Erdoğan tarafından başlatılan bağış kampanyasına tepki gösteren Leyla Güven, “Neden bütün ülkeler bütçelerini ortaya koymuşken burada bir bütçe yok? Çünkü bu bütçe savaşa harcandı” dedi
Hızla yayılan koronavirüs (Kovid-19) salgınına salgınına karşı birçok ülke ekonomik tedbirler arasında yurttaşlarına destek sağlarken, Türkiye’de ise AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, halktan destek istedi. Bütçenin aslan payını savaşa ve istihbarata ayıran AKP iktidarı, “Milli Dayanışma Kampanyası” adıyla bağış toplamaya başladı. Bağış kampanyanın ilan edilmesinden sonra sosyal medya üzerinden insanlar bu duruma tepki gösterdi. Mezopotamya Ajansı’ndan Mehmet Şah Oruç’un haberine göre, kampanyaya tepki gösteren Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ve Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Başkanı Sinan Çiftyürek, halktan toplanan vergilerin doğru ve adil dağıtılma zamanı olduğuna dikkati çekti.
‘Zırnık yok’ kampanyası başlatıldı’
Salgına karşı korunmada eşitlikçi olmayan bir durumun da yaşandığı aktaran Güven, ailelerini geçindirmek için çalışan yüzbinlerce insanın olduğuna işaret ederek, her ülkenin kendi yurttaşlarının mağduriyetlerinin giderilmesi için ekonomik destek paketlerini açıkladığını, ancak Türkiye’de bu durumun tersi yaşandığının altını çizdi. Erdoğan’ın duyurduğu bağış kampanyasının büyük bir hayal kırıklığını yarattığının altını çizen Güven, “Daha önceki konuşmaları da hayal kırıklığıydı. Şimdi onun da ötesine geçerek halkına, yurttaşlarına her türlü katkıyı sunmaya hazır olduğunu belirtmesi gerekirken, halka siz devlete, yani başlatacağımız kampanyaya destek verin, var olan paranızı verin ki, biz devlet olarak ayakta kalalım mesajı verdiler. Çünkü akşam ‘biz bize yeteriz’ Türkiye kampanyasına karşılık ‘zırnık yok’ kampanyası sosyal medyada başlatıldı. Ve bu çok üst aşamalara çıkan bir kampanya oldu. Normalde bu tür açıklamalar yapan herkes gözaltına alınıyor” dedi. Güven, Başka bir ülkede böyle bir bağış kampanyasını hükümeti istifaya götüreceğini vurguladı.
‘Savaşa harcandı’
Ülkenin bu noktaya gelmesini halkın sorması gerektiğini aktaran Güven, şunları söyledi: “Neden bütün ülkeler bütçelerini ortaya koymuşken burada bir bütçe yok? Bu bütçe nereye harcandı? Kuşkusuz bu bütçe savaşa harcandı. Bu bütçe haksız ve hukuksuz yere Afrin işgaline, Zeytin dalı operasyonlarına, kapan harekatlarına ve benzerlerine harcandı. Rojava’nın işgaline harcandı. Yani nerede bir Kürt varsa onu yok etme üzerine kurulan konsepte harcandı. Olmayan bütçeyle de bu koronavirüsüyle mücadele edemeyen AKP-MHP iktidarı, 7 ay maaşlarını bağışlayarak, bu durumdan sıyrılmaya çalışıyorlar.”
‘Bu bir iflastır’
Bağış kampanyasına dikkat çeken Güven, bunun da bir devletin tükenişinin ilanı olduğunu vurgulayarak, “Artık her şey küresel şekilde yaşanıyor. Dolayısıyla Türkiye’de yaşanan ve dün itibariyle çok büyük bir utanç olarak da belirtilebilecek bir devletin tükenişinin ilanındır aslında. Herkes kendi ülkesine milyon dolarlar ayırırken Türkiye’de yaşanan bu durum aslında savaş politikalarının Türkiye’yi getirdiği noktadır. Bu çok nettir” ifadelerini kullandı. Türkiye halklarına büyük görevler düştüğünün altını çizen Güven, “Halklar yüksek sesle bu durumu belirtmelidir. Bu bir iflastır. Bölgede hep eşitsizliğin var olduğunu vurgulayan Güven, sözlerini şöyle tamamladı: “Kürdistan coğrafyasında baktığımız zaman zaten halk hep eşitsizliklerle mücadele etti. Kürdistan’a bugüne kadar doğru düzgün bir hizmet getirilmedi. Belediyelerimiz hizmet getirirken bile belediyelere el konularak bu hizmet engellenmek istendi.”
‘Dayanışmaya ihtiyacımız var’
Devletin gönderdiği yardımların hiçbir zaman mağdur olan kişilere ulaştırılmadığını söyleyen Güven, Herkes kendi mahallesinde, semtinde, ilçesinde, ilinde, beldesinde, köyünde yanında bulunan ihtiyaç sahiplerine destek olabilir, dayanışmayı büyütebilir. Biz toplumsal olarak bu hafızaya ve bilince sahibiz. Bizi bütün toplumların da bu şekilde dayanışmayı büyüterek ayakta kalabileceklerini düşünüyoruz. Gerçekten bugünlerde en çok ihtiyacımız olan şey dayanışmadır” dedi.
‘Akıl mantık sağlığını zorlamakta’
AKP iktidarı sorunların çözüm gücü olarak devlet adına “IBAN” numaraları verip halktan yardım talebinde bulunduğunun altını çizen DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ise “İnsanların virüs salgınının nasıl kontrol altına alınacağına, halkın ekonomik, sosyal sağlık alanında yaşayacakları çöküşe nasıl cevap olması beklenirken böylesi bir açıklama insanların akıl mantık sağlığını zorlamaktadır” dedi. Ülkenin temel kaynaklarını, toplumsal tüm değerlerini istismar ederek bugüne gelen AKP iktidarının insan aklına şok edici bir gerçeği göstermekte olduğunu belirten Bayındır, “Bu durum bütün politik ve muhalif kesimlerde ne olursa olsun mücadele etmek gerekçesini yaratırken, bunun dışında kalan milyonlarca insanı umutsuz, geleceksiz ve iradesiz kılmaktadır” şeklinde konuştu.
‘Çözüm yolu bu değil’
Başlatılan kampanyaya tepki gösteren KKP Genel Başkanı Sinan Çiftyürek de “Ekonomik olarak iki yakasını bir araya getiremeyen halkta yani işçi, işsiz, esnaf, küçük çiftçi de bir karşılığı olmaz. Bir gün çalışmazsa iki gün aç olan işçi, evine ekmek götüremeyen işsiz, kepenkleri kaptan esnaf, mazot-gübre fiyatları altında bunalan çiftçi… Kendisi ayakta duramıyor, kampanyaya nasıl katılsın? Holding sahipleri, işverenler, maaşları oldukça yüksek bürokratlar, hükümet yetkilileri, milyon dolar alan futbolcular… Kampanyaya katılabilirler, katılsınlar. Ayrıca eve zorunlu kapanan on milyonlarca insanla beraber, daralan ve daralacak olan dev ekonomik sorunların çözüm yolu bu değildir” dedi.
DİYARBAKIR