TTB hastanelerdeki organizasyon eksikliğinin en büyük sorun olduğunu belirterek asistan hekimlerin üzerine binen iş yükünün azaltılmasını istedi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu, genç doktorların taleplerine yer verdiği yazılı açıklama yaptı. Sağlık Bakanlığı’nın pandemi yönetiminde sağlık meslek örgütlerinin desteğini almayı reddettiği anımsatılan açıklamada, birbiri ardına çıkarılan ve kendi içinde çelişkiler barındıran yönetmeliklerle sahada aktif çalışan personelin büyük bir belirsizlik içerisine sürüklendiği belirtildi.
Adaletli iş yükü isteniyor
Hastanelerdeki organizasyon eksikliğinin sürecin başından itibaren en büyük sorun olarak kendini gösterdiği kaydedilen açıklamada, “Bunun sonucu olarak özellikle asistan hekim ve hemşirelerde daha belirgin olmak üzere, tüm sağlık emekçilerinin iş yükü artmış, artan iş yükü virüs maruziyetini de beraberinde getirmiştir. Planlama hususundaki aksaklıklar, görevlendirmelerin önceden haber verilmeden çoğunlukla asistan hekimler üzerinden yapılmasına sebep olmuştur. Yapılacak iş hakkında önceden eğitim verilmeden aynı gün ya da bir gün önce SMS veya telefon aramaları ile yapılan görevlendirmeler asistan hekimler üzerinde psikolojik baskı oluşturmaktadır. Belirsizliğin verdiği gerginlik ruh sağlığı açısından negatif sonuçlar doğurmakta ve bu da hali hazırda yoğun çalışan asistan hekimi daha da yormaktadır. Bu yorgunluğun sistem üzerindeki etkisi sağlık çalışanlarını enfeksiyona yatkın hale getirmektedir. Bu planlamaların yönetim tarafından uygun şekillerde yapılmaması farklı branşlarda çalışan hekimler arasındaki gerginliği arttırmakta, iş barışını bozmakta, adaletsizlik duygusunu pekiştirmektedir” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, hastanelerde yaşanan sıkıntılar şöyle sıralandı:
“* Çoğu hastanede 24 saatlik nöbetler şeklinde çalışılmaktadır. Fazla mesai saati dinlenmeye fırsat vermemekte, viral yükü arttırmaktadır. Temaslı sağlık çalışanlarına belirli aralıklarla rutin test uygulanması yapılmamaktadır. Sağlık çalışanı semptomatik olana kadar COVID-19’a yönelik herhangi bir test çalışılmamaktadır. Bu durum semptomatik dönemde bulaş riskini arttırmakta ve tedavinin aksamasına sebep olmaktadır.
* Triyajın hala efektif sağlanamadığı görülmektedir. Nöbetlerde dağıtılan yemeklerin besin değeri göz önünde bulundurulmamaktadır
* Sağlık Bakanlığı tarafından son yayınlanan yönetmeliğe göre ek ödemeler öğretim görevlileri ile asistan hekimlere aynı oranda verilmeyecektir. Döner sermayenin paylaştırılmasında oranı yüksek tutulan öğretim görevlilerinin alacağı toplam ücret artacakken, maaşının önemli bir kısmı nöbet gelirinden oluşan ve bu süreçte öğretim görevlilerine nazaran çok daha fazla çalışacak olan asistan hekimlerin eline geçecek ücret ciddi manada düşecektir.
* Sürecin başından itibaren sağlık çalışanları bu süreçte kendi ekipmanını kendisi temin etme yoluna gitmiştir. Ekipman eksiği azalmış olsa bile hastane yönetimleri yeterli ekipmanın varlığına dair bir güven ortamı oluşturamamaktadır.
* Hastane yönetimleri maalesef karar alma ve alınan kararları uygulama evresinde iş yükünü sırtlayan sağlık çalışanları ile diyalog halinde değildir. Hekim, hemşire ve işçi temsilcileri karar aşamasında dikkate alınmamakta, meslek örgütleri ve sendikalar bu süreçte bilgilendirilmemektedir. Tam tersi çalışanların vermek istediği dilekçeler hastane yönetimleri tarafından işleme sokulmamaktadır.”
Açıklamanın devamında, “Uygulanabilir ve hayati olduğu açıktır” ifadesiyle yer alan öneriler ise şöyle sıralandı:
“* Çalışma saatlerinin virüs yükünü en aza indirecek ve bu konudaki referans kaynaklar göz önünde bulunduracak şekilde 8 saatlik nöbetler halinde düzenlenmesini,
*Artan iş yükünün ve risklerin sadece asistan hekimlerin omzuna yüklenmesi yerine öğretim görevlileri ve uzmanların da dahil olduğu bir çalışma düzeniyle adaletli dağıtılmasını,
* Ek ödemelerin unvanlardan ve profesyonel alanlarımızdan bağımsız olarak hastanede çalışan tüm personel arasında eşit dağıtılmasını,
* Tüm hastanelerde sağlık çalışanlarının sağlığı birimlerinin kurulmasını, bu birimin sağlık çalışanlarının beslenme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını giderdiği mekanları denetlemesini, ayrıca bu birimin hastane içi bulaş açısından göz ardı edilen atık yönetimi konusunda da eğitimler düzenlemesini,
* Tüm sağlık çalışanlarının Covid temas öyküsü ve semptom sorgulanmadan düzenli olarak taranmasını, bu taramaların sağlık çalışanlarına ayrılmış ayrı poliklinikte yapılmasını,
* Süresi dolan asistan hekimlerin tez sunumlarının ve bitirme sınavlarının iptali yerine online olarak yapılmasını talep ediyoruz.
* Pandemi sürecinin sağlık emekçilerinin fikri alınmadan yönetilmesi birçok sorunun gözden kaçmasına sebep olmakta, var olan krizi derinleştirmektedir. TTB ve sağlık meslek örgütleri sürece dahil edilmelidir.”
HABER MERKEZİ