İHD İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu, yayımladığı mesajda çocukların bugün gerçek anlamda ne haklarının ne de bayramlarının olduğu ifade etti. Ayrıca 3 bini aşkın çocuğun bugün cezaevlerinde tutulduğuna dikkat çekildi
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu, 23 Nisan Çocuk Bayramı’na ilişkin yazılı bir mesaj yayımladı. Paylaşılan mesajda, “23 Nisan’ın 91’inci buna vesile olan Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 100’üncü yılına bayram neşesi duymaktan çok yine çocuklarımızı da saran eşitsizlik, adaletsizlik, güvensizlik ve gelecek kaygısı ile giriyoruz” denildi.
Çocuklara yönelik küresel tehditlerin Türkiye’de de tüm yakıcılığıyla yaşanmaya devam ettiği belirtilerek, bugüne kadar ne bayram ilan edilen 1929 yılında ne de sonraki yıllarda imzalanan çocuk hakları sözleşmelerinde verilen sözlerin tutulmadığına dikkat çeken Komisyon, şimdiye kadar yapılan tüm düzenlemelerin çocukların hayatlarında bir umut bile yaratamadığını vurguladı.
‘Hakları da bayramları da yok’
Çocukların bugün gerçek anlamda ne hakları ne de bayramlarının olduğu ifade edilen mesajda, “Hatta hastalıklara karşı bile koruyamıyoruz çocukları. Koronavirüs çocukları öldürmüyor diyorlar ama onları ebeveynsiz bırakabiliyor. Üstelik korumak adına çocukları evlere kapatarak, eğitim hakkını ihlal ederek, açlık ve şiddetle baş başa bırakarak onlara büyük travmalar yaşatmanın ötesinde insani esaslı bir çözüm de sunulmuyor” denildi.
Komisyon, 3 bini aşkın çocuğun bugün cezaevlerinde tutulduğuna da dikkat çekti. Anneleriyle hapiste olanların yaşadıkları esaret ve riskin ise çok daha büyük olduğu kaydedildi.
Çocuk istismarcıları için yasa hazırlığı
Çocukların erken yaşta evlendirilmelerinin, cinsel istismara uğramalarının önüne dahi geçilmediğine işaret eden Komisyon’un mesajında, “Halen temel zorunlu eğitim için dahi okula gidemeyen, küçük yaşta evlendirilen, çocuk doğurmak zorunda kalan, küçük bedenleri erkeklerin zevk aracı olarak alınıp satılan, erkek egemen dünyanın köleleştirdiği milyonlarca çocuk var. Kız çocukları halen tacizcileri ile tecavüzcüleri ile evlenmeye zorlanıyorlar. Halen çocuk istismarcılarını koruyan yeni yasalar çıkartılmak için uğraşılıyor” ifadelerine yer verildi.
‘Bedeli çocuklar ödüyor’
Çocukların yine yoğun sömürü ve hastalık riskine rağmen çalışmak zorunda bırakıldığı belirtilen mesajın devamında şunlara dikkat çekildi: “Yoksullaşmanın en ağır bedelini çocuklar ödüyor. Çocuklar halen dini inançları nedeniyle baskıya uğruyor ve egemen dinin öğretildiği zorunlu din eğitimine tabi tutuluyor. Ama anadillerinde eğitim alamıyorlar, kültürlerini özgürce yaşayamıyorlar. Acımasız bir şekilde ayrımcılığa uğruyorlar. Çocuklar sadece savaşlarda çatışmalarda öldürülmekle kalmıyorlar, evlerinin bahçesinde oynarken üzerlerine düşen bir havan topuyla, sokakta koştururken, annesinin kucağında, ekmek almaya giderken, bir zırhlı aracın çarpması ile de öldürülüyorlar.”
‘Kulak verelim’
Komisyon, tablo bu iken “23 Nisan’da kameralar önünde çocukları hatırlayan, onlara jestler yapan yöneticilerin yılın 365 gününde çocukların geleceklerinin çalınmasına izin verdiklerini” ifade etti. Çocuklara karşı elbirliği ve devlet olanakları da kullanılarak suç işlendiğini söyleyen Komisyon, çocuklara yaşamlarını yönetmelerine ve tercihlerine imkan verilmediğini de kaydetti. Paylaşılan mesaj şu çağrıyla son buldu: “Çocuklar haksızlıklar karşısında zayıftır, ötelenendir, ama ‘çocuk umutlar’ güçlüdür. Çocuk umutlarını yaşatanlar; gelin bugün birlikte küçük insanlarımıza bir kez daha kulak verelim.”
İSTANBUL