Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen biyoçeşitliğin tespiti için yapılan çalışmalar 54 ilde biterken, 76 ilde bu yılın sonuna kadar bitirilmesi planlanıyor. Ordu’da da bu kapsamda ‘Envanter Çalıştayı’ yapıldı
Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce yürütülen “Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi” kapsamında Ordu’da, “Envanter Çalıştayı ve İzleme Eğitimi Toplantısı” düzenlendi. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, 2019 yılı sonunda 81 ildeki çalışmaların tamamlanarak ülkenin “Biyolojik Çeşitlilik Haritası”nın ortaya çıkarılmasının hedeflendiği projede, Ordu’nun karasal ve iç su ekosistemleri ile biyolojik çeşitliliği ortaya çıkarılacağı ifade edildi. Açıklamada, Türkiye’nin sahip olduğu biyolojik zenginliğin ortaya çıkarılması ve korunması amacıyla başlatılan ve ülke genelinde yürütülen “Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi” çerçevesinde bugüne kadar 76 ilde çalışma başlatıldığı ve 54 ildeki çalışmaların tamamlandığı vurgulandı. Geçtiğimiz yıl Samsun’da yapılan çalışmaları aktaran Samsun Vali Yardımcısı Hakan Kubalı, “Sahip olduğu tabii kaynaklar bakımından oldukça zengin bir ülke olan Türkiye’nin, bu kaynaklardan verimlilik ve sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda faydalanabilmesi biyolojik çeşitliliğin ekonomiye kazandırılması ve genetik kaynaklarımıza dayalı sınai mülkiyet haklarından ülkemizin faydalanmasına katkıda bulunulması hedeflenmekte” olduğunu belirtmişti. Bu yapılan işlemin bir koruma işlemi olmadığını açıkça gösteren bu açıklama, biyoçeşitliliğin tespiti ile canlıların sermaye yağmasına açılacağını gösteriyor.
Sydney’den yağma uyarısı
Sydney Üniversitesi’nden Dr. Ayesha Tulloch ve Queensland Üniversitesitarafından yönetilen uluslararası bir bilim insanı grubu, veri yayıncılığının birçok türe yardımcı olmak için önemli olduğunu ancak birçok tehlike barındırdığını açıkladı. Dr. Tulloch’un, “Buradaki zorluk, yereltürlerin sömürülmesine yol açacak biçimde verileri paylaşmaktır. Bazı durumlarda yaban hayatıticareti amacına hizmetiçin bu verileri kullandıkları inkâr edilemez” sözleri biyoçeşitlilik verilerinin ticarileştirmeye hizmet ettiğini göstermektedir. Birçok bilim insanının türlerin korunmasına yardımcı olmak için doğa fotoğraflarında konum verilerini gizlemek gerektiğine işaret ediliyor. Türkiye’de ise bu durum açıkça ifade ediliyor.
EKOLOJİ SERVİSİ