Basın-İş virüs salgının basın yayın sektörüne etkilerini ölçmek için bir rapor hazırladı. Verilere göre çalışanların yüzde 12’sinin maaşı geç ödeniyor, yüzde 3.4’ü ise maaşlarını alamadı.
DİSK’e bağlı Basın- İş Sendikası salgın günlerinde basın yayın çalışanlarına ilişkin yaptığı araştırmayla salgın döneminde gazetecilerin iş yükünün arttığını, en çok ihtiyaç duyulan bu dönemde habere ulaşma ve ulaştırmada zorluk yaşandığını ortaya koydu.
Rapora göre gazetelerin tirajları düşerken matbaa çalışanlarının üçte biri işsiz kaldı. Aynı zamanda evde çalışmaya geçen internet medyası çalışanlarının ise mesai saatleri belirsizleşti.
Yüzde 6 işsiz kaldı
Raporda ankete katılanların yüzde 31.9’unu internet medyası çalışanları oluştururken, ikinci sırada televizyon kanalında çalışanlar, üçüncü sırada ise basılı bir yayında görev alanlar bulunuyor. Ankete katılanların yüzde 6’sı ise güvencesiz ve freelance olarak çalışıyor.
Ankete katılanların % 6’si salgın sürecinde işsiz kalırken, her iki kişiden biri (% 50.9) salgın sürecinde tamamen evden çalışmaya geçtiğini belirtti.
Anket sonuçlarına göre, basın yayın ve matbaa alanında, beş kişiden birinin her gün işe gittiği ortaya çıktı. Katılımcıların yüzde 16.6’sı da haftanın birkaç günü işe gitmeye devam edenler. Her gün sokaktan çalışanların oranı % 6.9, haftanın birkaç günü sokakta, geri kalan zamanda ise evde çalışanların oranı % 1.7.
İş yükü arttı
Ankete katılanların yüzde 12’sinin salgın sürecinde maaşı geç ödeniyor, %8.6’sı maaşını eksik alıyor, %6.9’u Kısa Çalışma Ödeneği alıyor, %3.4’üne ise hiç maaş ödemesi yapılmadı.
Çalışma şartlarına baktığımızda katılanların %31’i iş yükünün arttığını, %19’u çalışma süresinin uzadığını, %8.6’sı ise mobbing’e maruz kaldığını beyan etti.
DHA ve CNN’de onur kırıcı davranışlar
Sürece ilişkin onur kırıcı örneklerin yaşanıldığını bildiren raporda, en rahatsız edici örneğin CNN Türk binasının önüne konulan konteynırların olduğu ifade edildi. Konuya ilişkin şu değerlendirmede bulunuldu, “Dışarıda çalışan muhabir, kameraman ve ulaştırma görevlilerinın bu konteynırlarda çalışmaya zorlandı ve binaya girişleri engellendi. Haberin duyulmasının ardından söz konusu çalışanlar izne çıkartıldı ve işbaşı yaptırılmadı. Demirören Grubu’nda özellikle CNN Türk ve DHA’da çalışanlara sağlıksız koşullar dayatılmaya devam ediyor. İş akdi devam edenler ücretli izinlerini kullanmaya, izin süresi dolanlar ise işten çıkartma yasağı nedeniyle istifaya zorlandı. Ücretsiz izne çıkartılma tehdidi karşısında yedi gazeteci istifa etmek zorunda kaldı. Gruba bağlı farklı şirketlerde birçok kişi zorunlu izne çıkartıldı.
Benzer bir durum, bünyesinde birçok televizyon kanalının yanı sıra gazeteyi de barındıran Turkuvaz Grubu’nda yaşandı. Ankara’da Turkuvaz çalışanlarına ‘Yıllık izindesiniz, evden çalışacaksınız, ancak çağırdığımızda ofise geleceksiniz’ talimatı iletildi.”
Gazete tirajları düştü
Rapor, koronavirüsün en çok gazetelerin etkilendiğinin altını çizdi. Toplam tirajlarda yüzde 25’e yakın düşüş yaşandı, reklam gelirleri azaldı. Basın-İş, salgın başında gazeteleri ve yayınevlerini korumak için hükümete kâğıtta KDV’yi kaldırma çağrısında bulunduğunu ancak AKP iktidarının bu çağrıya ithal kâğıda uygulanan vergiye zam yaparak yanıt verdiğini hatırlattı.
10 Nisan Cuma akşamı saat 22.00’de ilan edilen iki günlük sokağa çıkma yasağının gazeteleri son derece olumsuz etkilediğini vurgulayan raporda, bu durumun ekonomik olarak zorluklar yaşayan Birgün, Evrensel, Cumhuriyet gibi gazeteler için büyük bir darbe olduğu belirtilerek, “Cumartesi gününün gazeteleri basılmıştı, iktidarın son anda duyurduğu ve yurttaşların evde kalmak için önlem almaya fırsat bulamadığı sokağa çıkma yasağı nedeniyle yüzbinlerce basılmış gazete çöpe gitti.” denildi.
Yeni Yaşam yayına ara verdi
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gazete okurunun kâğıda dokunmaktan çekinmesi, tirajlardaki düşüşün en önemli nedenleri arasında yer aldı. Buna ilk tepki veren gazetemiz yayına PDF olarak devam etme kararı aldı. Gazetemiz editörlerinden Zana Kaya bu süreci şöyle anlattı:
“Koronavirüs salgını başladığında ilk olarak yaşı biraz ilerlemiş arkadaşlarımızı evde çalışmaya yönelttik. Gazeteleri çıkarmak kolektif bir çalışma gerektirdiğinden aynı mekânda çok sayıda kişinin çalışması risk oluşturuyordu. Ardından gazeteyi tümüyle evden çalışarak çıkarma konusunda bir tartışma yürüttük. Ancak bu kez de dağıtımcısından matbaacısına bayiye gazeteyi taşıyan emekçiye kadar bir dizi başka birimde çalışan insanların da risk altında olacağını düşündük. Bu nedenle yazılı baskıyı tümüyle durdurarak sadece internet üzerinden PDF yayımlama kararı aldık. Ayrıca internet sitemizi daha aktif hale getirdik. Tüm gazeteci arkadaşlarımızla birlikte evden PDF sayfalarını hazırlama, mizanpaj ve haber üretme konusunda görev dağılımı yaptık. Yeni Yaşam, Türkiye’de salgın nedeniyle yayınına ara veren ilk gazete oldu.”
‘Haberi ulaştırmada sorun yaşıyoruz’
Satışının büyük bölümünü abonelerine yapan Türkiye’nin en eski ekonomi gazetesi Dünya Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, salgının kendilerini çalışma ve gelir bakımından dört şekilde etkilediğini anlattı:
“Bir; pandemi nedeniyle habercilik açısından önemli sıkıntılar yaşanıyor. Dünya açısından kritik öneme sahip şirket ve sektör haberlerinin adedinde ve çeşitliliğinde ciddi azalmalar var. Habercilik faaliyetlerimiz açısından önem verdiğimiz röportajlarda da yarı yarıya azalma oldu. İki; sosyal mesafe önlemleri için yazı işlerindeki arkadaşlarımızın yüzde 80’i evden çalışmaya başladı. Bütün teknik olanakları kullanmamıza rağmen çalışma verimliliğinde en az yüzde 25 düşüş var. Her gün çalışanlar ise ciddi biçimde yoruldu. Üç; Dünya’nın abone sistemine dayalı gelir modeli bu süreçte zorlanıyor. Okurların yüzde 85’i abonelerden oluşuyor. İşyerlerinin kapalı olduğu böyle bir ortam geleceğe yönelik endişelerimiz artıyor. Sokağa çıkma yasakları dağıtım zorlukları yaratmanın yanı sıra basılı gazete abonelerimize ulaşmamızı imkânsız kılarken, bayi satışlarını da neredeyse bitme noktasına getirdi.”
Rapora göre, salgın sırasında evden çalışmaya en çabuk uyum sağlayanlar internet siteleri oldu. Bağımsız haber portalları ya da televizyon ve gazetelerin internet siteleri ile internet üzerinden görüntülü yayın yapan bağımsız medya organları evden çalışmanın en yaygın olduğu alan.
Gazete Duvar’ın Genel Yayın Yönetmeni Ali Topuz, DİSK Basın-İş’in sorularını yanıtladı. Topuz, “Evden çalışmaya ilk geçen sitelerden biriyiz. İlk başlarda bir iki nöbetçi bırakıyorduk. Uzun süredir tamamen evden çalışmaya geçtik” dedi.
Matbaalar işçi çıkarmaya başladı
Bu süreçte ağır darbe yiyen sektörlerden biri de yayınevleri ve yayınevi çalışanları oldu. Okura doğrudan satış yapan kitapevlerinin çoğu kapandı. Dağıtım ve depolama gibi alanlarda çalışanlar dönüşümlü olarak işlerine devam etti. Yayınevlerinin diğer çalışanları ise tamamen evden çalışma sistemine geçti.
Uzun bir süredir sürekli kriz hali ve döviz kurlarındaki dalgalanma, bütün sektörlerde olduğu gibi matbaacılık sektöründe de girdilerde olağanüstü fiyat yükselmesine, iş çeşitliliğinin ve yoğunluğunun azalmasına yol açmıştı. Rapor, zaten işsizlikle boğuşan matbaa sektörünün, bu süreçte en çok işçi çıkarılan veya en çok kısa çalışma ve işsizlik ödeneğine başvurulan işletmelerin başında geldiğini açıkladı.
4 matbaa çalışanı hayatını kaybetti
Raporda matbaa sektörüne ilişkin şu değerlendirmeler yapıldı: “İktidarın salgına karşı açıkladığı önlemlerden biri olan kısa çalışma ödeneğinin nasıl ve ne şekilde ödeneceği netleşmemişken, işverenlere sağlanan çalışanları ücretsiz izne çıkarma olanağı, matbaa çalışanlarının üçte birinin işsiz kalmasına yol açtı. Örneğin İstanbul Sefaköy’de 150 işçi çalıştırılan bir matbaadan 50 işçi ücretsiz izne çıkarıldı. İktidarın “çarkların dönmesi” şiarıyla yürüttüğü politika nedeniyle zorunlu çalışma alanının dışında bulunan birçok matbaada ise üretim sağlıksız koşullarda sürüyor. Salgın öncesinde bile maruz kalınan kimyasallar, yeterli havalandırmanın olmaması gibi nedenlerle birçok sağlık sorunu yaşayan matbaa işçileri, sadece maske verilerek salgından ‘korunuyor’. Bu süreçte çalışmaya zorlanan ve aralarında üyelerimizin de bulunduğu matbaa çalışanlarının kayıpları da oldu. En az dört matbaa çalışanı yaşamını yitirdi. Yaşamını yitirenler arasında bir matbaa sahibi de var. Çok sayıda matbaa işçisine COVID-19 teşhisi konuldu. Bu rapor hazırlandığında ulaşabildiğimiz matbaa çalışanlarından biri yoğun bakımdaydı. İktidarın insan hayatını gözetmekten çok ekonomik krizi öteleme telaşı, matbaa işçilerinin ve ailelerinin de salgının ortasında savunmasız bırakılmasına yol açtı.”
HABER MERKEZİ