O HAL 19 Temmuz’da uzatılmayarak ismen kaldırıldı. Bunun yerine olağanüstü yetkiler içeren kanun teklifi Meclis’e sunuldu. AKP, OHAL’i kaldırmakla övünürken, sokağa çıkma yasaklarında yüzlerce kişinin öldürüldüğü, binlerce evin yıkıldığı Şırnak ve ilçelerinde manzara değişmedi. OHAL ilanı sonrası ‘güvenlik’ adı altında alınan önlemlerin arttırıldığı kent genelinde halen giriş ve çıkışların tümünde yüksek güvenlikli bir şekilde kurulmuş polis kontrol noktaları yerinde duruyor. Hemen hemen her tepesinde askeri bir üs noktası bulunan kent ve bağlı ilçelerine, GBT kontrolünden geçmeden girmek imkansız. Yer yer uzun araç kuyruklarının oluştuğu 29 polis kontrol noktasından 6’sı Şırnak merkezde, 8’i Cizre’de, 2’si Güçlükonak’ta, 4’ü Silopi’de, 3’ü Beytüşşebap’ta, 2’si Uludere’de ve 4’ü İdil ilçesinde bulunuyor. Söz konusu polis noktalarının yanı sıra kent genelinde onlarca askeri kontrol noktası da bulunuyor. Yolları birbirinden ayrılan her köyde neredeyse birer tane bulunan askeri noktalarda yer yer kimlik kontrollerinden dolayı yurttaşlar uzun bir süre beklemek zorunda kalıyor. Araç sürücülerinin noktalara yaklaştıkları vakit Kürtçe müziğin sesini kapatmaları dikkat çekiyor.
Öte yandan OHAL döneminde, “Özel Güvenlik Bölgesi” adı altında kırsal alanlarda ilan edilen yasaklar da devam ediyor. Özellikle yaz aylarında koçerlerin yaşam alanları olan Gabar, Cudi, Besta, Kato Jîrka ve Herekol Dağı bölgesinin bir bölümünde kalan yüzlerce alan halen yasaklı ve sivillerin giriş-çıkışlarına izin verilmiyor. Söz konusu yasakların ilan edildiği bölgelerde yurttaşlara ait çok sayıda arazi bulunuyor. Yasaklar ve kontrol noktalarının yanı sıra kent merkezlerinde de benzer bir tablo göze çarpıyor. Özellikle Şırnak merkez, Cizre, Silopi ve İdil ilçe merkezlerinde 24 saat zırhlı araç devriyesi dikkat çekiyor. Her sokakta devriyeleri aralıksız bir şekilde devam eden zırhlı araçların süratli bir şekilde kullanılmasından kaynaklı bugüne kadar çoğu çocuk onlarca yurttaş yaşamını yitirdi.
ŞIRNAK