Çok sayıda can alan koronavirüsün cezaevlerine yayılmasından endişe duyan tutuklu aileleri, cezaevi koşullarının daha da ağırlaştığını belirterek, infazda eşitliğin sağlanmasını ve olası bir facianın önüne geçilmesini istedi
Koronavirüs salgını (Covid-19) dünyada tüm hızıyla yayılarak binlerce can almaya devam ediyor. Şimdiye kadar 1 milyon kişiye yakın kişide tespit edilen virüs nedeniyle birçok ülke cezaevlerini boşalttı. Ancak AKP ile MHP’nin ortak hazırlayarak Meclis Başkanlığı’na sunduğu infaz düzenlemesine ilişkin kanun teklifi, tepkilere neden oldu.
Siyasileri kapsam dışı tutan teklife tepkiler devam ediyor. Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan aileler başta hasta tutuklular olmak üzere tüm tutukluların serbest bırakılmasını istedi.
‘Sabunu bile 50 TL’ye satıyorlar’
Urfa Hilvan 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Ömer Özmen, haftalık telefon görüşmesinde cezaevinde maruz kaldıkları hak ihlallerini annesi Zeynep Özmen’le paylaştı.
Cezaevinde koronavirüse dair hiçbir önlemin alınmadığını aktaran Özmen, sağlıklarının hiçe sayıldığını belirterek şunları kaydetti: “Bir koğuşta 18 kişi kalıyoruz. 4 arkadaşımız da yerde yatırıyor. Cezaevi idaresi bize temizlik ve hijyen malzemesi vermeyip, ‘parayla alın’ diyorlar. Bir el yıkama sabununun fiyatı 50 TL. İdare koğuşlarımızı dezenfekte etmedi. Sadece zemin katını dezenfekte etti. Gardiyanlar ne maske ne de eldiven takmıyorlar. Bu şekilde koğuşlarımıza gelip, eşyalarımıza dokunuyorlar. Cezaevinde salgına karşı önlem adına bir şey yok. Zaten kitap ve radyolarımızda elimizden alınmış, durumda.”
Endişe hakim
Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki Mehmet Şerif Dayan (39) ve Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki Mehmet Sait Dayan (45) adlı kardeşlerin yakınları da binlerce aile gibi salgın nedeniyle yakınlarının sağlığından endişe duyuyor. 2 tutuklunun kardeşi Abdulkadir Dayan (42), tüm tutukluların eşit tutularak, tahliye edilmesi çağrısında bulundu.
‘İnfazda eşitlik’ talebi
Silivri 5 Nolu Cezaevi’nde kalan siyasi tutuklu Kemal Ekinci, ablası Azize Ekinci ile yaptığı telefon görüşmesinde cezaevinde salgına karşı herhangi bir önlem almadığını aktardı. Kardeşinin bazı tutuklularda virüs belirtilerinin olduğunu paylaştığını kaydeden Ekinci, buna rağmen tutukluların hastaneye veya revire götürülmediğini ve ciddi önlemlerin alınmadığını belirtti.
Aynı cezaevinde kalan kardeşi Erol Balcı ile yine telefonla görüşen ağabeyi Ferzan Balcı da kardeşi ve diğer tutukluların her geçen gün daha da ağırlaşıp, tecrit boyutuna varan şartlarda kaldığını dile getirdi. Sivil toplum örgütlerine, siyasi partilere, aydın ve demokratlara cezaevlerinde facia yaşanmadan bu duruma itiraz etmeleri çağrısında bulunan Balcı, “Herkes bu duruma karşı sesini yükseltmeli. Siyasi tutukluların da infaz düzenlemesinden yararlanmaları gerekiyor. Eğer bu böyle devam ederse tutuklu aileleri olarak meydanlara çıkacağız” diye konuştu.
Bursa H Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Salih Koyu’nun eşi Yağmur Koyu da Salgına karşı alınması gereken önlemler konusunda cezaevi yönetimin yetersiz kalmasından ötürü eşi ve diğer tutukluların tehdit altında olduğunu belirterek, siyasi tutukluların kapsam dışında tutulmasını aileler olarak kabul etmeyeceklerini vurguladı.
‘Ağır hasta tutuklular var’
Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 26 yıllık tutuklu ağır hasta Mehmet Akpolat’ın (45) annesi Hanife Akpolat ve Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki Mehmet Emin Özkan’ın (80) kızı Selma Özkan, tutukluların derhal serbest bırakılmasını istedi.
Cezaevi koşullarının çocuğunun astım hastalığını ileri düzeye taşıdığını dile getiren Akpolat, “En son görüşe gittiğimizde astım makinası ile yanımıza geldi. Bütün duyarlı kesimleri sesimize ses olmasını istiyoruz, ellerimizi sıkı bir şekilde tutalım” diye konuştu.
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde, oğlu Ahmet Özkan ile tutuklu olan 80 yaşındaki Mehmet Emin Özkan’ın kızı Selma Özkan, babasının kalp, tansiyon, zehirli guatr, kemik erimesi, böbrek ve bağırsak bozuklukları, aşırı derecede kilo kaybı, duyma ve görme eksikliği gibi çeşitli rahatsızlıkları olduğunu söyledi. Babasının yeme, içme giyinme, banyo, tıraş, tuvalet gibi ihtiyaçlarını gideremediğini dile getiren Özkan, bu yüzden babasının bakımsız ve bakılmaya muhtaç durumda olduğunu vurguladı.
İmza kampanyasına çağrı
Bu arada siyasi tutukluları kapsam dışı bırakacak infaz düzenlemesinin eşitlik ilkesine aykırı olduğunun altını çizen DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, durumun acil olduğunu belirterek tüm kesimleri tutukluların serbest bırakılması için başlatılan imza kampanyasına destek vermeye çağırdı.
HABER MERKEZİ