Martin Smith
16 Mayıs 2020 Varşova Getto Ayaklanmasının bastırılışının 77. yıldönümü. Bu başkaldırı tüm zorluklara rağmen yiğitçe bir direnişti ve her zaman hatırlanması gerekmektedir – ancak tarih sayfalarından gizlenmiş olan bir devam hikayesi bulunmaktadır.
Getto’nun Yahudi yerleşimcileri tarafından başlatılan ayaklanmanın bastırıldığı gün, Nazi SS Generali Jürgen Stroop, Berlin’deki SS merkezine şu raporu iletmişti;
“180 Yahudi, eşkıya ve insanlık dışı yaratık yok edildi. Artık Varşova’da Yahudi mahallesi diye bir yer yok! Büyük operasyon saat 20:15’te Varşova Sinagogu’nun havaya uçurulmasıyla sona erdi… Gözaltına alınan ve yok edilen toplam Yahudi sayısı, kayıtlara göre 56.065. Stroop, SS Tüm Generali ve Polis Tüm Generali”.
28 günlük ayaklanma süresince, Stroop ayaklanmayı bastırmaya çalışan Nazi güçlerinin komutanlığını yaptı ve bu süreçte Berlin’deki üstlerine günlük raporlar gönderdi.
Bu sözde Stroop Raporu ayaklanma vakalarına ilişkin önemli bir tarihi kayıt ve kendi komutanlarının sözleriyle Nazilerin vahşetinin bir göstergesidir.
Stroop operasyondan o kadar gurur duyuyordu ki, “Artık Varşova’da Yahudi mahallesi diye bir yer yok” başlığını attığı, içerisinde gettonun yok edilmesine ilişkin fotoğraf kayıtlarının olduğu özel deri kaplı bir albüm hazırlamıştı.
Ayaklanma ile ilgili çoğu görüntü ve gettodaki Yahudilere ilişkin en çok bilinen görüntülerin çoğu bu albümden çıkmıştır ve bu görüntüler her ne kadar büyük tarihi öneme sahip olsalar da, bunların yaşanan olayların galipler tarafından izahı olduğu gerçeğinin de unutulmaması gerekir.
Yahudi ayaklanmasına Yahudi Mücadele Organizasyonu (ZOB) ve Yahudi Askeri Birliği (ZZW) öncülük etmişti. Ellerinde bir veya iki makineli, tüfek, iki mayın (sadece biri işlevsel olan), bir takım tüfek, tabancalar, el bombaları ve Molotof kokteylleri bulunuyordu.
Ancak 28 gün boyunca, yarı aç, zayıf donanımlı ve sayıca çok az olan Yahudi direnişçiler Nazileri püskürttü. Hayatta kalan tek ZOB komutanı Marek Edelman savaşma güdülerinin “ ne zaman ve nerede öleceğimize biz karar vereceğiz” şiarı olduğunu belirtmişti.
Karşılarında 821 Waffer SS askerleri ve neredeyse 1.300 Trawniki (Nazilerin yanında savaşan Orta ve Doğu Avrupa kökenli askerler) ve Varşova merkezli Polonya polis gücü bulunuyordu. Naziler ayaklanmayı bastırmak için tanklar, zırhlı araçlar, toplar ve alev makineleri kullandılar.
Ayaklanma gaddarca bastırıldı – 13.000 Yahudi katledilmiş ve ilave 50.000 Yahudi de ele geçirilip Nazi ölüm kamplarına yollanmıştı. Sadece birkaç yüz savaşçı gettodan kaçabildi, bunlardan biri de Edelman’dı.
Stroop ayaklanmanın, Büyük Varşova Sinagog’unun havaya uçurulmasını sağlayan fünyeye bizzat bastığı gün olan 16 Mayıs 1943’te resmi olarak sona erdiğini iddia etmişti.
Bu iddialara rağmen, küçük Yahudi direnişçi grupları Haziran ortasına kadar direnmeye devam etti ve gettoda Nazilere karşı kayda geçen son saldırı ta 15 Eylül 1943’te meydana geldi.
Ama hikaye burada bitmedi.
Mayıs 1945’te, Stroop Alman ordusunun bir eriymiş gibi davranarak Bavyera’daki ABD güçlerine teslim oldu. Gerçek kimliği açığa çıkartıldıktan sonra yargılandı ve dokuz ABD Savaş Esirinin katlinden sorumluk tutularak ölüme mahkûm edildi.
Polonya’ya geri getirildi ve Varşova Gettosu’nun tasfiyesinde oynadığı rolden dolayı yargılandı.
Ancak adalet tecelli edeceği günden önce, Stroop o günden bu yana tarihten çoğunlukla gizlenmiş bir karşılaşma yaşamıştı: Polonyalı savcılar Stroop ile yüzleşmesi ve tasfiyeye ilişkin beyanlarına karşı gelmesi için Marek Edelman’ı çağırmışlardı. Direniş savaşçısı ve Nazi baskınının komutanı yüz yüze geldiler.
1951 yılında Edelman, Stroop ile bizzat yüzleşeceği, Nazi suçlarını soruşturmak için kurulmuş Polonya’daki Komisyonun ofisine gitti. Edelman’ın bu buluşma ile ilgili açıklaması abartısızdır ve herhangi bir intikam isteği taşımıyordu. Karşılaşmayı anlatırken, Polonyalı gazeteci Hanna Krall’a şunları ifade edecekti:
“Savcı Stroop’a benim kim olduğumu söyledi… bana onu insanları öldürürken görüp görmediğim soruldu. Cevaben bu adamı daha önce hiç görmediğimi söyledim. Karşımda, kemeri olmadan hazır olda duran adam halihazırda bir idam cezası almıştı… benim tek isteğim o odadan bir an önce ayrılmaktı.”
Stroop suçlu bulundu ve 6 Mayıs 1952’de Varşova’da asıldı.
Bu hikâyede küçük bir adalet duygusu var, o da Marek Edelman’ın ayaklanmadan ve gettonun Naziler tarafından tasfiye edilişinden sağ kurtulmuş olması ve neredeyse 60.000 Yahudi’nin ölümünden sorumlu Stroop’un onunla yüz yüze gelmek zorunda bırakılmasıdır.
Belki daha da önemlisi 2009 yılında hayata veda eden Edelman’ın hayatının geriye kalan kısmında gettodaki Yahudi direnişinin hatırasını canlı tutmuş olmasıdır. Yaşadıklarını “Getto Kavgaları” kitabında okuyabilirsiniz.
Stroop’un raporunun 16 Mayıs 1963 tarihli tercümesi
Varşova 16 May 1943
Konu: Gettodaki Büyük Operasyon
Kime: Doğu Yüksek SS ve Polis Lideri, Kreugar SS Generali ve Polis Generali – veya Yardımcısı
Krakov
16 Mayıs 1943 tarihli büyük operasyonun ilerleme raporu. Operasyon başlangıcı: 10:00
180 Yahudi, eşkıya ve insanlık dışı yaratık yok edildi. Artık Varşova’da Yahudi Mahallesi yok! Büyük operasyon, Varşova sinagogunun havaya uçurulması ile 20:15’te sona erdi.
Detaylı bilgilendirme yapılan III/23 Polis Taburu komutanına, oluşturulan kısıtlı bölgelerde alınması gereken tüm önlemler bildirildi.
Kayıtlara göre gözaltına alınan ve yok edilen toplam Yahudi sayısı 56.065.
Herhangi bir kaybımız olmadı.
Nihai raporumu 18 Mayıs 1943 tarihinde SS ve Polis Liderleri konferansına sunacağım.
Varşova Bölgesi SS ve Polis Lideri
İmza, Stroop SS Tüm General ve Polis Tüm Generali
*Bu yazı https://www.dreamdeferred.org.uk’tan gazetemiz için Taylan Durmuş tarafından çevrilmiştir.