Londra Enerji Kulübü ve Küresel Kaynaklar Ortaklığı Başkanı Mehmet Öğütçü, petrol fiyatlarındaki düşüşü hükümetin petrolden gelen ilave gelirden dolayı halka yansıtmayı tercih etmeyeceğini söyledi
ABD’de Batı Teksas (West Texas Intermediate/WTI) tipi ham petrolü, 21’inci yüzyılın en düşük düzeyini gördü. İlk olarak yüzde 40 değer kaybedip varil fiyatı 10,87 dolara kadar inen petrol fiyatları, daha sonra Mayıs ayı için vadeli işlem sözleşmelerinin süresinin dolması ve alıcıların kaçınmasıyla birlikte, varil fiyatı yüzde 300’ün üzerinde değer kaybederek eksi 40’lara yaklaştı. Daha sonra bir toparlanma sağlanıp, 1 dolar üzerinde seyretse de talep azlığı ve petrolün depolanma alanının yetersizliği krizi sürdürüyor.
Londra Enerji Kulübü ve Küresel Kaynaklar Ortaklığı Başkanı Mehmet Öğütçü, petrol piyasalarında yaşanan krizi ve ülkelere göre olası sonuçlarına dair Mezopotamya Ajansı’ndan Selman Güleryüz’e değerlendirmelerde bulundu.
ABD’de petrol piyasası çöktü
Öğütçü, petrol piyasalarındaki çalkantılı halin dünyadaki ekonomik durgunluk ve jeo-stratejik gerilimlerden kaynaklı koronavirüs (Kovid-19) salgınından önce başladığını, Rusya ile Suudi Arabistan arasındaki fiyat ve pazar payı savaşıyla daha da derinleştiğini belirtti. ABD’nin, Suudi Arabistan üzerinde Rusya’yı pazar payı dışına itme çabalarının Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in hamleleriyle boşa düşürüldüğünü söyleyen Öğütçü, Rusya ile Suudi Arabistan’ın sonraki günlerde yaptığı anlaşmaların dahi petrol piyasalarında iyileşme beklentisini karşılamadığını söyledi.
Salgından dolayı talep sorununun ve fiyatlardaki düşük halin bir süre devam edeceğini söyleyen Öğütçü, “Burada ortaya çıkan şey; ABD Rusya’dan petrol pazarı çalmaya çalışırken, Putin’in akıllıca satranç oyunu sayesinde ABD petrolü çöktü. Tabi bu çöküntü kalıcı bir durum değil. Şimdi petrol üretimini durduracaklar ama bu hemen öyle istediklerinde olmuyor” ifadelerini kullandı.
Petrol şirketlerinin geleceği riskte
Dünyanın petrolü bırakarak, yerine fosil yakıt kullanma sürecinin de hızlandığına dikkat çeken Öğütçü, “Sürekli olarak bana ‘petrolün sonu ne zaman gelecek’ diye soruyorlardı. Ben bu süreci sancılı bir süreç ve yaklaşık 10 yılı alacak bir süreç olarak görüyordum. Ancak bu salgınla birlikte petrolün çöküşü biraz daha hızlandı. O anlamda petrol şirketlerin geleceği de biraz riskte” dedi.
Düşüş halka yansımayacak
Petrol fiyatlarındaki düşüşün Türkiye’ye etkilerine değinen Öğütçü, yaşananların petrole dışarıdan bağımlı ülkeler için iyi haber olduğunu ancak Türkiye’de akaryakıtta alınan vergilerin fazla olmasıyla halka yansımasının olmayacağını söyledi. Akaryakıt fiyatlarına dolaylı ve dolaysız yüzde 60 oranında vergi getirildiğine işaret eden Öğütçü, “10 TL’lik petrol alıyorsanız, bunun 6 TL’si vergilerden oluşuyor. Devlet istese bu düşüşü halka yansıtmaz mı, yansıtır. Ancak yansıtmıyor. Bunun iki nedeni var. Bir bu düşüşün kalıcı olmaması, diğeri de devletin paraya ihtiyacı olması. Hele hazinenin böylesi kıtlık yaşadığı bir dönemde, düşük petrolden gelen ilave geliri devlet halka yansıtmaz. Cebine atar. Yani halka yansıtmaktansa, kendi diğer ihtiyaçlarına kullanıyor” diye belirtti.
Ekonomiye olumlu etkisi olmaz
Petrol fiyatlarındaki düşüşün Türkiye için “fırsat penceresi” olarak nitelendiren Ögütçü, “Bu düşük fiyatlarla sanayinin maliyeti, ulaşımın maliyeti düşebilir ve ödemeler dengesi rahata kavuşabilir. Ama Türkiye ekonomisindeki sorun o kadar büyük ki, petrolden kaynaklı gelecek iyileşme merhem olmayacaktır. Yani devlet petroldeki fiyat düşüşünden kazandığı avantajı cebinde tutacak ve halka yansıtmayacak. Oysa halka yansıtsa, hane halkı ekonomiyi canlandırma anlamında daha fazla para harcayacak. Bu da imalat sanayinin gücünü artıracak ve daha iyi rekabet edecek. Ama devlet bunu halka yansıtmadığı ve paranın nereye harcandığını bilemediğimiz için ekonomiye olumlu olarak bir etkisinin olacağı da görülmüyor” değerlendirmesinde bulundu.
HABER MERKEZİ