Krizin yansıması her gün daha fazla kendisini gösteriyor. Diyarbakırlı esnaflar, krizden en fazla yoksul yurttaşların etkilendiğini söyledi
Ekonomik krizin yansıması sokakta, pazarda, markette ve alışveriş merkezlerinde bariz bir şekilde görülürken, esnaf ve yurttaş tepkili. Diyarbakır’daki esnaflar da krizin en çok yoksul halkı etkilediğini, zenginlerin daha çok zengin fakirin ise daha fakir olduğu bir süreci yaşadıklarına dikkat çekti.
Bir lokantada çalışan Veysel İşlek, aldığı paranın yarısını kiraya verdiğini, elektrik, su, doğalgaz faturasıyla birlikte kendisine hiç bir şey kalmadığını söyledi. İşlek, iktidara kim geliyorsa yol yaptığını kaydederek, “Bunun yerine fabrika açsınlar, insanlar faydalansın. İnsanların işi olmadığı için bahis oynamak zorunda kalıyor” diye konuştu.
Lice’ye bağlı Çavundur (Licok) köyü 1993 yılında yakıldığı için Diyarbakır kent merkezine yerleşen Recep Uçar (76) ise gelirinin olmadığını ve zor koşullarda geçinmeye çalıştıklarını söyleyerek, 9 çocuğundan ikisinin üniversiteden mezun olduklarını ama atamalarının yapılmadığını ifade etti.
Her şey iki katı
20 yıldır esnaflık yapan İdris Çakıl ise geçen yıl sattığı peyniri, bu sene iki katına verdiğini dile getirerek, fiyatlar yükselince yurttaşların daha az peynir aldığını söyledi. Alınan birçok malzemenin dolara göre fiyatlandırıldığını söyleyen Çakıl, şöyle devam etti: “Dolar yükseldiği zaman her ürüne yansıyabiliyor. Bu durumda da halk bir şeyler almakta zorluk çekiyor ya da alamıyor” dedi. Kentte kuyumculuk yapan Ferit İlgin de, enflasyon yükseldiğinde, krizler büyüdüğünde iş yapamadıklarını belirterek, “Eskiden evli çiftler, dükkana geldiği zaman ne lazımsa alırlardı, şimdi almak yerine kiralamak zorunda kalıyorlar. Aynı gün aldığı altınları tekrar geri getiriyorlar. İnsanlar çeyrek altın yerine artık para takıyorlar” diye konuştu.
DİYARBAKIR