Yılan hikayesine dönen maske dağıtma meselesinde yurttaşlar ücretsiz maskeye ulaşamadıkları için tepkili, eczacılar ise ‘İşi gücü bıraktık maske ile uğraşıyoruz’ diye tepkili
Koronavirüse (Kovid-19) salgın tehdidiyle birlikte gündeme gelen maskelerin ücretli satışının yasaklanması ardından yurttaşların, Sağlık Bakanlığı tarafından cep telefonlarına gönderilen kod ile eczanelere gidip ücretsiz maske alabileceği açıklandı. Yapılan açıklama üzerinden bir aya yakın süre geçmesine rağmen Vanlı yurttaşlar, başta market ve manavlarda olmak üzere kullanılması zorunlu kılınan maskeye bir türlü ulaşamıyor. Cep telefonlarına gelen kodlarla eczanelerin yolunu tutan çoğu yurttaş ya “maske yok” ya da “maske kalmadı” cevabıyla karşılaşıyor. Günde yüzlerce kişinin uğradığı eczaneler ise dağıtım görevi verilen maske nedeniyle risk tehdidiyle çalışmak zorunda kalıyor.
Resmi açıklamalara göre; 17 Nisan’dan bu yana ücretsiz maske dağıtımının yapıldığı kentte, yurttaşlar, “Gittiğimiz tüm eczanelerden eli boş dönüyoruz” derken, eczacılar ise “İşi gücü bıraktık maske ile uğraşıyoruz” diyor. Eczacıların salgın riskine rağmen günde 200 ila 300 arası insanla muhatap olduğunu belirten Van-Bitlis-Hakkari Eczacı Odası Genel Sekreteri Ersin Kahraman, Mezopotamya Ajansı’ndan Barış Dönmez’e yaşanan durumu anlattı
Elleri boş döndü
Yüzündeki maskeyi her çarşı çıkışı yıkayıp yeniden taktığını söyleyen yurttaşlardan Tuncer Bilici, gittiği hiçbir eczanede maske bulamadığını söyledi. Bilici, “Gittiğim her eczaneden eli boş döndüm. ‘Maske yok’ diyorlar. Paramızla da maske bulamıyoruz. Ya her vatandaşın evine posta yoluyla göndersinler ya da eczanelere yeteri kadar maske bıraksınlar. 5 ya da 10 maskeyle olacak iş değil bu. Bir de diyorlar kendinizi koruyun. Önce maskemiz olsun kendimizi sonra koruyalım” dedi.
Kimse ne yapacağını bilmiyor
Muradiye ilçesine gitmesi gerektiğini ancak araçların maskesiz almadığını dile getiren Bilici, “Bu taktığım maskeyi de yıkayarak tekrar takıyorum. Bir ay boyunca bir maskeyle mi gezelim? Buna biran önce bir çözüm bulmalarını istiyoruz. Eczaneler de ne yapacağını bilmiyor. Bazen oluyor zorluyoruz kendilerini. Onlara bir şey diyemem; ama bu şekilde de olmaz. Benim aile 5 nüfustur. Hepsi de 20 yaşın üzerinde; ama hiçbirine maske gelmemiş. Eczanelere belli bir limit maske verilsin. O limitin üzerinde olan maskeler de parayla satılsın. Çünkü parayla da bulamıyoruz. Kurumlar da vermiyor. Özel sektör de vermiyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Her eczanenin üstünde ‘maske yok’ diye yazıyor. Biz de ne yapacağımızı bilmiyoruz” diyerek, tepki gösterdi.
Eczacılar: Günümüz maske dağıtmakla geçiyor
İpekyolu ilçesi Şerefiye Mahallesi’nde bulunan Erdoğan Eczanesi sahibi Eczacı Reşat Nuri Erdoğan, maske alan yurttaşların 3 gün arayla tekrar maske istemeye geldiklerini belirterek, “Bütün günümüz maske dağıtmakla geçiyor. Bu bizim için sıkıntı teşkil ediyor. Maskeler parayla satılsa inanıyorum sadece ihtiyacı olan gelip alacak. Çok düşük bir meblağ ile satılsın. 50 kuruştan satıyorduk pandemiden önce. Köyden bizi arayan oluyor. 65 yaş üstü olduğu için evden çıkamıyor. Bende de maske yok nasıl göndereyim ona? Satmak yasak, bulundurmak yasak. Sadece bedava verebiliyorsun. Bana günde bin tane maske geliyor ve hemen bitiyor. Ne yapalım maske nerden getirelim? Cama da yazıyoruz olmadığını; ama yurttaşlar hala geliyor istemeye. Biz eczaneler de bu durumdan dolayı ciddi risk altındayız” diye konuştu.
Maske dayanmıyor
Van-Bitlis-Hakkari Eczacı Odası Genel Sekreteri Ersin Kahraman de olmayan maske yüzünden yurttaşlar ile eczacılar arasında gerginlik yaşandığını dile getirerek, her eczaneye gelen bin maskenin bir saat içinde tüketildiğini belirtti. Maske takmanın kimi yerlerde zorunlu olduğu hatırlatan Kahraman, “Maske satışı yasak; ama markete, manava maskesiz girmekte yasak. İnsanlar maskeyi nerde bulacak diye bir soru var. Maskelerin ücretsiz dağıtılmasını destekliyoruz. Bu güzel bir uygulama. Önce 30 il ve Zonguldak’ta bedava maske dağıtımına başlandı. Yeteri kadar geldi mi stoklarımıza? Hayır gelmedi. Gelenleri de bizler hemen dağıtıyoruz. Bize günlük bin maske geliyor. Bu maskeleri biz bir saate tüketiyoruz. Diğer kalan saatte de gelenlere de yok diyoruz. Yurttaşlara, maskeler bittiği için hem ‘yok’ diyoruz hem de parayla satmıyoruz. Camlara ‘maske yok’ diye yazıyoruz. Gelenlere de ‘sonraki gün gelin’ diyoruz. Haklı olarak yurttaşlar ‘o güne kadar ya bir şey olursa bize’ diyor. Bu tepkiler hep geliyor. Bizlere inanmıyorlar. Evet, ücretsiz maske şart. Bunun yanında bir tavan fiyat belirlenmeli. Artık bir maskenin fiyatı ne kadar ise 1 TL ya da 50 Kuruş bu fiyattan eczacılar parayla satabilsin. Biz 5 adet maskeyi 10 gün için veriyoruz. Kimi yurttaşlar çalıştığı yerde bu maskeleri 5 günde tüketiyor. Geri kalan 5 gününde ise parasıyla alsın. 5 gün maskelerin gelmesini beklemesin. Biz 10 gün sonra tekrar bu maskeleri hak sahiplerine veriyoruz zaten” diye belirtti.
Koruyucu ekipmanımız yok
Söz konusu maske yoğunluğu yüzünden eczacıların büyük risk altında olduğunu vurgulayan Kahraman, “En büyük risk altına olanlar bizleriz. Bir eczacıya da 10 günde 5 maske yanlış. Bir eczacı için günde 2-3 maske olması lazım. Biz eczacıların da kendisini korumaya ihtiyacı var. Yeterli korucu ekipmanımız yok. Günde 200 ila 300 arasında insanla maske için muhatap oluyoruz” dedi.
HABER MERKEZİ