Kürt kadın milletvekilleri, Irak Kürdistan Parlamentosu Başkanı Dr. Faiaq ve Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki kadın örgütlerine “Yaratılmak istenen kardeş kavgasına tavrımızı ortaya koyalım” çağrısı ile bir mektup yolladı
Meclis’te bulunan Kürt kadın milletvekilleri, Irak Parlamento Başkanı Dr. Rewaz Faiaq ile birlikte bölgede bulunan kadın örgütleri ve tüm Kürt kadınlarına bir mektup göndererek Kürtler arasında yaratılmak istenen gerginliğe karşı çağrı yaptı. Mektupta, “Yaratılmak istenen kardeş kavgasına karşı tavrımızı ortaya koyalım” çağrısında bulundu.
Milletvekilleri mektupta, “Biz Kürt kadınları, dört parçaya ayrılmış, sömürü ve savaş cenderesine alınmış Kürdistan coğrafyasına yaşatılan acıları en iyi bilenleriz” ifadelerine yer vererek, Kürt kadınlarının baskılara rağmen dilleri ve kültürleri için gösterdiği direnişin dünyaya örnek olduğunu belirtti.
Kürt coğrafyasının bin yıllardır baskı ve sömürü altında olduğunu ifade eden Milletvekilleri, mektuplarında,
Kürtlerin bir araya gelmemesi için geliştirilen politikalara da dikkat çekti. Mektupta, “Kürdistan’ın bir yerinde atılan çığlık, tüm Kürtlerin kalbinde yankılandı. Halepçe’de, Roboski’de atılan çığlık, bugün hala Erbil’in, Süleymaniye’nin Diyarbakır’ın, Kirmanşah’ın, Kobani’nin yüreğini yakmaya devam ediyor. Çünkü aramıza sınırlar çizilmiş olsa da yüreğimiz, dilimiz, kültürümüz ve mücadelemiz hep tek parçaydı” denildi.
‘Düşmanlık tohumları ekilmek isteniyor’
9 aydır ambargo altında bulunan Maxmur Mülteci Kampı’na yönelik bombardımanda 3 Kürt kadının katledildiği hatırlatılan mektupta, “Tüm dünyanın amansız bir salgına kilitlendiği, insani çağrıların arttığı bir dönemde, Kürtlere dönük saldırılar devam etmekte ve Kürtler arasına düşmanlık tohumları ekilmek istenmektedir. Kürtleri, kendi coğrafyalarında nefes alamaz duruma getirmek için her türlü kirli planı devreye koyanlar, Kürtler öldükçe sevinmekte, Kürtlerin kardeş kavgasına tutuşma ihtimali arttıkça, kirli ellerini daha çok ovuşturmaktadır” ifadelerine yer verildi.
‘Birakujî’ye hayır diyelim’
Mektubun devamında şu ifadelere yer verildi: “Biz Türkiye Parlamentosu’ndaki Kürt kadın milletvekilleri olarak, bu gidişin karşısındayız. ‘Birakujî’nin (kardeş katliamı) tarihimizde bizlere neler kaybettirdiği açıkken, yeniden bir kardeş kavgasına karşı tavrımızı ortaya koyuyoruz. Kürt coğrafyasında egemenlerin söz sahibi olduğu, oyunlar kurduğu zamanlar artık geride kalmıştır. Harlanmak istenen ‘Birakujî’ye, kardeş kavgasına karşı, on yıllardır mücadele ederek karşı duran sizlere, Kürdistan Parlamentosu’ndaki bütün Kürt kadınlara çağrı yapıyoruz. Parti, bölge, siyaset ayrımı yapmadan Kürt kimliğimiz ve kadın kimliğimizle, acılarımızda ve mücadelelerimizle birleştik. Şimdi bir kez daha acılarımızı ortaklaştırma ve birliğimizi güçlendirme zamanıdır.
Dünya koronavirüs salgınına kilitlenmişken, Kürt düşmanlıklarından vazgeçmeyenlere karşı Kürdistan halkını her türlü virüsten korumak durumundayız. Kürt kadınlarının söz birliği, Kürtler arası birliğin temelidir. Savaşlardan en çok etkilenenler olarak savaşa özellikle de kardeşler arası savaşa, ‘Birakujî’ye yüksek sesle hayır diyelim.”
Kaynak: MA