulanmalı mağdur ve fail aynı mekanlarda bırakılmamalı, bu şekilde davranan kolluk veya herhangi bir birim çalışanı hakkında da soruşturma açılmalıdır.
* Türkiye’nin imzaladığı Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi) uygulanmalıdır.
* 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun tam olarak uygulanmalıdır.
* Şiddete maruz kalmış ve ailesinin yanında da kalmak istemeyen kadınların sığınma evlerine başvuruları kabul edilmeli ve gerekirse karantina uygulanmalıdır.
* Kadın sığınma evleri tam zamanlı çalışmalı ve kapatılanlar acil olarak yeniden açılmalıdır.
* Adliyeler, kadın şiddet başvurularında tam zamanlı çalışmalı ve karakolda kolluk, gelenleri beyanını almalıdır.
* Sosyal medya üzerinden kadına yönelik şiddet söylemleri ve tehditler için soruşturma açılmalı, tespit edilen kişiler hakkında yasal işlemler yapılmalıdır.
* Resmi kurum ve kuruluşların ayrımcı söylem ve nefret söylemleri hakkında yasal girişimlerde bulunulmalı, Anayasa’nın ilgili hükümlerine uymalıdırlar.
ANKARA